ASLAN
Odamda kardeşim ile otururken nefesim bana fazla geliyordu. Cansu oturduğum yatağın yanında gözlerini dikmiş bana bakarken bakışlarımı penceremden ona yönelttim.
" Olmuyor kızım olmuyor. Amk karısını ne zaman görsem sinirlerim ayağa kalkıyor. Babam neden ona ayar vermiyor ki?"
Cansu kırık bir tebessüm ile bana bakıp elini elimin üzerine koydu.
" Yapamaz zira teyzemiz o bizim ve annem ona çok değer verirdi. Babam da korumaya ve kollamaya çalışıyor onu."
Derin bir iç çekip ellerimi kucağımdan çekerek geriye koyup kendimi esnettim. Teyzem annemden 6 yaş küçük kız kardeşi ve ailesinden geriye kalan tek kişi. Annem öldükten sonra kafasına estiğinde evimize gelip bizi huzursuz etse de babam için katlandığım kişi. Cansu da ben de teyzemin tavırlarından hiç hoşlanmasak da babama duyduğumuz sevgi ona tahammül etmemizi gerektiriyordu. O gün , Cansu'nun bu tekerlekli sandalyeye mahkum olduğu, annemin aramızdan ayrıldığı o gün , o arabadan bir tek teyzem sağ çıkmıştı.
Annem , zarif, naif bir insandı. Ailesi öldükten sonra onlardan kalan bir çiçekçi dükkanını işletip kardeşini okutmuş, babamla tanışıp aşık olarak evlenmişti. O zamanlar teyzem liseli bir ergendi ve annem ona annelik yapmış ve her zaman kol kanat germişti. O gün yani kazanın olduğu gün teyzem annemleri alıp eve getirdiğinde arabanın direksiyon hakimiyetini kaybetmiş annemin boynu kırıldığı için orada vefaat ederken Cansu'nın bel omurları zarar görmüş ve sandalyeye mahkum kalmıştı. Bu olaydan sonra teyzem bir süre bizde kalsa da bir gün aniden evden ayrılmış ve ara ara gelip bizi darlamakla yetinmeye başlamıştı. Teyzem annemin tam tersi her şeyi planlayan , sinsi yapılı bir insandı. Ki bunu zaman içinde babamı tırtıkladığı zamanlar bizzat görüp anlamıştım.
Dükkanı satmak istemiş ama babam annemden kalan bir hatıra olduğu için izin vermeyince babama demediğini bırakmamıştı. Ama neyse ki babam ve annem evlendiklerinde annem akıllı davranıp dükkanı babamın üzerine yapmıştı da teyzemin eli kolu bağlanmıştı. Ben eş cinsel olduğumu açıkladığımda da en çok tepkiyi teyzem vermiş, söylediği sözler ile ona olan son saygı kırıntılarımı da yok etmişti. Şimdi ise bir haftalığına bizde kalmaya geliyordu ki ben onunla bu kocaman evde bile kalmak istemiyordum.Cansu düşüncelerimi duymuş gibi :
" İstersen İsmail'i ara onlarda kal bir süre?" dediğinde güldüm. Zavallı İsmail, dul babası ve iki kız kardeşi ile iki artı bir bir eve sığışıp geçinmeye çalışan , hem okuyup hem de işe giden biriydi.
" Olmaz kuzum ev onlara bile zor yetiyor. İsmail'e de Remzi amcaya da yük olamam."
Bu arada telefonuma gelen bildirim ile konuşmamız yarıda kesilmişti.
BAYHAN: Aslan son kavgadan sonra konuşma şansımız olmadı ama festivale az kaldı ateşkes ilan etsek mi?
Güldüm, beni kızdırsa da bu çocukta bir şeyler vardı. Her hareketi ile asaletini belli ediyordu.
ASLAN: Festivale kadar ateşkes ilan etmek iyi bir fikir ama bokunu çıkarma. Hala diline hakim olman gerek.
BAYHAN:Hjkjlkjflşkd sen de şu küfürlerine hakim olsan kavga etmeyiz belki.
ASLAN: Kes amk. nerede buluşuyoruz?
Bir süre telefondan ses çıkmazken sanki hipnoz olmuş gibi telefona bakarak mesajını bekledim. Cansu'nun kıkırtısı ile kendime geldiğimde telefona da aynı anda bildirim geldi.
BAYHAN: "Konum" Benim ev çalışmak için en uygun yer, eğer sana da uyarsa?
Yapacağımız planlamaydı bu nedenle kulüp odalarını gibi ses geçirmez alanlara ihtiyacımız yoktu. Açıkçası beni tedirgin eden tek şey bir arada iken yapacağımız bir tartışmada fren görevi görecek kimsenin olmamasıydı. İkimizde inattık ve ben düşündüklerimi tartmamak bir yana çabuk parlayan bir yapıya sahiptim. E Bayhan'ın da benden aşağı kalır yanı yoktu ve hiç geri adım atmıyordu. Ben bunları düşünürken Cansu'nun sesi ile kendime geldim.
" Bayhan, merhaba nasılsın?"
"......"
" Şey ben senden bir şey rica edecektim de eğer sana da uyarsa."
"...."
" Evde bazı sıkıntılar var eğer sıkıntı olmazsa abim bir kaç gün sizde kalabilir mi? Zira öfkesini biliyorsun evde kavga çıkmasından korkuyorum."
"...."
Bayhan ne demişti bilmiyorum ama Cansu kıkırdayıp:
" Endişelenme ben abime kefilim sorun çıkmayacak."
"...."
" Tamam çok teşekkür ederim okulda görüşürüz."
Cansu telefonu kapattığında çatılmış kaşlarım ve sıktığım dişlerimle ona baktım. Cansu ise hiç istifini bozmadan:
" Hiç bana öyle bakma, Bayhan kibar ve akıllı biri . Orada buradan daha rahat edersin. Git , teyzem geldiğinde en çok senle uğraşıyor." dediğinde gözlerimi kapatıp bir ya sabır çektikten sonra:
" Ulan tanımadığım herifin evinde ne işim var?" diye sitem ettim. Cansu ise alaylı bir sesle:
" Nikahına al demedim sanki. Hem ne korkuyorsun ondan güçlü ve irisin namusunu koruyabilirsin." dediğinde gözlerim fal taşı gibi açıldı.
" Hasbinallah...." dedikten sonra başka şansım olmadığından ayaklanıp dolabıma yöneldim. Aslında otelde kalabilirdim ama babam buna izin vermezdi. Açıkçası hem evden uzaklaşmama kılıf hem de babamın dırdırından kaçabilmem için Cansu iyi bir fikir bulmuş olsa da ulan ben adamı 2 aydır tanıyordum ve daha kötüsü tanıştık tanışalı adam gibi muhabbeti bırak kavgasız tek günümüz geçmemişti....
YOU ARE READING
SERBAZAN( GAY)
Teen FictionBayhan için hayat köyde yaşamaktı. Hiç bir zaman şehir ya da kariyer gibi kaygılarla dolmamıştı. Aslan ise hayatı boyunca şehrin karmaşasını kendine sığınak bilerek yaşayan kalın bir kabuğun arkasında bir yaşamını sürdürüyordu. Bu iki aykırı genç A...