Wings of Apocalypse

Prolog: eski defterden kayıtlar

[Yıl 1980] ▪︎kayıt 1

•Konum ; Japonya- Tohoku bölgesinin Aomori prefektörlüğü

Güneş gözlerini doğudan açtı ,fakat hava ışınlarını göstermemeye niyetli bir şekilde yağmurluydu. Sanki hava da olacakları biliyordu.

Saat 12:45. Dünyaya bir masum can daha geldi. Bu umutsuz dünyaya güçsüz bir beden tekrar doğdu.

İsmi Abiko koyulmuş bu küçük kız gelecekte onu neyin beklediğini bilmeden beşiğinde duruyordu. Annesi başında, tedirgin bir şekilde tırnaklarını kemiriyordu. Öyle umutsuz bir şekilde bakıyordu ki kızına, gören suç işlemiş sanardı. Sahi, onu bu kadar tedirgin eden neydi ? Neden vücudu titriyordu ve durmadan arkasındaki kapıya bakıyordu ?
Bu soruların cevabı çok geçmeden anlaşıldı. Değerli kocası kapıdan içeri girdi. Gözlerinde en ufak bir duygu belirtisi yoktu. Karısına yavaş adımlarla yaklaştı. Son adımında karısının kolundan tutup onu odanın dışarısına kadar sürükledi. Kadın acılar içinde kıvranıyor, bir taraftan çocuğu uyanmasın diye sesini çıkaramıyordu. En sonda adamın elinden kurtulmayı başardı ve ürkek bir ceyran gibi kocasının gözlerine baktı.

Adamın ağzından şu kelimeler çıktı "neden beni kandırdın ?"

Kadın kekeleyerek "b-benim s-su-suçum değil" Dedi ve bir anda gözyaşları tüm yüzünü kapladı.

"Senin suçun değil mi ? SENİN SUÇUN DEĞİL Mİ ?!" diyerek adam karısına öfkeyle bağırmaya başladı.

"Sana kaç kez bir kız çocuğu istemediğimi belirttim! Bir fahişenin bile yapabileceği şeyi yapamayacak kadar aptal mısın ?!"

Kadının neden bu kadar tedirgin olduğu anlaşılmıştı. Gerçi onun bir suçu var mıydı ? Ne de olsa cinsiyyeti seçen o değildi. Uzun bir süre erkek sandıkları çocuğu bir kız olarak dünyaya gelmişti , ama bu neden bu kadar büyütülmüştü ? Ne de olsa çiftin zaten 6 yaşında bir erkek çocukları vardı.

[Yıl 1986] ▪︎kayıt 2

Haberler çalkalanıyor, Aomori'de dehşet yaşanıyor.
Ünlü iş adamının karısı Aomori istasyonundan Osaka istasyonuna giden trenin önüne atlayarak intihar etti. Herkes bir teori öne atıyor. Neden intihar etti ? Hatta bazıları intihar olduğunu bile düşünmüyordu, birisinin onu ittiğini iddia ediyordular , buna sebepse " bu kadar önemli bir iş adamının karısı neden ölmek istesin ki?" Sorusuydu.
İş adamı sorguya alındı. Çocuklarıysa en yakını olan amcalarına verildi. Bu kararla birlikte domino taşları yavaş yavaş düşmeye temel attı.

[Yıl 1992]▪︎kayıt 3

Bir cenaze törenindeyiz. 18 yaşında bir erkek çocuğu. Hayatının baharında öldü, belki öldürüldü, kimin umrunda ? Artık öldü. Güzel bir cenaze, yaşadığı hayattan daha ışıltılı. İsmi İssei, kaderine ters bir isim. Zaten kader ne zaman uyumlu oldu ki ? Bedenden ruh çıktı ve başka bedene kaçtı. Belki o bedende rahat yaşar, biz geride kalanlara bakıp, onlara acıyalım.

Cenazenin çoğunluğu yaşlı erkeklerdi. Kadın görmek neredeyse çok zordu ve bir çocukta vardı. Elinde bir şemsiye büyüğünün yanında duruyor. Şemsiye ağır olmasına rağmen kimseden yardım almıyor. Bunun üzerine insafsız yağmur daha da şiddetle yağıp şemsiyeyi ağırlaştırıyor. Belki yardım ede bilirdiler, ama neden etsinler ? Yardım et diye ricada bulunmadı, belki bulundu ,fakat kimse duymadı. Günün sonunda o şemsiyeyi kendisi taşıdı.

(Selamlar ben Jouska, prologun kafanızı karıştırdığını biliyorum ama hey, hikayenin sırrını çözecek kişiler sizlersiniz. Bazı bölümler bir ipucu bırakacağım,bazı bölümler şemalar açılacak ve karakterlerin bağlantıları görüntülenecek, size bol şans ah bu arada, herşeyin bir anlamı var :))