Second Chance ~ Yizhan ~Wangxian

41-Hayat geçip bitmeden yaşamak

                     Final

                     16 / Nisan / 2024

    
     "Wangji senden asla gitmeyeceğim. Sakın endişelenme. Ölüm bile bizi ayıramaz. Ama sen niye öyle söyledin. Bir şey mi hatırladın da bunu bir daha yaşayamam dedin?"

     "Xian rüyamı kastetmiştim. Orada birini kaybediyordum ya onu demek istedim."

     "Yaa, anladıım. Ee Yang, Kai gülmeniz bittiyse bizi yalnız bırakır mısınız?"

     İçten içe gülen ikili bir anda kahkahalarını salıvermişti.

     "Çocuklar çok komik ve çok tatlısınız siz yaa. Yani videoya alsaydım sizi inan hak verirdiniz bize. Tebrik ediyoruz. Nihayet itiraflar yapılmış. Herkes derin bir oh çekecektir. Sizin yüzünüzden gerildik iyice. İyi geceler o halde. Haa bu arada kapı kırık unutmayın, uslu durun."

     "Tutma beni Wuxian şuna dersini vermem gerekiyor. Hadsiz, biz çocuk muyuz?"

     Wangji Wuxian'ın kollarında çırpınıyordu bıraksın diye. Yang ve Kai ise yeniden kahkaha attı. El sallayıp odadan çıktılar. Wangji utanmıştı aslında öfke ile örtme çabasındaydı.

     "Aşkım, bebeğim, meleğim, sevgilim sakin ol. Onlar haklı aslında kapıyı kırana kadar nasıl duymadığımızı düşünürsen susmamız gerekiyor. Bir saniye yaa. Sen neden kapıyı kilitledin. Odayı birayla doldurdun. Ahh anladım sarhoş olursam yine sana yürürüm diye değil mi? Ertesi sabah Lan malikanesi de flaş haber. 'Wuxian sarhoştu bana saldırdı. Tecavüz etti. Namusumu temizlemesi gerekiyor.' Ben şok şok şok. Nasıl ince bir plan yaptın böyle? Hayran oldum bir kez daha. Dua et kapı kırık. Hepsinin öcünü bu gece alırdım. Seni temizlediğim günden beri aklım başımda değil zaten. Hayret demek o zamanlar benden çok etkilenmiyordun. Sakin sakin beni dinleyip güldün."

     "Sen öyle san. Sen gülüyorsun diye gülüyordum. Ne anlattığının farkında bile değildim. Sen banyoya gidince beni gördün, utanmayayım diye kaçtın zannettim. Kaç günler ne çektim bilemezsin. Hem etkileniyordum hem kendime kızıyordum. Sevgilisi olan birini nasıl isteyebilirim diye. O günlerde Achara'yı öldürme planları yapıyordum. O zaman daha çok anladım sana olan hislerimi. Yani kendime itiraf ettim. Çok kıskanıyordum sizi."

     "Neyse hepsi geride kaldı. Sana hergün, her saat, her saniye sevdiğimi söylesem yetmeyecek gibi geliyor. İçimde volkan patlayacak gibi heyecan var. En çok kalbimden korkuyorum. Durup da beni yarı yolda bırakacak denli deli gibi atıyor. Kelimeler, cümleler hepsi toplansa yetmeyecek Wangji. Anlatamayacağımdan korkuyorum."

     "Wuxian sen ne güzel insansın. Beni nasıl güzel seviyorsun. Bu sevgine layık olamamaktan korkuyorum şimdi. Söylediğin bunca güzel sözden sonra dilim tutuldu. İşte şimdi ben korkuyorum anlatamamaktan. Bana meleğim diyorsun ilk konuştuğundan beri. Cenneti olmayan melek var mı? İşte benim cennetim sensin. Bana hem geçmişten anılar veriyorsun hem geleceğimi gösteriyorsun. Ben hatırlamasam da artık eminim. Kaybettiğim, ikinci şans için yalvardığım sendin. Seni bulduğum için Tanrıya şükrediyorum. Bu kez geç kalmadım. Seni çok seviyorum Wei Wuxian."

     "Yaa ağlattın beni sonunda. Neyse ki sen de ağlıyorsun. Kollarıma gel. Hep burada kal sevgilim. Bu gece koynumda uyutayım seni. Seni çok seviyorum Lan Wangji."

                      °°°°°°                        

     Aşk meşk işleri, dersler, arkadaşlıklar her şey yolundaydı artık. Wuxian ona hala kendi masallarını anlatacaktı. Bunu yıl sonu, yaz tatilinde yapmayı planladı.