5.BÖLÜM KAYSRE

60 46 3
                                    

Bunu söyleyip odasından çıkmamı istediğini sessizliği ile belirtti ben daha cümleyi yutamadan odadan çıktım.

- Bu Darıan Kaysre kimdi ve neyin nesiydi tamam masum değildi ama sonunda ölüm yoktu ya kanun var ceza var... Diye düşünürken saate baktım Allah'ım ya saat çok geç olmuştu! Hemen arabaya bindim ve eve doğru sürdüm yaklaşık yirmi dakika sonra o yer evet arabanın bana çarptığı yerdeydim! Ve yolun sonunda iki yol ayrımı vardı öbür yolun kapalı olduğunu görünce, arabayı sağa çektim ve arabadan indim yaklaşık on onbeş dakika yürüdükten sonra bazı kabus gibi anîlar canlamaya başlamıştı. Evet burası ilk uyandığım yerdi ilerlemeye devam ettim burası minyatür bir şehir gibiydi ama bu şehir en son gördüğümde ıssızdı ve evet yanlış hatırlamıyorsam yanık et yani insan kokusu vardı ama bana daha çok delil lazımdı hızlıca biraz daha ilerleyip etrafıma baktım ağaçlar, çiçekler, yollar eskisi kadar eski değildi hatta yeni gibiydi küçük küçük evler ve en sonunda o hangarı görür görmez tekrardan o anı yaşamış gibi olduğumu hissederek bir adım geriye sekmiştim ama bir gariplik vardı hangar renkliydi bu... Bu nasıl olur Allah'ım ben gerçekten deliriyor olamam burası sanki daha önce o denekleri gördüğüm yer değil de çiçekler açmış bir köye dönmüştü ve birden biri arkamdan omzuna dokununca elini tuttuğum gibi tam yere fırlatacaktım ki!

- Aman Allah'ım gördüğüm küçük bir kızdı çekik gözlû sanki bizim taraflardan değilde daha çok Asyalılar tarafından gelmiş ve... Ve'si
Yoktu bu küçük kız çocuğu bana korkuyla bakıyor ve her an ağlıyacak gibi duruyordu! Harika çocuğu korkutmuştum şimdi ne yapacaktım!

- merhaba minik kız korkma yani ben... Ben... Sana zarar vermem sadece birden öyle yaklaşınca korktumda. Minik kız bana hale aynı şekilde bakmaya devam edince aklıma bir fikir geldi!

- tamam bak o zaman şöyle yapalım burada küçük bir oyun oynayalım sen bana hımm... Burayı rehber eden biri ol ve yolu göster bende bunun karşılığında sana cebime baktım ve

- evet bunun karşılığında sana şeker ve para vereyim olur mu? Küçük kız bu teklifine biraz da olsa keyfi yerine gelmiş ve mutlu olmuştu. Onun bu halini görünce benimde keyfim yerine gelmiş gibi olup yinede bulunduğum durumdan olsa geri gitmişti... Derin bir nefes alıp kıza bana burayı gezdirmesini söyledim. Kız ise hevesle bana buraları tanıtıyor sanki bu küçücük yaşı kadar burada yaşamış olduğunu küçük küçük köyü andıran evleri ve bana ailesini , çevresini , arkadaşlarını , hayvan arkadaşları olan kedileri , kuşları köpekleri... Ve daha neleri yaklaşık yarım saate heryeri gezdirmişti. en sonunda ona vaad ettiğim gibi şeker ve parasını vermiş sonrada küçük kız yanımdan uzaklaşmıştı. Hangarın önündeydim şuan hangar bana ben hangara bakıyordum direkt kendimi toparlayıp eskisi kadar kötü durumda olmayan hangara baktım tam içeriye girecektim ki kapı birden açılmıştı içeriye girdim Yavaş ve temkinli adımlarla içeriye girdim gördüğüm görüntü karşısında yine küçük çaplı bir şok geçirmiştim ama belli etmemeye çalışmıştım. Burası... Burası aman Allah'ım deliriyor olamam denekler gitmiş ve bir şeker fabrikasına çevrilmişti tam arkama dönmüştüm ki arkamdan birinin seslendiğini duydum hemen arkama dönüp kimin seslendiğini baktım orta yaşlarda geleneksel kıyafetimizden uzak saçları kırlaşmaya hazırlanmış kahverengi gözlü bir adamdı.

- bir sorun mu var küçük hanım ?

- yo... Yok sadece buradan geçiyordum ve buranın ne olduğunu merak ettim bir sorun mu var ?

- hayır dedi adam muzipce bir sesle. Ama buralara pek de yeni insanlar gelmez bildim bileli burası hep kendi insanlarımızdandırda o yüzden şaşırdım.

- hımm dedim peki arkanızda ki hangarda ne yapıyorsunuz?

- sinsice güldü ve hangar mı? Ne hangarı burası bir fabrika şeker fabrikası!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 09 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SEÇİM ( Texting )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin