Sıradaki maçıma girmem için gitmem gerekiyordu. Annemin ameliyatı başlar başlamaz hastaneden çıktım, motoruma atladım ve Dövüş kulübüne doğru yol aldım. Kulübe vardığımda korumalar zorluk çıkarmıyordu. Önceki maçımı izlemiş ve beni küçümsememesi gerektiğini anlamışlardı. Güzeldi. Oradaki en gkü kadın olmanın verdiği gururu hiçbir duyguyla ifade edemezdim.
Hazırlanmak için odama girdim. Kıyafetlerimi giydim, hazırlığımı yaptım ve aynanın karşısına oturdum.
"Annen için Gizem..."
"Annen için Nyks..."
Kalktım, kapıdan çıktım ve ringe yürüdüm. Rakibim ortalıkta yoktu. Spiker konuşmaya başladı.
Spiker:"Nyks ile dövüşecek olan kişiiiiiii"
Spiker:Nyks'nin Sürpriz rakibiiii"
Spiker:Ankaaa
Anka... Onun kim olduğunu görmek için arkama baktım. Yüzünde simsiyah bir maske ve üzerinde simsiyah bir şey vardı. Hiçbir yeri gözükmüyordu. Ringe girdi, karşıma geçti. İlk önce üstündekini çıkardı daha sonra maskesini yavaşça çıkardı ve yere attı.
"Asil..."
"Senin burda ne işin var?"
Asil:"Seninle dövüşmek istediğimi söylemiştim."
Asil:"Borcunu ödeme vakti Nyks."
Tabi ya! Ben bunu nasıl Düşünemedim! Sanırım fazla uykusuzluk ve vitamin eksikliği kafa yaptı.
"Ödeyelim bakalım."
Asil üstüme yürüdü ve bir yumruk attı. Yere düşmedim ancak dengemi kaybettiğim söylenebilir. Hemen geri toparlandım, koştum ve kafasına bir tekme attım, sertti. Başı dönmüş olmalıydı hatta yere yığılmalıydı. Ancak olmadı, garipti. Nasıl oldu bu? Hafife mi almıştım, tahminimden çok daha fazla güçlü olmalıydı. Ona en sert darbelerimi uygulamaya çalışıyordum ancak onda hiçbir etki olmuyordu. Bu beni aşırı gıcık etmişti.
Uzunca bir süre dövüştük, en sonunda artık yorgunluktan ve yaramın verdiği etkiyle bayıldım.Gözümü açtığımda odamdaydım. Başım çok ağrıyordu, kafamı bayılınca yere çarpmış olmalıydım, sert bir maçtı, karşımda Asil Pusat vardı ve ben on yenilmiştim. Yatakta sağa sola dönerek debelendim biraz. Yediremiyordum bunu kendime.
"Lanet olsun!"
"Nasıl olur bu!"
Ayağa kalktım, banyoya doğru yürüdüm, kapıyı açtım ve ileri girdim. Ardından kapıyı şiddetli bir şekilde sertçe kapattım. Sesi bütün evde yankılanmıştı. Yüzümü buz gibi bir suyla yıkadım ve ellerimle mermerden destek alarak aynaya baktım.
"Yenilmemeliydim!"
Saçlarımı geriye attım. Aynada kendime baktım, bu görüntü çok batıyordu. Yenilmiş olduğumu kabullenmeye çalıştığım o görüntü oldukça sinirlendirmişti beni ve içimdeki öfkeli ateşi daha da evlendirdi. Kendimi tutamadım ve sinirli aynaya sert bir yumruk attım. Ayna darmadağın oldu. Tıpkı kalbim gibi... Yerden bir ayna parçası aldım. Elşmdeki kan aynaya bulaştı, görüntüme baktım.
"Tıpkı böyle kanlar içinde darmadağınsın Gizem darmadağın."
Ayna parçasını yere attım, ayağım kanama ihtimalini düşünmeden umursamazca geçtim üstünden ve banyodan çıktım. Yastığımın yanında duran telefona baktım saat 04.00'dı. 2 saat sonra annem ameliyattan çıkacaktı. Hazırlanıp gitmem gerekiyordu. Yaralarımı kapattım, sade bir şeyler giydim, saçımı topladım ve çok yorgun görünmemek için biraz makyaj yaptım ardından çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikamın Fısıltısı
ActionGözler kalbin aynasıdır derler... Kalbimde yanan ateşi, kalbimin kırıklarını, iyileşmeyen yaraları yansıtmaya yetermiydi göz? Yeter mi anlatmaya? Yetmez... İçimdeki intikam ateşi her geçen gün büyüyordu ama söndürecektim elbet. İntikam alınacaktı. A...