Beşinci bölümümüz sizlerle, beğenmemiz umuduyla.
...
Kıvanç derin düşüncelerinin içinden sıyrıldı. Bir kadın geçmişti buradan, ilk gördüğünden beri emin olduğu kadın. Derin.
Bu anlaşmanın hiç bitmesini istemiyordu Kıvanç. Bu birkaç günde hayatı eğlenceli hale gelmişti. Oyunları ve farklılıkları severdi.
O kadın bir devrimdi, inatçıydı ama Kıvanç daha inatçıydı. Gözlerinde hiçbir zaman korku görmemişti Kıvanç.
Sırtındaki izler aklından çıkmıyordu. Sosyal medyasına baktığında neşesini görmüştü. Ona hiç göstermediği gülümsemesini ve eğlenceli tarafını. Ama Kıvanç kafaya koymuştu o kadın, Kıvanç'ı sevecekti.
"POYRAZ!!" Hande' nin buraya gelmemesi için herkesi uyarmıştı. Bunun hesabını Poyraz dan soracaktı.
Kapı açıldığında Poyraz'ın geldiğini anladı. "Gel buraya." Poyraz ağır adımlarla az önce Derin'in oturduğu koltuğa oturdu.
Poyraz, Kıvanç'ın yedi yıldır adamıydı. Ama Kıvanç için herkesten farklıydı. O ailesinden biriydi.
İlk bir mahalle kavgasında suçsuz bir çocuğu korurken görmüştü Poyraz'ı. İki kişi, on kişiyle dövüşmüşlerdi ve o Poyraz on kişiyle baş etmişti. O gün iş teklif etmişti ve yıllar geçtikçe dostlukları güçlenmişti.
"Lan ben size Hande'yi içeri almayacaksınız demedim mi? O kız nasıl odama kadar girer." Sesi sinirli ve yüksek çıkmıştı.
Hande'yi başlarda seviyordu ama o Kıvanç'ı sevmiyordu. Kıvanç'ı takıntı haline getirmişti. Kıvanç ona hiçbir zaman aşık olmamıştı. İlk başta karısı olabileceğini düşünmüştü ama sonradan anlamıştı.
Poyraz boğazını temizleyip söze girdi. "Ben aşağıda güvenliklerle konuşuyordum. Bana Sedat haber verdi." Duraksadıktan sonra tepkisini ölçmek için Kıvanç'a baktı. Kıvanç sinirli bir şekilde kafasını devam et anlamında öne eğdi. "Koşarak girmiş, çocuklarda dokunmadan söylemişler. Dinlemeden girmiş. Ben geldiğimde odadaydı zaten."
Kıvanç öne eğilip kafasını ellerinin arasına aldı ve bacaklarını sinirle salladı. Ellerini yüzünde gezdirdikten sonra kafasına vurdu ve aniden ayağa kalktı. Ne yapacağını bilmiyordu. "Ne yapıcaz bu kıza Poyraz? Nasıl durdurucağız?" Ayakta ileri geri yürüdü. Babasını seviyordu Kıvanç, iyi bir dosttu. Hande'ye hem bir kadın olduğu için hem de babası dostu olduğu için bişey yapamıyordu. Hande ise durmuyordu.
Poyraz ise konudan dağılmıştı. Aklımda başka sorular vardı. "Abi peki sen emin misin Derin'den? Kız savcı." Kıvanç'ın gözlerinin önüne yine Derin geldi. Birkaç gündür bu oluyordu. Çok güzeldi.
"Eminim. En çok ondan eminim." Kıvanç'ın telefonu çaldı. Açtı ve karşı tarafı dinledi. "Tamam sen bişey yapma, takipte kal."
Telefonu kapattıktan sonra offladı. Poyraz merak etmişti. "Ne oldu Kıvanç?"
"Pelin yine o Fuat itiyle buluşmuş. Kalk al Pelin'i. Evde konuşucağım onunla şimdi işim var." Poyraz hemen yerinden kalktı ve odadan çıktı.
Fuat, Kıvanç'ın kardeşi Pelin'in sevgilisiydi. Ve onu hiç sevmiyordu. Kardeşini kıskanıyordu ama sevmemesinin sebebi bu değildi. Adam yavşağın önde gideniydi. Bunu ilk görüşünde anlamıştı Kıvanç. Güzel kardeşini üzmesini istemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayboluş Mahkemesi
Teen Fiction"Ya özgürlüğünü yitirirsin ya da karım olursun." -Şiddet ve küfür içerir