Yıldızlara Bak | Taekook | Omegaverse

"Bebeğin değilim!"

Yorum yazın artık lütfen. Boş boş öylesine yazıyor gibi hissediyoruz. Biriniz artık gidişatla alakalı yorum yazsın. Beğenip beğenmediğinizi yazın lütfen.
İyi okumalarr
Mert ~ Kaan

"Tae deltasının salgıladığı feromonla rahatlamıştı. Birsey demesine gerek yoktu. Bunu Jungkook'ta biliyordu. Şuan ihtiyacı olan şey Yeontanla eve gitmekti."

Jungkook omegasına baktı
"Artık eve gidelim mi omegam? Yeontan seni bekliyor hem"
Tae başıyla onaylayıp hızla aşağı indi. Yeontan'ı kucakladı ve evden çıktı. Jungkook'ta omegasına yetişti tabii.
Arabaya bindiklerinde Yeontan hızla Tae'nin kucağına yerleşmişti. Bu hareket Tae'nin gülmesini sağlamıştı. Jungkook omegasına baktı ve gülümsedi.
"Açmısın bebeğim? Eve gitmeden birşeyler alalım ister misin?"
Tae Yeontan'dan gözlerini ayırıp Jungkook'a baktı. "Hayır aç değilim ama" dediğinde Jungkook tüm dikkatini omegasına verdi.
"Bana sürekli bebeğim demek zorundamısın sen!!! Bebeğin değilim senin benim bir adım var!! Bana bebeğim deme" Kızgın yüz ifadesi Jungkook'a tatlı geliyordu.
"Tamam sakin ol bebeğim ne bu sinir" diyip gülmüştü Jungkook. Omegasını sinir etmeyi seviyordu. Tae'nin sinirli olmaya çalışırkenki yüz ifadesi karşısında onu öpmemek için zor duruyordu. Aşırı tatlıydı.
"Çok sinir bozucusun!!" Diyerek cama dönmüştü Tae kafasını. "Bende seni seviyorum omegam" diyip gülmüştü Jungkook. Tae kendi halinde sabır diliyordu Tanrı'dan. Kısa süre sonra eve geldiler.
Jungkook arabadan indi ve omegasının inmesini bekledi. Tae Yeontan ile arabadan çıkınca gülümseyip arabayı kilitledi. İçeri geçtiler. Bam hızla Jungkook'un yanına ilişip kendini sevdirmeye çalıştı. Jungkook gülerek Bam'ın kafasını okşadı.
"Bam artık küçük bir kardeşin var-" dediğinde Tae arkadan sözünü böldü Tae'nin. "Kardeş değil arkadaş" Jungkook güldü.
"Kardeşinle iyi anlaş ve onu koru tamam mı oğlum?" Diyerek karnını okşadı Jungkook Bam'ın. Tae yine sabır diliyordu Tanrı'dan.Yeontan'ı yere indirdi Tae. Şuan iki köpek birbirine bakıyorduki Bam hızla Yeontan'ın yanına geldi. Yeontan kendinden kat ve kat daha iri olan köpekten birazcık çekinmiş gibi görünüyordu. Bam Yeontan'a doğru daha da yaklaşınca Yeontan ona izin verdi. Birlikte oyun oynamaya başladılar. Tae gülümsedi ve Yeontan'ın boynunu sevdi. "Arkadaşla iyi anlaş oğlum. Eğer seni uyuz ederse ısır tamam mı" Tae'nin kurduğu cümle Jungkook'u güldürmüştü. Tae'de kıkırdayıp kalktı. Jungkook'a baktı. Birşey isteyecekti ama utanıyordu. Evi fazla sahiplenip şımarık biri gibi gözükmek istemezdi. Yada babası ona bunu aşılamıştı.
"Bir sorun mu var omegam? İyi misin?" Diye sordu Jungkook.
"İyiyim şey sadece bir şey sorabilir miyim?"
"İstediğini sorabilirsin güzelim utanmana gerek yok" diyerek omegasını dinlemeye başladı.
"Mutfağı kullanabilir miyim diye soracaktım. Şey canım tatlı istedide" dediğinde gülümsemişti Jungkook.
"Tabiki kullanabilirsin bebeğim sormana bile gerek yok. Buzdolabında aradığın malzemeleri bulabilirsin. Alt çekmecede tabaklar kaplar var. Yardım etmemi ister misin?" Demişti şefkatle Jungkook.
"Teşekkür ederim halledebilirim. İhtiyacım olursa seslenirim" Asla seslenmeyecekti. Jungkook ona o kadar mutfağını kullanmasına izin vermişti. Tae'de nazik olmaya çalışmıştı.

2-3 saat geçti. Bu süreçte Tae Cheesecake yapmış, soğuması için buzdolabına koymuştu. Tae tatlı yapmayı severdi. Lezzetlide oluyordu yaptığı tatlılar. Yani en azından Jimin afiyetle yiyordu. Jungkook'ta Yeontan ve Bam ile oynuyordu. Tae Yeontan'ın havlama seslerine bakmak için salona girdi. Saçları sağılmıştı ve bu hali fazlasıyla tatlıydı. Jungkook omegasını görünce gülümseyip yanına geldi. Yeontan'ın sesine geldiğini farketmişti çünkü Tae pür dikkat oğluna bakıyordu.
"Bam'la oyun oynuyorlar güzelim merak etme" diyerek gülmüş ve Tae'nin dağılmış buklelerini düzeltmişti. Tae anladığına dair başını sallamıştı.
"Hadi geç içeri bebeğim yorulmuşsun" diyerek ellerini çekti Jungkook Tae'nin saçlarından.
"Mutfağı toplamalıyım. Fazla dağıttım." Dediğinde Jungkook mutfağa bir bakış atmıştı. Tae Jungkook'un kızacağını sandı. Babası hep kızar bazende vururdu çünkü. Hemen Jungkook'a baktı ve teleşla konuştu.
"Ben hemen toplar tertemiz yaparım oraları. Dağıttığım için üzgünüm!! Hemen hallederim toz bile kalmaz" dediğinde Jungkook saçını okşadı omegasının. "Bebeğim sakin ol sorun yok. Tabiki dağılabilir mutfak. Özür dilemene gerek yok kızmadımm. Hatta toplamanda yardım ederim hızla biter" dediğinde rahatlamıştı Tae. Kızacağını sanmıştı. Teşekkür etmek zorundaymış gibi hissetti "Teşeklür ederim şey için.. beni yine babamdan kurtardın ve mutfağını kullandım. Bide dağıttım mutfağı biraz.. kızacağını düşünmüştüm"
Jungkook şefkatle baktı omegasına. Tae sevmiyordu Jungkook'u. Biliyordu Jungkook. Ama sevmemesine rağmen Jungkook'a böylesine iyi davranması Jungkook'u fazlasıyla iyi hissettiriyordu. 'Sevmediği halde böyle davranıyor. Birde birde sevse keşke' diye düşündü Jungkook. Tanrı'ya çokça yalvarıyordu ruh eşi olmaları için. "Teşekkür etmene gerek yokki bebegim. Sen iyi ol,mutlu ol yeter. Ayrıca mutfağı yaksaydın bile sana kızmazdım ki ben. Nasıl iyi hissediyorsan öyle davran. Hem yakında evleneceğiz. Rahat olmalısıın arkanda kocan var!!" Dediğinde Tae göz devirmişti.
"Ne güzel konuşuyodun yine sapıttın!!" Diyerek kızdı Tae deltasına. Kızgın durmaya çalışıyor ama beceremiyordu. Bu halleri Jungkook'u güldürmüştü.
"Hadi toplayalım artık burayı" diyerek bezi eline aldı Taehyung. Jungkook'ta kapları yıkamaya başlamıştı. Jungkook bu işi yaparkende yakışıklıydı. Uyuz ama çok yakışıklı diye düşümdü Tae. Etrafı sildikten sonra kapları kurulayacaktıki Jungkook izin vermedi. "Bebeğim daha fazla yorulma hadi otur ben hallederim" diyerek oturmasını sağlamıştı. Aslında hizmetlileri vardı ama uzun zamandır evde kalmadığı için izin vermişti onlara ve iyiki de böyle olmuştu çünkü Tae daha rahat davranıyorduTae oturup Jimin'e yazdı.