Herkesle tanışmıştım. Sürekli aklım o kitaptaydı, tüm tayfa ile samimi olmuştuk ve bunu tartışıyorduk.
Mizuna: "İletişim için ne kullanıyorsunuz? Belki bana kitabı veren arkadaşıma ulaşabilirim." Tek umudum buydu. Usopp içeriye girmişti ve bir süre sonra elinde bir salyangoz ile dışarıya çıkmıştı. Boş boş elindeki salyangoza bakıyordum.
Mizuna: "Bu ne?"
Usopp: "Den Den Mushi!"
Mizuna: "O ne?"
Robin: "Salyangozların yaydığı sinyali kullanarak oluşturulan bir iletişim aracı."Başımı sallamıştım ve salyangozu incelemeye başlamıştım.
‽‽‽‽‽‽‽‽‽
Böldüğüm için özür dilerim ama ÖNEMLİDİR okuyun lütfen...Bu eklerden sıkıldım mesela başımı salladım yerine sallamıştım demek çok zor ve bazı kelimeler garip okunuyor bu yüzden yazım şekli değişecek aniden değişince boş boş bakmayın telefona.
Okuduğunuz için teşekkürler amacım sadece hayatınızdan on saniye daha çalmaktı okumaya devam lütfen
UWU
‽‽‽‽‽‽‽‽‽Onlara numarayı söyledim ve salyangoza numarayı girdiler, arama yaparken garip bir ses çıkıyordu ve rahatsız ediciydi. Bir süre sonra telefon açıldı.
Arkımız: "Buyrun, kimdiniz?" Her zamanki gibi ince ve nazik sesini duyduğumuzda yüzünde bir gülümseme oldu.
Mizuna: "Benim, Mizuna." Bir süre sessizlik oluştu kimse konuşmadı bu gerici bir sessizlikti.
Arkımız: "Mizuna? Sen nerelerdeydin bir haftadır hem ailen hem ben ve Heidi (başka isim gelmedi aklıma) meraktan çatladık! Annen Müge Anlı'yı bile aradı!" Gülmeye başladım, hatta kahkaha atmaya. Müge Anlı mı demişti o?
Mizuna: "Ee Müge abla beni buldu mu bari? Ne olmuş ölmüş müyüm? Hahahaha" Gemidekiler bana şaşkınca baktılar. Bu şakamı anlamadıklarına göre burada ya televizyon ya da bir anne yok. Yoksa kesin Müge abla izlenirdi.
Arkımız: "Dalga geçme gerizekalı kemiklerini arıyoruz daha!!....Tamam bu kadar şaka yeter nerdesin eğer saklambaç falan oynamaya karar verdiysen seni bulduğum gibi s*kerim." Kahkaha atmaya devam ettim Usopp bana garip garip bakıyordu. Bir anda durdum ve konuşmaya başladım.
Mizuna: "Bende nerede olduğumu sen bilirsin diye düşünüyordum. Senden bir kitap almıştım hatırlıyon mu?"
Arkımız: "Kitap mı? Benim kitaplarımın hepsini alıyorsun ki sen"
Mizuna: ".....Doğru...hani garip bir lanetten bahsetmiştin bahse girmiştik hatırladın mı?"
Arkımız: "One Piece mi? Hmm evet hatırlıyorum. Ne olmuş o kitaba?" Tayfadakilerin hepsinin dikkatini çekmişti yeniden acaba bu isim onlar için ne anlama geliyordu?
Mizuna: "Sadece önsözü okudum ve Puff buradayım nasıl çıkabilirim buradan? Biliyor musun?"
Arkımız: ".....NE?!?!" Biraz bekledim çünkü bu konuşma nereye gider bilmiyordum. Tayfadakiler den bir kaçı meraklı bir şekilde bizi dinliyordu.
**Anladıklarını sanmıyorum**
Mizuna: "Bilmiyorsan aileme güvende olduğumu benden bir telefon aldığını ve en yakın zamanda dönmeye çalışacağımı söyler misin?"
Arkımız: "Televizyon bulabilirsen Müge ablanın numarasını ara. Nerede olduğunu bilmiyorum. Bu işi sadece Müge abla yapabilir." Alaycı bir sesle konuştu p!ç, beni ciddiye almadı kesin. Etrafa baktım, zaten bir gemide olduğumuzu fark etmiştim ama yine de tayfadakilere sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gelecekten Gelen Okuyucu
FanfictionMizuna bir öğrenciydi. En yakın arkadaşı ona sürekli lanetli bir kitaptan bahsediyordu. O kitabın lanetli olmadığını kanıtlamak için kitabı aldı ve okumaya başladı. Yazım tarzımı oluşturmaya çalışıyorum. Lütfen yanlışlara takılmayın.