okul da görüştük

14 5 2
                                    

Dün gece toprakla olan konuşmamdan sonra biyoloji notlarımı tekrar etmiştim sonuçta toprağa anlatacağım ders biyolojiydi iyi bilmem ve güzel anlatmam gerekiyordu. Notları tekrar ettikten sonra uzun zamandır çıkmasını beklediğim ve sonunda çıkan kitabımı okumuştum cidden... kitap tek kelime ile mükemmeldi beklediğim çok çok üstünde olduğu için bir oturuşta bitirmiştim 500 sayfalık kitabı. Bana göre kalın değildi ve 3 saate bitirmem de sorun değildi yoğun tempolu hayatım da hobilerime vakit ayırmak beni bir nebze rahatlamamı sağlıyordu. Kitabı bitirip yatmaya gittiğimde saatin 3.30 olduğunu görmüştüm bozuntuya vermeden her gece yaptığım gibi nemlendiricimi ve dudak yağımı sürdüm , saçlarımı tarayıp yatağıma yattım  yorgun olduğum için hemen uykuya daldım.

Sabah çalan alarm sesi ile uyandım dün gece giyeceklerimi hazırlamadan yatmıştım o yüzden banyo da günlük işlerimi halledip hemen odama döndüm dolabın karşısında 5 dk ne giysem diye düşündükten sonra altıma en sevdiğim pantolonlarımdan olan  yıkama detayları olan siyah baggy pantolonumu ve siyah kollu düz bir üst giydim. Her gün kullandığım ürünlerle hafif bir makyaj yaptım. Hazır olduğumu düşünürken takılarımı unuttuğumu fark ettim. Hep taktığım artık klasikleşmiş takılarımı taktığım sıra da gelen bildirim sesi ile telefonumu elime aldım beste mesaj atmıştı.

                      Beste- Alev wp konuşması

Balım : ağaç oldum alev hadi ya

                           Alevli hatunum : abart beste
                           abart

Balım : ne abartması be 5 dk kapıda seni bekliyorum çıkamadın bir türlü

                       Alevli hatunum : çıkıyorum işte
                       amma söylendin ha

Balım : 2 dk var
2 dk içinde inmezsen sensiz giderim 
     
                            Alevli hatunum : aynı okulda
                             aynı sınıfta , aynı sırada
                             oturuyoruz yani benden
                             kaçışın yok

Balım : 1 dk kaldı

                Alevli hatunum : merdivenlerdeyim
   
                           
                          Alevli hatunum çevrimdışı

Balım çevrimdışı

Besteye ' merdivendeyim ' yazdıktan sonra telefonu arka cebime koyup basamaklardan koşar adım inmeye başladım. bahçede ki banklardan birine oturmuş telefonuna bakan bestenin yanına yaklaştığım da 

'' hadi kalk tembel bir de ağaç oldum diyordun resmen yerleşmişsin banka '' dedim

'' 2 saattir senin gelmeni bekliyorum , yoruldum '' dedi. Ayağa kalıp yürümeye başlarken

Daha önce söylemiş miydin abartmayı çok fazla seviyordu en ufak şeyi bile esprisine abartır ve suyunu çıkartırdı. Ben abarttığı anlardan birini düşünürken dün okul da konuştuğumuz konuya ithafen 

'' eğer toprak için hazırlanıp beni beklettiysen affederim seni '' dedi

'' neden toprak diye sormayacağım dünkü konu yüzünden dimi '' dedim ve onay istercesine yüzüne baktım kafasını salladığında ne diyeceğimi bilemediğim için sustum. Haklı olabilir miydi evet biraz haklıydı. Besteye göre ondan hoşlanıyordum ama bana göre hoşlantı aşk kadar olmasa da yoğun ve büyük bir duyguydu ve ben hayatımda böyle bir duygunun ağırlığını istiyor muydum bilmiyordum zaten hayatım karışıktı toprağı herhangi bir duygu hissedecek kadar da tanımıyordum bu yüzden ne yapacağımı bilmiyordum tek bildiğim ona karşı şu ana kadar sadece garip bir merak ve çekim duygusuydu çarpıştığımız gün gözlerimi açtığım da o yeşilin çok güzel tonunda ki gözleriyle suratıma bakıyordu ve ben bundan deli gibi utanmıştım ama belli etmemiştim. O yeşil gözlerin başıma bela olacağını hissediyordum ama yeşim gözlere hayır da diyemiyordum kendine çekiyordu o gözleri sanırım onunla konuşurken gözlerine bakmamalıydım. Onu merak etme sebebim sınıfın en sessiz insanı sadece arkadaş grubunun yanın da konuşuyordu sınıftan olmayan sadece arkadaşlarının yanın da görmüş biri sınıfın popüleri bile sanabilir. Basketbol kaptanı olacak kadar iyi basket oynuyor ki zaten öyle ama filim  ve dizilerdeki gibi değil okul da çoğu kişi ona sessiz biri olarak tanıyor basket takımının kaptanını olduğunu bile bilmiyorlardır. Bende boş derste antrenman yaparlarken öğrenmiştim. Neden bir çok konu da iyi olmasına rağmen kendini geriye çektiğini merak ediyordum , neden bütün kızları kendine aşık edecek kadar yakışıklı iken yüzünü çok nadir yerden kaldırıyordu ,  bunlar merak duygumun kaynağıydı o yeşil gözler ve sessizliği beni kendisini merak etmeme ona çekilmemi sağlıyordu ve bu hoşuma gitmemişti. Ben kimseyi hayatım boyunca bu kadar merak ettiğimi hatırlamıyordum. Kendimi o gizemli biri o yüzden merak ediyorsun dedmiştim.

'' ALEV!!!! '' diye bağırdan bestenin sesi ile düşüncelerimi terk etmiştim

''zıkkımın kökü , yanındayım niye bağırıyorsun '' demiştim.

'' duymuyorsun ki 5 dk sana yarın buluşalım diyorum ama sen 'hıhı' dışın da bir şey demiyorsun bizi marsa bile gönderdim ama sen ''hıhı'dan'' başka tepki vermedin. Bağırmak zorun da kaldım'' dedi

Açıkçası bana buluşalım dediğini ya da benim hıhı dediğimin farkın da bile değildim. besteye yarın toprağa ders vermeye başlayacağımı söyledim ve pazar günü buluşmaya karar verdik gönlünü almak için biz de kalmasını ve filim gecesi yapmayı teklif ettiğim de kabul etti.

'' eee nerde buluşacaksınız '' dedi sınıfa doğru ilerlerken

'' bilmiyorum onu konuşmadık ben de rahatsız etmemek için yazmadım okul da sorarım diye'' dedim

Yerimize geçmiş oturmaya başlamışken toprağın sesini duydum yan taraftan dönüp baktığım da sırasından kalkmış yanıma geldiğini gördüm sınıfta ki bir kaç kızın -ki bu kızlar arkadaşları ve  %100 biri topraktan hoşlanıyordu ve benim toprakla konuşmam hoşlarına gitmiyordu ama umurum da değildi- nefret dolu bakışlarını gördüm hadi ama bir erkek için hemcinsinden nefret etmezsin.

'' selam , alev nasılsın ?'' dedi toprak

'' selam , iyiyim sen nasılsın'' dedim

'' ben de iyiyim ''

'' ben sana bir şey sormaya gelmiştim '' dedi

umarım nerde buluşacağımız sorar diye geçirdim için çünkü en son böyle bir giriş yaptığında ona ders vermeyi kabul etmiştim.

''tabi sor '' dedim

''yarın nerede buluşacağız konuştuktan sonra aklıma geldi ama müsait değilsindir diye rahatsız etmek istemedim '' dedi 

'' sen nerede iyi anlayacaksan orada çalışalım hem dikkatin de dağılmaz '' dedim 

'' yarın bizimkiler evde olmayacak istersen bize gel tabi rahatsız olmazsan yanlış anlama daha rahat olur diye dedim '' dedi panikle ses tonundan hem utandığını hem de gerildiğini anladım benim için sorun olmazdı sonuç olarak o isteyemeyene kadar onun öğretmeniydim.

'' toprak sakin olur musun elbette yanlış anlamadım ve sorun olmaz siz de çalışalım '' dedim

'' huh rahatladım tamam o zaman ben seni almaya gelirim '' dedi

'' ben gelirdim sen zahmet etme '' dedim

'' ne zahmeti bana çok büyük bir iyilik yapıyorsun o kadarını da yapıyım '' dedi

'' peki sen nasıl istersen ''  dedim

''tamam o zaman sen bana konum atarsın  ''  dedi

'' atarım '' diye cevap verdim aslında sohbet bitmişti ama sanki ikimizde uzasın istiyorduk bir konu daha bulup konuşalım istedik ama o anlık sohbetimiz son bir kaç cümleyle son buldu.

''alev '' 

''efendim '' 

'' okul da görürüz demiştik sözümüzü tutuk dimi '' dedi

'' tutuk-'' demiştim ki cümlemi tamamlayamadan hoca sınıfa girdi

'' EVET ARKAŞLAR HERKES YERİNE GEÇSİN '' diye bağırınca toprak mecburen yerine geçtiH









Hoca tam zamanın da gelmedi mi

anlık alev ve toprağın iç sesi : hocam biraz daha geç gelseydiniz nolurdu 

bir bakışta yok olmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin