2

278 24 17
                                    

...
Kalp ritmim hızlanmıştı, avuçlarım deli gibi terliyor ve yanaklarımda ki yanma hissinden kızardığımı anlayabiliyordum. İğrenç bir his.

"Bana öyle seslenme Lee. İstediğin olduysa artık üzerimi değişebilir miyim?"

Eziğin tekiydim, kendimi aşırı aşağılanmış hissediyordum. Evet böyle giyinmek istiyordum fakat bu durumda değil.

"Hmm, hayır. Tüm gün böylesin. Ayrıca neden öyle seslenmeyecek mişim? Çok tatlı."

Bu sefer sinirlenen ve baskılayan taraf ben olmuştum. Şımarık!

"Anlamıyorsun Felix değil mi? Herkes senin gibi giyinemez işte! Özellikle benim gibiler. Sırf görünüşüm yüzünden bile ne kadar dalga konusu oldum haberin var mı senin? İstediğin aşağılık görüntüyü oluşturdun işte siktir git şimdi!"

Söylediklerim ile afalladığı ortadaydı. Bir anda düşünmeden konuşmuştum, kafamı sikeyim ya.

(Felix)

Aşağılık görüntü? Tamam bu kırıcıydı. İleri gitmiştim evet fakat dalga konusu olmasına izin vermezdim ki. Han Jisung benimde öyle giyindiğimi unuttu herhalde. Başkası ile dalga geçiliyor olsa bile aynı şeyi yapıyorsam benimle de dalga geçilmiş sayılmaz mıydı? Sırf bu sebepten bile korurdum onu. O kadar kötü biri olarak mı görüyor beni? Ben neden kırıldım buna? bana neyse onun düşüncelerinden!

"Aşağılık görüntü? Bu kadar kötü bir şey mi senin için bir erkeğin etek giymesi? ya da feminen giyinmesi? İstediğini yap Han Jisung. Gözüme de gözükme sakın!"

"Felix, hayır öyle demek istemedim. Sadece yaptığın şeyi herkes yapamaz anlıyor musun?"

Hâlâ orada takılmıştı amına koyayım ya.

"Jisung insanların feminen giyinen birisi ile dalga geçmesine izin verir miyim sence? Sana göre iğrenç giyiniyor olabilirim fakat o kadarda iğrenç birisi değilim."

"Onu kast etmedim."

"Öyle anlaşılıyor. 3 sene boyunca iğrentili bakışlarına katlandım, 3 sene ya! Hiçbir şey söylemedim, kızmadım bile! Sadece bakıyor, bir şey demiyor diyerek kendimi avuttum fakat ben de insanim, benim de sabır noktam var. Bunca şeye rağmen iğrenç olan kişi yine ben mi oluyorum? Hayır Jisung asıl iğrenç olan sensin! midemi bulandırıyorsun sen ve sikik düşüncelerin."

Ağır oldu sanki biraz... Neyse ne! tek kırılan o değil. Neden duygularını bu kadar önemsiyorum?

Söylediklerim ağrına gitmiş olacak ki yüz ifadesi ve sesi durgunlaşmıştı. Gözlerinin dolduğunu belli etmemek için başını öne eğdi yine de fark etmiştim. Bu sefer cidden kötü biri olduğumu hissettim.

"Felix ben... Özür dilerim."

Alaycı bir gülüş çıkmıştı ağzımdan. Bu mu yani? İki basit kelime mi sadece?

"Ne yaparsan yap Jisung."

Cebime koyduğum anahtarları çıkarıp kapıya doğru ilerlemiştim. Tam kapıyı açacakken kulaklarıma gelen ses beni durdurmuştu.

"Felix bekle! Böyle durmak istiyorum."

Tekrardan alaycı tavırlarımı takınmıştım. Ben de sinirimi böyle yansıtıyordum işte.

"Yani?"

"Beni tek bırakmasan olur mu?"

Tanrım bebek gibi bu çocuk! Hayır Felix, yumuşama Felix, sus Felix.

İstemsizce gülümsemiş ve neşeli bir tavırla yanına gitmiştim. Yanlış anlaşılmasın, sadece kıyafetleri güzel taşımıştı o yüzden çıkarmamasını istiyordum.

"Anlaştık Sungie~ hadi gidelim."

Jisung'un koluna girmiş ve diğer elimle saçlarını karıştırmıştım. Ders bitmeye yaklaşıyordu yine de hocaya görünmem gerekiyordu. Mâlum devamsızlık kalmadı...

Kapıya doğru ilerlemiş ve boşta kalan elimle kapıyı açmıştım. Hyunjin yokluğumu fark etmiş olacak ki kapı açılır açılmaz bakışlarını bana yöneltmişti. Bakışları ile kaşlarının havalanması da bir olmuştu tabii. Geri zekalı hayvan gibi bakıyordu. Tamam şaşırması normal ama abartma yani.

Hyunjin'e önüne dönmesini ifade eden mimikler yaptıktan sonra hocanın yanına gidip saçma da olsa bir bahane sunmuştum. Zaten ardından hemen zil çalmıştı.

Hyunjin, Jeongin ile yanımıza gelmişti ikisininde şaşkınlığı yüzünden okunuyordu. Kısaca ikisinide geçiştirdikten sonra Chan Hyungların yanına gidecektim. Jisung'ta benimle gelecekti tabii.

"İğrenerek bakmadığın zamanlar ne tatlı şeymişsin sen öyle ya."

söylediğim şey ile kaşları çatılmıştı. Minicik bu çocuk ya, çıldırıyorum.

"Konuşurken ne gıcık şeymişsin sen öyle ya. "

"Çok kırıcısın Sungie, alınıyorum bak."

"Bana öyle seslenme."

"Tamamdır Sungie."
...

jealous boy| jilixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin