You Love Me?

145 8 4
                                    

Oy ve yorum yapmayı unutmayın

Bölüm 24 You Love Me?

     
        Sabah okuldayken -kendimi müzik odasında bulmadan birkaç dakika önce- Yuri ile doğal olarak sınıfta karşılaştım. Ders başlamadan önce nagilerle görüşmemişti ve görüşmeye çalışsa da onların Yuri ile görüşeceğini zannetmiyorum. Herkesin güvenini kırmıştı sonuçta değil mi?

Müzik odasına tenefüs zili çalar çalmaz gittim. Erkenden gitmek ve beklemek benim için daha iyiydi. Boş olan sınıfta sıralardan birine oturdum ve etrafı incelemeye başladım. Acaba gelmese mıydım? Nagi ne diyecekti ki? Yanlış bir seçim mi yapmıştım? Ama şimdi gitsem üzülürdü. Gelicem demiştim çünkü.

Geldi.
Vanilya kokulum.

Deniz esintisi de olabilir :/ ama bence vanilya *_*

Karşıma oturdu. Yüzüne bakmıyordum. Bakmalı mıydım?

İkimizde konuşmayınca o konuştu en sonunda.

-Tekrar açıklayacağım. Ben o Yuri adlı kızı sevmiyorum. Reolara sor Misaki. Yanımıza geldiğinde tek kelime bile etmiyordum.

"Beni neden kendine inandırmaya çalışıyorsun. Seni suçlamıyorum" dedim gözlerine bakarak

- Bir insanın hayattaki tek mutluluk kaynağı neyse onu kaybetmemek için uğraşmaz mi?

-Nasıl yani? Dedim anlam vermeye çalışarak.

Şahsen beni seviyorsa şurada çığlığı basarım.

-Blue Lock'a geldiğin ilk gün. Hatta ondan bile önce diyelim.

Merakla onu dinlerken gözlerim gözlerini buldu.

-Su an 11.sınıfız o zamanlar 9'un sonlarıydı. Aslında seni o zamandan beri görüyordum ara sıra. Karşılaşmadığımızı sanıyordun ama sen beni görmesen de ben seni görüyordum.

Derin bir nefes aldıktan sonra devam etti.

-Diğer sene için de böyleydi bu. Seni her ne zaman görsem bi heyecanlanma olurdu.Ama bunun gerçek hislerim olduğuna emin değildim açıkçası.Ama şimdi eminim.

CIGLIK ATMAK UZEREYIM.

Beni seviyordu. Nagi beni seviyordu. Ben de onu. O da beni.

-Peki emin olmana ne sebep oldu, dedim soran bakışlarla

-Aslında ben bile beklemiyordum kendimden. Yanlış anlama bunu. Blue Lock'a başladığımızda yaz ayında yani. Bi kızın geldiğini duydum ama pek inanmadım ve sorgulamadım. Senin olduğunu öğrenince ise acaba tanışma fırsatımız olabilir mi diye düşündüm. Seninle ilk ben ve Reo antrenmanda tanışmıştık hatırlarsan. Çarpışmıştık.

Evet. Nasıl unutabilirim ki?

-Sen antrenmana geldiğinde tanışma fırsatını yakalamıştım işte. 9. Sınıftan beri merak ettiğim, hayatının bir parçası olmak istediğim kız karşımdaydı o an.

Gözüm mu doluyor benim?
Ellerimdeki eli çekmedim geriye..

-Sen kolyeni kaybetmiştin. Antrenmandan sonra yanına gelmiştim. Kolyenu vermiştim sana. O konuşmada bile o kadar mutlu olmuştum ki. Saçını ördüğüm zaman, beraber kütüphanede kaldığımız zaman, bana sırlarını yaşadıklarını anlattığın zaman.

Duraksadı ve devam etti

-Kısacası seni seviyorum, Misaki. Seni bırakmak istemiyorum. Bana ilk başta güvenir misin bilmiyorum. Ama bu hissettiklerim bir heves değil, bunu bilmeni isterim. Yuri ile yakından uzaktan bir bağım olmaz. Seni üzen herkesi karşıma alırım.Ne olursa olsun.

Ne diyeceğimi bilemiyor, sadece elimi tutan eline bakıyordum. Ben de onu seviyordum. O beni 1 buçuk yıldır tanırken ben onu sadece birkaç aydır tanıyordum. Sevmek böyle birşey miydi?

-Bende seni seviyorum ve seni bırakmayı asla istemiyorum.

Bana sarıldı. Elimi tuttu. Sanki yılların hasretini gideriyormuş gibiydi bu sarılışı.

-Tamam o zaman bıcırık. Hadi sınıfa gidelim, reo başımın etini yiyecek yoksa. Bu haberi ona vermem lazım.

Onu onaylayarak ayağa kalktığımızda ellerimi bıraktı ve yanağıma tatlı bir öpücük kondurduktan sonra o Reolarin ben ise kızların yanına gitmek üzere ayrıldık.

Sonunda kavuştular , değil mi?

Blue Lock [ Nagi Seishiro ] × Reader Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin