ÖLÜMCÜL OKUL (Ölümün Dibi Serisi 1)

ÖĞRETMENLER ODASI

Müdür mü.? Nasıl yani şimdi okulumuz müdürsüzmüydü kalbimin sızladığını anladım .Ama bunu fark ettirmek istemedim benim yüzümden sorun yaşasınlar istemiyordum.Dışımdan fark ettirmesem bile içerde savaş vardı.
Emir ayağa kalkınca duruşumu dikleştirdim.
Yüzü solgundu acaba kaç saat geçmişti.
O an arkadan hırıltılı bir ses geldi.
Arkamı yavaşça döndüğümde keşke bakmasaydım
diye içimden geçirdim.
Aramızda bir metre olan mor cüsseli yaratık resmen bize tehditkar bakıyordu.

Koş sikeyim böyle işin... (Emir)

Emirin ağzından galiba ilk kez küfür duymuştum.
O anda Emir kolumdan çekiştirdi koşucağımızı anlayıp nereye gittiğimi bilmeden koşmaya başladım.Emirin kolunu tutuyordum bir anda bıraktım bilip bilmeden kolunu tutmam bana bile garip gelmişti.
Koşarken Emir tekrar kolumdan tuttu.

Ha...

Hakan öğretmenler odasına girelim en yakın oda orası.

Hakan'ı söylediğine katılmıştım ama bir dakika oda kilitli olabilirdi.

Koridorlardan hızlı bir şekilde geçip odaya vardık .O anda kalbim fena ağırmıştı. Kalbimi tuttup .
Yaratığı kontrol etmek için hızlıca arkamı döndüm.

Orada

Sesim titriyordu.Kalbim ağrıyordu.
Emirler kapıyı omuzlarıyla vurarak açmaya çalışıyorlardı .Bense orada sağa sola boş boş bakıyordum o anda dizlerimin üzerine çöktüm.Başımı zemine dayadım çok koşmuştum kalbimin acısı dinmiyordu inliyordum.

Emir bile bunu fark etmemişti. Meşguldü.

O anda kapının yere düştüğünü duydum ses koridorda yankılanıyordu.
Etrafa bakacak halim kalmamıştı.

Emir sonun da bunu fark edip beni kucağına aldı.
Odaya kısık gözlerimle baktım sessiz ve boştu hocalarımı gelmedi yoksa gittilermi.
Bunları ayrıntılı düşünemiyordum.
Şuan sadece kalbimin ağrısının dinmesini istiyordum .Mert odaya girince kapıyı dayadılar arkalarında durarak düşmesini engellediler.
Emir beni hala yere indirmemişti acaba yorulmuşmuydu.

Emir beni aşağı indirebilirsin

Hiç ısrar etmeden beni yere indirdi.
Belliki yorulmuştu.
Yüzüne dikkatlice baktım gözlerinden uyku damlıyordu yüzündeki damarlar belirmişti.
Kalbim hala ağrıyordu ama öncekinden daha az .
Etrafı yavaş adımlarla gezindim.
O sırada kapıyeniden yere düştü Hakan ve Mert daha fazla dayanamayıp bırakmışlar ve mor cüsseli yaratık oradaydı kapıdan bize bakıyordu.

O anda hızlıca gözlerimi odada gezindirdim.
Tabi ya depo öğretmenler odasına içinde dolaplar olan depo odası vardı oraya saklanabilirdik.

Depo odasına..
Beni anlamış olmalılar peşimden geldiler.

Depo odasına girdiğimizde içine bile bakmadan kapıyı kilitledik aynı anda döndüğümüzde bayılıcaktım.
Yerde yatan öğretmenler kan banyosu yapmıştı.Artık kan görmeye alışmıştım.Ama oda berbat kokuyordu .

Buradan çıkmamız lazımdı.