Güne güler yüzle başladığımda rutin işlerimi yaptım... Sonra da üzerime bol t-shirt ve altıma da bol kot pantolon giymiştim. Ayakkabı olarakda normal spor ayakkabı giymiştim.
Bugün hava güzel olduğu için dışarıda kahvaltı yapacaktım. Nedense içimden bir ses çok dikkatli olmam gerektiğini diyordu.
Evden çıkıp yolda yürümeye başladığımda takip edildiğimi hissettim sanki ama ilk başka bana öyle gelmiştir diyerek boş vermiştim ki bu şüphe daha da artmaya başlamıştı.
Arkama baktığımda yabancı kişiler yanımdan geçerek ilerlemeye başlamıştı bile...
Kafama hiç bir şey takmadan yürümeye devam ettiğimde her zamanki gittiğim kafeye vara bilmiştim. Hemen içeriye girip bir yere oturmuştum daha sonra bana menü verdiklerinde kahvaltı türünü seçmiştim.
***
Akşam üstü işten eve gidiyordum bugün epeyce yorucu gitmişti. Hiç bir zaman böyle yorgun olmamıştım. Bu yorgunluk beni şaşırtsa dahi kafaya çok fazla takmadan eve bir an önce varıp duş almadan yatmak istiyordum.
Eve vardığımda hemen içeri girip kapıyı kitleyip direk odama çıktım ve ağnında bitkin bir şekilde hiç kıyafetleri çıkartmadan yatağa uzanmıştım daha sonra da zaten uyuya kalmıştım...
*
İşe ilk kez geç kalmıştım. Ben bir mimardım ve işime oldukça önem veren birisiydim. Vee ilk toplantıya geç kalmıştım ki bu ilk oluyordu genelde hiç bir önemli toplantılara aslaa geç kalmazdım ve tam saatinde orda olurdum ki şimdi eskisi gibi değildim sanki veya bir şeyler artık ters gitmeye başlamıştı.
Sonunda iş yerine geldiğimde hemen binaya girdiğimde herkes beni selamlamış ardından işlerine geri dönmüştü...
Asistanım rosé yanıma gelerek bana iş hakkında kısa kısa özetler veriyordu bende onu bir yandan dinliyor bir yandan da bana verdiği dosyayı inceliyordum...
" Efendim... Biraz bitkin gibisiniz bugün, isterseniz size her zaman içtiğiniz içecekten yapıp getireyim " ~ rosé
" Olur olur... Ama birde buz olursa daha iyi olur rosé... Geç kaldığım toplantıyı bir hafta sonraya taşıyın ve o toplantı muhakkak olmalı ve olacakta... " ~ jk
Beni onayladığında kendi ofisine geri dönmüştü. Bende kendi ofisime gittiğimde masamın başına geçip leptop'u açıp bir şeyler ile uğraşmaya başladım...
15 dk sonra rosé geldiğinde içeceği masaya bırakıp geri gitmişti.
İçecekten bir yudum aldığımda yüzümün yandığını ve ellerimin de yandığını daha yeni fark etmiştim. Bana neler oluyordu böyle...
Ayağa kalkıp hemen ofisten çıkıp koşar adımlar ile erkekler lavabosuna gittiğimde nefes alış verişlerim düzenliydi ama hızlı yürüyen insanlar genelde zor ve düzensiz nefes almazmıydı... Ben neden hızlı yürüdüğüm halde normal ve düzenli nefes alabiliyordum ki?...
Musluğu açtığımda soğuksu yerine Kaynar su akmaya başladı... Aynaya baktığımda da ise saçlarımın renk değiştirdiğini anlamıştım. Ya ben bir tür rüya görüyordum yada o içecekte bir bokluk vardı ki rosé asla böyle bir şey yapmazdı. Panikle sağ sola kafamı salladığımda içeriye dört kişi girmişti.
Arkama baktığımda ise bana dik dik bakanlara bende dik dik bakmaya başlamıştım
Sarı saçlı çocuk konuşmaya başlayan ilk kişi olmuştu.
" Bak jeon jungkook... Seni tanıyorum hatta tanıyoruz... Bizimle gelmen gerekli.. tüm evren senin ellerinde bu senin kaderin ve kaderinden asla kaçamassın jeon jungkook... " ~jimin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
∆LAST WARRIOR∆~ taekook
Adventureuzun yıllar önce tarihi yıllarda gizemli bir dünya âleminde büyük bir savaş başlanmıştı ve şimdiki zamanda daha büyük bir savaş başlayacaktı. SON SAVAŞÇI eğer bulunamassa. bu Dünya'nın sonu demekti. özenle ve özel büyümüş tek bir elemente sahip olan...
