⚜Endişeli Bir Abi⚜

75 15 0
                                    


       Asil'in Ağzından

Küçüklüğümden beri bir kız kardeşim olsun isterdim. Evet erkek kardeşlerim vardı ama aramızda dolaşan bize nazlanan onu koruyup kollayacağım bir kız kardeş farklıydı. Bu yüzden annemin Zeynep'e hamile olduğunu öğrendiğimde çok mutlu olmuştum. Annemin etrafında dört döner doğacağı zamanı bekleyip durmuştum. Ölüm haberini duyduğumdaysa yıkılmıştım.

Ben ölümün ne olduğunu kız kardeşimde öğrenmiştim.

Annem her ne kadar yıkılsa da bizi biran olsun ihmal etmemişti. Bize hiçbir şey yansıtmamaya çalışmıştı ama bazen onu Zeynep'in bebeklik odasında elinde pembe bir zıbınla ağlarken görürdüm. Gidip sarılmak isterdim ona gidemezdim. Beni görürse onu gördüğüm için daha da üzülürdü bilirdim. 

 Zaman kötüydü bizi kardeşimin yokluğuna alıştırmıştı. O kendini hatırlatmak ister gibi bir anda karşımıza çıkmış elimizi ayağımızı birbirine dolamıştı. Sıcakkanlı bir insan değildim ve ona nasıl yaklaşmam gerektiğini bilmiyordum. Gerçi Aral psikolog olmasına rağmen nasıl yaklaşması gerektiğini bilmediğine göre benimkisi çokta normaldi. 

Aker'le yakınlaşmıştı belli oluyordu ona abi bile diyordu. Sıraç abimlede konuşuyordu, gülüyordu. Aral bu fırsatı elleriyle mahvetmişti. Bense hiçbir şey yapmamış öylece durup bana gelmesini bir anda abi kardeş olmayı beklemiştim. Hata etmiştim. Bunu bana her çekingen ,bazen korku dolu, şekilde baktığında fark etmiştim. Benden  korkmasını istemiyordum. 

Biraz önce yukarı çıkmıştı. Halsiz görünüyordu. Annem sorsada inkar etmiş sadece yorulduğunu söylemişti. Saat geç olmaya başladığında salondakilerde odalarına doğru çıkmaya başladı bende önce onun odasına uğramak, belki biraz onu izlemek isteyip odasına doğru gittim. 

Yatağın içinde masum bir şekilde yatıyordu. Biraz daha yaklaşınca yanaklarının kızarık olduğunu fark ettim. Kaşlarımı çatıp hızla yanına gittim. Ellerimi yanaklarına koyduğumda yanaklarının çok sıcak olduğunu hissettim. Soğuk ellerim onu rahatsız etmiş olacakki huysuzca mırıldanıp gözlerini kısıkça açtı.

Bende bir yandan üzerindeki yorganı aşağı çektim ateşini iyice çıkaracaktı. Neden bize haber vermemişti ki. Yorganı minik elleriye yukarı çekmeye çalışıp 

"Üşüyorum, yapma" diye mırıldandı.

"Olmaz ateşin var biraz insin sonra çekersin." dedim. Ardından odadaki banyoya gidip ateş ölçer aldım. Alnına doğru tuttuğumda ateşinin 38,7 olduğunu gördüm. Hemen Sıraç abime haber vermek için ayağı kalktım. Bileğimi küçük parmakların sarmasıyla ona doğru döndüm.

"Gitme lütfen"dedi.

"Sıraç abime haber verip geleceğim. Ateşin daha çok çıkmadan indirmeliyiz."dedim. 

Gözleri dolu dolu bakarak "Lütfen kimseye söyleme ben banyoya girerim iner söz." dedi.

Sanki kabul etmesem ağlayacakmış gibi bakıyordu. Mecburen kabul ettim. Ayağa kalkabilecek gibi durmuyordu en iyisi sirkeli suyla ateş düşürücü vermekti. Yemek yiyeli çok olmamıştı zaten karnı toktu. Ona dönüp

"Tamam kimseye haber vermeyeceğim aşağıdan sana ilaç getireceğim. Ben gelene kadar üzerine yorganını çekme yoksa anneme haber veririm dedim." 

Yorgunca kafasını sallayıp beni onayladı.

Hızlıca aşağıdan gerekli eşyaları alıp yanına çıktım yatağın kenarına oturup getirdiğim sirkeli suda bezi ıslatıp iyice sıktım. Bezi alnına koyduğumda irkilerek kapattığı gözlerini açtı. Eli anında alnındaki beze doğru kalktı. Elini tuttum.

Fırtınadan Kaçan KırlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin