12 l kurşun

12K 700 163
                                    


!Bu kitapta geçen yer, kişi, olay ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup kurgudan ibaretir!

Yayımlanma tarihi 17.04.2024

Güzel okumalar♡

                    12 l KURŞUN

                      __________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                      __________

2 hafta sonra

"Geçmiş olsun" adamın elinden serumu çıkardım. "Sağ olasın doktor hanım" yataktan doğruldu ve ayaklandı. " Demir eksikliğiniz oluğu için bayılmışsınız." İlaç dolu dolaba gittim ve gerekli olan ilacı alıp döndüm. " Bu ilacı her gün bir kere aç karna içeceksiniz. Ve ayrıca süt ve süt ürünleriyle beraber içmeyin sakın" uyarımı da yapıp İlacı uzatım.

" Tamamdır doktor hanım, teşekkürler." Diyerek uzattığım İlacı aldı ve gitti. Tıbbi atıkları tıbbi çöpe atıp, yerime masama geçtim. "Müsait misin?" Kapıya kaldırdım gözlerimi. Gelen meltemdi. "Müsaittim tabi, gel lütfen" Gelip sandalyeye oturdu. "Nasılsın?" Diye sordum. " İyiyim sen nasılsın?"

" Bende İyiyim canım." Masanın üstünde duran suyu alıp içtim. Hastaneden taburcu olmuş ve hemen geri işime dönmüştüm. O günün üzerinden iki hafta geçmişti. Her şey yoluna girmişti.

Burada tek olmaktan canım sıkılıyordu. Aynı şekilde Meltemin de sıkılıyordu. Böyle biş zamanımız olduğundan birlikte oturup konuşuyorduk. Yalnızlığımız gidiyordu. Onunla 1 Ay'a yakın oldu tanıyordum ve kafa dengi bir kadındı. Hatta bu iki haftada onu diğerleri ile Duygu, Cansu ve Büge ile tanışmıştı. İyi anlaşmışlardı.

En son beni ziyarete geldiklerinde Büge aldığı evlenme teklifinden bahsetmişti. Adam bildiğiniz çatışmanın ortasında evlenme teklifi etmiş. Tabi sonrasında güzel bir yemeğe götürüp bunu telafi etmişti.

Nişan yapacaklardı ve biz şimdiden hazırlıklara başlamıştık. Nişanı evimizin büyük bahçesinde yapmayı planlıyorduk. Açık havada. Neyse ki yarın merkeze gidecektim orada kızlarla daha detaylı konuşacaktık ne yapıp, yapmayacağımızı.

Meltem ile de bu konu hakkında konuştuk. Yarın o da benimle merkeze geliyordu.

🍂

"Oğlum Volki, şu domatesleri kendin gibi cıvık seçme lan" derken Batuhan bir eli ile limon dolduruyordu poşete.

Beraber Pazara gelmişlerdi.

" Defol işine bak Batu. " Dikkatle domates seçerken konuştu volkan. "Lan burada bari didişmeyin" diğer taraftan biber alırken konuştu bıkınca Selçuk. " Ya Selçuk abi ben bu pazar arabasını süremem, çok küçük la bu" dedi Yasin.

Kalabalık ortamda kimse kimseye komutanım diye hitap etmezlerdi. Neticesinde Askerlerdi. Gizlilik esastı.

" Söylenme lan oğlum, biraz biraz almıyoruz ha her şeyden on aşar kilo alıyoruz, ben seni düşünüyorum, aldım ki sonra yol boyu başımda sızlanmayasın." Derken biberleri bitirmiş patlıcanlara geçmişti Selçuk.

KALBE KURŞUN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin