3. Bölüm

145 45 10
                                    


Eve doğru giderken mahallede porshe görmeye alışık olmadığım ağzım açık bir şekilde binaya doğru yürüdüm.

Arabaya daha dikkatli baktığımda arabanın beni ıslatan çocuğa ait olduğunu gördüm. Arabayı nasıl tanıdım diye sormayın. Ben çok dikkatli bir kızım.-yalan- Tabi ki arabanın arkasında olan yazıdan dolayı. Hadi ama sen keko musunda arabanın arkasında hele ki porshe nin arkasına yazı yazdırıyosun. Hayır, keko olcak bi tipte yok , yakışıklı yani. Annem pencereden seslenince kendime geldim ve binadan içeri girdim.
Eve geldiğimde annem üzerimi gördü ve bana kapıda iyi bir azar çekti. Nasıl yaptığımı sordu. Bende herşeyi anlattım. Ama tabi ki arabadakinin yakışıklı bir çocuk olduğunu ve bana hırkasını verme kısmını atladım. Hızla odaya geçtim ve üzerimi değiştirdim. Saçlarımı yukarıdan topuz yaptıktan sonra kıyafetlerimi de alıp odadan çıkacağım sırada aklıma hırka geldi ve çantamdan hırkayı da alarak odadan çıktım. Kıyafetleri çamaşır makinesine tepiştirdikten sonra salona annemlerin yanına gittim ve televizyon izlemeye başladım. Evimin çok büyük ve güzel bir ev olduğunu düşünmeyin. Çünkü öyle değil. Gayet normal, tek katlı, 3+1, tatlı bir ev işte. Ve odalar birbirine çok yakın. Hava kararmıştı ve ben Efe yi unutmuştum. Annemden izin aldıktan sonra Efeye mesaj attım ve evlerine gitmek için hazırlandım. Hazırlandım dediysem pijama yerine eşofman giydim. Annemin nasıl izin verdiğini soracak olursanız, Efe benim 9 yıllık arkadaşım. Bir zahmet izin versin. Tabi izin vermesinde aynı zamanda Efelerin bizim yan daire de oturmalarının etkisi de olabilir. Efe ile yıllardır arkadaşız ve annemlerde artık güveniyorlar bize. Abilerim de Efeyle olan yakınlığımıza bir şey diyemiyorlar. Çünkü Efe ve
benim çok yakın arkadaş olduğumuzu biliyorlar. İris de çok yakın arkadaşımız ama onunla Efe kadar uzun süredir tanışmıyoruz. Liseye geçtiğimizde tanıştık. Ve kısa zamanda çok yakın arkadaşlar olduk hatta Efeden daha yakın olduk diyebilirim. Ee malum Efe erkek olduğu için onunla sevgili meselesini falan konuşamıyoruz, İris ile beraber konuşuyoruz. Efeyi bu aralar çok ihmal ediyorum ve bu yüzden bana darılmış olabilir. Bu yüzden hemen yanına gitmeli olanları ona anlatmalıyım. Daha fazla beklemedim ve düşüncelerimden arınarak Efelerin ziline bastım. Tabi ki kapı açıldığında karşımda Porshe li çocuğu beklemiyordum.

Kendi içimde küçük bi şok geçirdikten sonra çocuğa garip bakışlarımı gönderdim. O da aynı bakışlardan bana gönderdi. Ama tabi ki onunkiler daha etkileyiciydi. Gözlerimi kaçırdım ve konuştum. "Senin ne işin var burda." Çocuk gözümü kaçırmam ve dediğim cümleden dolayı olsa gerek gülümsedi ve bana cevap vermek yerine "Asıl senin ne işin var burda" dedi. O sırada arkadan Efe nin sesi duyuldu. "Kimmiş ?" Ah benim canım arkadaşım kurtar beni , demek istesemde hala bu çocuğun burda ne işi olduğunu bildiğim için bir şey demedim. Fakat benim yerime çocuk cevap verdi. "Burda kıza benzeyen bi yaratık var , gelip görmelisin bence " dedi. Çocuğa
daha gıcık olmaya başlamıştım. Hıh, tamam kıza benzemiyo olabilirim ama "yaratık" nedir ya. Kendine baksana sen keko. Porshe yi şahin, doğan mı sandın da gittin arkasına yazı yazdırdın.

Çocuğa kafamı çevirdiğim zaman bana sinirli sinirli baktığını gördüm. Ve sonradan söylediğim şeyleri aslında sesli söylediğimi fark etttim. Çocuk bana biraz sinirli baktıktan sonra Efenin sesini duyunca arkasına döndü. Ben de bunu fırsat bilerek direk eve dalış yaptım. Efeyi karşımda görünce gülümsedim ve arkasına geçerek Efe ye " Kurtar beni Efe bu kekodan" dedim ve kıkırdadım. Efe de ne olduğunu anlamadığı için bana baktı ve en sonunda dayanamadan sordu."Noluyo ya? Tanışıyor musunuz siz?"

"Evet!"
"Hayır!

DEĞİŞİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin