Selamünaleyküm ballı çöreklerimmmm😝🤗😝Uzun bir aradan sonra tekrar buradayızzzz.
İsterseniz hemen bölüme geçelim ama geçmeden önce oy ve yorumları unutmamanızı rica ediyorum. İnanın buna ihtiyacım var🤗
Bu arada bölümü düzenlemeye pek vaktim olmadı, yanlışlıklar varsa bu seferlik çok takılmamanızı rica ediyorum.
Çok sevgili arkadaşıma usandırma politikaları için müteşekkirim. Çabaları geç sonuç verse de ne demişler, geç olsun güç olmasın değil mi? (Şu an yanımda olsa omzumu çatlatırdı.🤣)
O yüzden bu bölümü sana ithaf ediyorum.erdemsema13
Ve @aksyyaksyy96' a da güzel yorumları ve desteği için minnettarım❣Artık geçebiliriz...
💚
Bazen insanoğlu düşünce adı verilen sonsuz okyanusta boğulup,nefessiz hissedebilecek raddeye geliyordu. Düşünmeye zemin hazırlayan zihin ise çok tehlikeliydi. Aslında var olmayan lakin zihinde oluşmaya başlayan bir olgu zamanla kontrol edilemezse gerçekten varmış gibi hissettirir ve buna karşılık alınmaması gereken kararlar aldırırdı. Biz bunu psikolojik rahatsızlıklar veya hastalıklar diye nitelendirirdik. Sahi gerçekten her anlamda kusursuz psikolojiye sahip bir birey var mıydı yeryüzünde? Zihin kötüydü, çoğu zaman dostumuz da olsa, sahip olabileceğimiz en kötü düşmanı kendimizde yani benliğimizi taşıyorduk. Ne kadar tuhaftı?
Bu teoriye göre insanın en büyük düşmanı yine kendisiydi, cidden kendine bu kadar zarar olan, bir canlı türü daha olduğunu sanmıyorum.
İşte amcamların yanına gitmek üzere annemle merdivenlerden inerken düşündüğüm sebepsizce bunlardı. Olur olmaz yerde tuhaf tuhaf şeyler düşünmem, benim de psikolojimin pek sağlam olmadığının kanıtıydı, büyük ihtimalle. Akşam ezanı okunalı yarım saat oluyordu ve biz namaz kıldıktan sonra şimdi aşağı iniyorduk. Büyük salona yaklaştığımızda dışarıdan bile hissettiğimiz içeri de ki ölüm sessizliği beni daha da geriyordu.
Kapıya birkaç adım kala durup bakışlarımı anneme çevirirken "Ne yapacağız anne? Ne diyebiliriz ki amcamlara?"diye gerginlikle sorularımı art arada sıraladım. Annem de, düşünceli gözlerle aynı şekilde bana bakarken,"Orasını çok düşünme, ben onları ikna edecek birşey bulurum. Lakin Civan abin sana kalmış ki ona da bana sıraladığın her şeyi tek tek anlatman gerekecek, aksi halde asla durmaz. Benden dah iyi biliyorsun,kızım." Onu onaylarcasına başımı sallarken,kelimesi kelimesine haklı olduğunun farkındaydım. Abim büyük bir faktördü, çok büyük bir faktör. Bir de azımsanmayacak bir diğer faktör olan Berze vardı. İkisine de olanları anneme anlattığım gibi anlatmak zorundaydım.
Tekrar harekete geçerken,salondan içeri girdiğim an gözlerimin ilk kesiştiği kişi Berze olmuştu. Gözlerinde ki karanlık ifadenin yanı sıra büyük merak hissi onun ki gibi çoğu bakışta yer edinmişti. Gözlerimi biraz çekinerek kendisinden çekerken, salonun farklı farklı yerlerine dağılarak oturmuş aile fertleri içerisinde amcamı görünce salonun içine doğru ilerleyen adımlarım duraksadı. Amcam bizi görüp, ayağa kalkarken ben de duraksayan adımlarımı harekete geçirip tam karşısında durdum. Ne yapıp, söyleyeceğimi bilemezken amcamın omzuma koyduğu elinin şefkat aşılayan dokusuyla aynı hissi barındıran sesini duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOYUNDA Kİ URGAN
General FictionBir Rıha'nın her karış toprağı,ailesi bir de yıllardır sevdiği kadına ömür olmak için nefes alan, toplumun yıllardır süre gelen töre adı altında hukuk dedikleri sistemin akıl almaz kurallarını ortadan kaldırmaya çalışan ve kendine yaşam sebebi olara...