Vivian'ın Koşulları

34

'Hayır, henüz değil.'

Rüyadan uyanmanın zamanlaması tahmin edilemezdi. Şartlar vardı. Vivian'ın doruğa ulaşması da onlardan biriydi. Bugünün de rüyası burada duracak gibi görünüyordu çünkü şartlar yerine getirilmişti.

Direnmeye çalıştı ama her zaman olduğu gibi bilinçaltının gücü Vivian'ı alt etti.

********

"Huuggg."

Vivian uzun bir esneme yaptı. Oturup tek bir manzaraya bakması beklediğinden daha sıkıcıydı.

"Sıkıldınız mı?"

Yanında duran Chen, esnemesine gülümsedi. Hayır diyemedi, bu yüzden Vivian gülümsedi.

Batı' da geçirdiği zaman beklenenden daha hızlı geçti. O zamanın yarısı duvarda oturup çatlakların ortaya çıkmasını izleyerek geçti. Ancak henüz hiçbir çatlak ortaya çıkmamıştı.

Vivian Batıya gelir gelmez her şeyle ilgilenildi, böylece canavarlar ortaya çıkmadı.. Chen altlarındaki düz zemini tekmeledi.

"Bütün hayvanlar yok olursa, bu duvar da yıkılacak, değil mi?"

"Evet. Çünkü en başta canavarları durdurmak için yapıldı."

Batı'nın güzel manzarasını engelleyen kale duvarının amacı şeytanların istilasını önlemekti. Sebep ortadan kalkarsa, duvar da ortadan kalkardı. Vivian'ın cevabına karşılık Chen'in yüzünde hüzünlü bir ifade oluştu.

"Chen, buraya ne zaman geldin?"

Vivian nasıl hissettiğini biliyor gibiydi, bu yüzden dikkatini çekmek istedi.

"Duvar inşa edildiğinde."

Chen yüzünde parlak bir ifadeyle hızla cevap verdi.

"Bunca zamandır burada mıydın?"

"Evet. Leydi ve Şövalyeler geldiğinde de onları selamlamak için oradaydım. Burayı en iyi bilen benim."

İlk gün onun önünde çok gergin olmasının aksine, Chen bunun hakkında kolayca konuştu. Görünüşe göre çabucak adapte oldu.

"Biz gelmeden önce burada başka kim vardı?"

"Majesteleri birkaç sefer gönderdi. Eh, sonunda ..... Her şey kötü bitti."

Chen'in acı bir yüzü vardı, sanki geçen sayısız yüzü hatırlıyormuş gibi. Batıya giden seferin boşuna hayatını kaybetmesi Vivian'ın da bildiği bir gerçekti. Bu yüzden artık Chen'e baskı yapmadı.

"Umarım son sefer biziz."

Bunun yerine, ikisinin de istediğini bildiğini dile getirdi. Yumuşak bir sesle söyledi, ama Chen zorluk çekmeden anlamış gibi gülümsedi. Anlaşarak başını salladı.

"Bu arada, bugün Kaptanı görecek miyiz?"

Aniden Chen konuyu değiştirdi. Yeni tartışma konusu Roger'dı. Başlangıçta Roger, kale duvarına her tırmanışında ona eşlik ediyordu, ancak Chen bugün onu görmediği için şaşkına döndü.

"Bazı şeylerin tedariki konusunda çözmesi gereken bir şey olduğunu düşünüyorum"

Roger'ın nerede olduğunu bilen Vivian birden meraklanmaya başladı.

"Bir sorum var, sana bir şey sorabilir miyim?"

"Evet, elbette."

"Yani burada ... Batıda ... Eckhart Şövalyeleri hakkında herhangi bir söylenti duydunuz mu?"