Canlarım küçük bir bilgi. Giriş ve 1. bölümde Yezda kitabın ana anlatıcısı gibi duruyor lakin daha sonradan çoğu bölümü Barlas'ın anlatmasına karar verdiğim için böyle bir değişiklik oldu. Yani bundan sonra ayrıca belirtmediğim sürece -bu bölüm de dahil- bölüm başları Barlas'ta bilginiz olsun...
:)
(6 ay sonra...)
Bilirsiniz, Türk evladı özgürlüğüne düşkündür. Kısıtlanmaya gelemez
"Asker, selam ver!" dediği an hepimiz aynı hizada aynı şekilde hiza almıştık. Ömür bizim için buydu. Yerdeyken toprağa sığınır her tarafımızı vatan topraklarına boyar, göklerdeyken bulutlara sığınır bayrağımızı yükseklere biz çıkarırdık.
Üzerimizde hava kuvvetlerine özel renkte olan lacivert üniformalar vardı. Ben artık hava kuvvetlerinin bir parçası olmuştum. Ben yerdeydim, ben gökteydim, ben denizdeydim ve ben her yerdeydim.
Ben Mehmetçiktim, ben vatan evladıydım ve ben Türk evladıydım.
Ben havası, toprağı, taşı, suyu hasret kokan bir sevdanın bir parçasıydım.
Vatanı sevmek herkesin yapabileceği bir iş değildi. Vatanı sevmek yürek gerektirirdi, cesaret gerektirirdi. Vatanı sevmek için önce insan olmak gerekti.
Askerin belli bir duruşu vardı. Bilirsiniz zaten. Omuzları dik, başı karşıda, karın içte ve göğüs dışta bir duruşu vardır. Açın fotoğrafını bir Seyit Onbaşının, bir Mustafa Kemal'in, Fevzi Çakmak'ın, İsmet İnönü'nün, Kazım Karabekir'in.
O zaman ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Çünkü isimlerini saydığım bu birkaç insanın ve ismini saymaya gücümün yetmeyeceği binlerce insanın bir başka duruşu, hayata farklı bir bakış açısı vardır.
Hani özgürlükten bahsettik ya biraz önce. Söylesenize aklınıza gelen ilk şey ne?
Gökyüzü mü?
Deniz mi?
Uzay mı?
Sayılar mı?
Sevmek mi...
Biliyorum. Bu saydıklarım özgürlükten çok sonsuzlukla ilgili gibi lakin özgür olmak demek sonsuz olmak demek değil midir? Durun şöyle ifade edeyim kendimi: Özgürlük beraberinde sonsuzluğu da getirmez miydi?
Evet bunun cevabı kişiden kişiye göre değişebilir çünkü her insanın kendini ifade etmek gibi bir hakkı, bir özgürlüğü vardır. Fark ettiniz mi bilmem ama bu fikirleri ifade ettiğiniz sürece peşinden binlerce fikir gelecek ve bu fikirler sonsuzluğa ulaşacak.
Yani bu yüzden bana göre özgürlük sonsuzluğu da getirebilir.
Ama getirmeye de bilir. Neden biliyor musunuz? Çünkü fikirler aklınızın en ücra köşesinde olduğu halde bile bunları hiçbir zaman ifade edemeyebilirsiniz...
Çünkü etrafta sadece kendi fikirlerini göz önünde bulundurmaya çalışan benmerkezci insanlar var. Bu insanlar bütün insanlarla samimi olurlar. Çok insan tanırlar ve her gününü başka birisiyle kendisine ayırırlar. Daha sonra ise kör noktalarında kalan sessiz insanları aşağılamaktan vazgeçmezler.
Bu paragrafı okur okumaz siz etrafınızdaki o insanların hepsini aklınıza getirdiniz değil mi? Çünkü o insanların tanımı bu. Ve unutmayın değerli olan insanlar her zaman paha biçilmezdir. Değerli insanların belli bir tanımı yoktur çünkü onları sadece değer verdikleri insanlar tanımlayabilir. Onlar bir topluluktan bahsedilir gibi bahsedilemezler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Barlas
Action"Şartın nedir?" "Şartım..." Bu şart abimin ölümünden sonra hata tutunabilmem içindi.