part 6

28 5 8
                                    

Daha önce hiç gelmediğim bi kafeye gelmiştik. Yalan yok baya da iyiydi. 2 katlı bir binaydı.

"2-ci kat daha rahat. Orda daha az insan oluyor istersen oraya çıkalım." dedi. Pek de birşey bilmediğim için "olur." dedim.

Çıkarken baya bi buranın ne kadar güzel bir kafe olduğundan bahsetti. Çıkar-çıkmaz gördüğüm manzarayla şoke oldum...

"Bunun ne işi var burda ya..." Elini tutup gülüyor olduğunu görmeseydim belki böyle olmazdı.

"Kimin?" diye sordu. Bi hışınla onların yanına gitdim.

"Serkan?" Çantam yere düşmüştü. Yüzümde şaşkın bir ifadeyle.

"Beren?" ayağa kalktı orospu.

"Gökçe?" Bu da.

"Abi?"

Nasıl yaa? Bildiğin Gökhan'ın kardeşiyle Serkan haa?..

"Aşkım gerçekten açıklaya bilirim."

"Neyi açıklayacaksın ya? Neyi açıklıyorsun sen?" Üstüne gittim, ittim. "Ama ben biliyordum biliyor musun? Tahmin ediyordum. Yaa bi insan her tarafdan mı darbe yer be..." Gözyaşlarımı tutamadım. " Bak ben sana adam gibi ailem yok, yok benim ailem dedim. Sen ne dedin bana? Ben senin ailen olurum. Bu mu yani? Bu mu senin benim ailem oluşun? Al senin olsun senin sevgin de, aşkın da. Ben anne-baba isterim beni görmezden gelirler, dost isterim arkamdan bıçaklar, bi sevgili yaptım, yaa söyle kaç yılımı verdim sana söyle. O sevgili de böyle insanlıktan nasibini almaz. Vay kahpe hayat be... " döndüm arkamı daha da ağlıyordum orda olan 4-5 kişi de bana bakıyordu.

"Beren bak gerçekten sandığın gibi değil. Gerçekten açık-"

"Ya ne sandığım gibi değil?! Kızın elini tutmuş sırıtıyordun ne sandığım gibi değil? İş için mi? İş için mi tanışıyordunuz? Dosyalar mı? İş yemeği falan mı? Yemek molası mı? Ne ya ne? Bu sefer hangi behaneyi üreteceksin? Tabi Beren mal ya, Beren aptal. Sen ne dersen Beren inanacak tabi, Berenin başka ne çaresi varki."

Kolumdan tutdu. "Beren gidelim istersen..."

Yine ona döndüm. O kadar canımı acıtmıştı ki şerefsiz, söyleyecekleriç bitmiyordu. Hepsini yüzüne tek-tek söylemeliydim. "Ya adam gibi bana gelip başkası var, sevmiyorum seni istemiyorum deseydin ya bir kere, ben de siktir olup giderdim ama işte sen busun. Sen bu kadar aşağılık bir pisliksin. Şerefsiz."

Yere düşen çantamı alıp koşarak merdivenlerden aşağı indim. Gökhan kardeşine "Seninle sonra görüşücez" diyip arkamdan geldi.

"Beren!" ağlaya-ağlaya oradan çıktım. Onu da duymuyordum, hiç kimseyi istemiyordum çünkü. Yalnız kalmaya ihtiyacım vardı ama peşimi bırakmıyordu da.

"Beren!"  başım döner gibi oldu. Kendimden geçmiştim, ama hala koşuyordum.

"Beren!" dayanamadım ve arkamı dönüp...

" Ne Beren ne? Ne istiyorsun? Git, gelme peşimden. Yalnız kalmaya ihtiyacım var Gökhan lütfen git..." diyip arkamı döndüğüm gibi yere yığıldım.

"Beren, Beren! Beni duyuyor musun? Beren! Aç gözünü. Ambulansı arayın. Ambulansı arayın çabuk."

Sonradan hatırladığım kadarıyla onlar da başıma toplanmıştılar. Ama sonrasını hatırlamıyorum. Bayılmıştım artık...

Gerçekten hiç bölüm atasım gelmiyor. Evet, aklımda çok güzel şeyler var ama, okuyan birisi yoksa neden yazayım öyle değil mi?..🥲

Psikoloji DersiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin