Ben, kaç gündür bölüm atmıyorum 😳 Valla depresyondayım. Okuldakiler de hem çok tatlılar hem çok yılanlar. Voleybol yeni kulüp yapılacaktı. Şerefsizler beni seçmediler torpilli bi' kahbeyi seçtiler. Morelim yerlerde, hiçbir şey yapasım da yok. Bu aralar sadece voleybol oynamak ve sınavlara çalışmak istiyorum. Aklıma esince yazıyorum. Artık zorlayacağım kendimi. İyi okumalar, beklettiğim için de özür dilerim.
🎧: Yaralarını Ben Sarayım
💗
Alarmın lanet sesi ile...
Hayır, hayır, hayır! Böyle başlamadı.
Bu sefer kadınlığımın ıslaklığı ve belimin ağrıması ile uyandım. Çok terliydim ve pis kokuyordum. Ama pis kokuma karışan mis gibi bir koku vardı. Vargas yani Mile'm, kollarını bana sarmıştı. Başım, boynundaydı. Uyanık olduğu belliydi. Parmaklarını saçlarımda gezdiriyordu. Başımı kaldırıp ona baktım. İkimizin de yüzünde gülümseme vardı. Uzandı ve dudaklarımdan öptü. Dudaklarımı artık çok ağrıyordu. Morardı sanırım. Acısına rağmen hoşuma gidiyordu.
"Günaydın, yavrum." "Yavrum" diyen ağzını yerim. "Günaydın, sevgilim." Tekrar dudaklarıma yapıştı. Yavaşça öpüşüyorduk. Uzaklaşınca bu sefer yanağımdan öptü. Gözlerini tekrar kapatıp, başını boynuma soktu. Kalkmamız lazımdı, Mile'm antrenmana gidecekti. Fenerbahçe'nin maçları yaklaşıyor ve bu haftalarda daha fazla antrenmanları olmalı. "Kahvaltı hazırlayacağım." Kollarından kurtulmaya çalışırken iyice sardı. "Boşver, sonra yeriz." Çatallı sesiyle yarım yamalak söyledi. "Antrenman'a gitmem lazım. Ben, kahvaltıyı hazırlayana kadar uyu." Zorla yataktan kalkıp odadan çıktım.
Mutfakta sağlıklı ve enerji verecek bir yemek yapmaya çalıştım. Kahvaltı yaparken aklımda beni aşırı geren bir sıkıntı vardı. Benim izin günüm bitiyordu, yani Rusya'ya gitmek zorundaydım. Mile'm burada kalacaktı. Onu asla ama asla diğer kızlarla özellikle Zehra ile yalnız bırakamam! Vakıfbanka da geri dönemem. Başka bir takıma girecektim.
Belime kollar sarıldı. Mile, biraz zahmete girip yataktan kalkmıştı. Başını, omzuma koydu. Başımı geriye attım ve iyice yapıştık birbirimize. Beni, arkamı döndürüp tezgaha yasladı. Dudaklarımı öpmeye başladı. Sonunda uzun bir öpücük kondurup bana sarıldı.
"Sana kahvaltı yaptım."
"Teşekkürler, bebeğim."
"Hadi hızlıca ye. Antremana geç kalacaksın."
Geri çekildi ve duvarda ki saate baktı. "Daha zamanım var." Tabağını alıp koltuğa gitti. Yemeğini yavaşça yiyordu. Ona, bu konudan bahsetmeliyim. Belki de bana yardımcı olur?
"Mile, bir şey söylemeliyim."
"Tabi, hayatım?"
Yüzüm kızardı. Bana, klişeleşmiş lakaplar takması aşırı hoşuma gidiyordu!
"Benim yakın zamanda Rusya'ya geri dönmem gerekiyor."
Kaşığını bıraktı. Birkaç dakika tabağına bakarken düşündü. Aklına bir fikir gelmiş olmalı ki gözleri ışıldadı ve bana gülümsedi. Başını hızlıca kaldırdı.
"Fenerbahçe de oynayacağını söylemiştin,"
Bu cümlenin neye varacağını bilerek gülümsedim,
"Evet,"
"O zaman sende transferini fenerbahçeye aldırırsın! Zaten performansın da iyi. Sevgilin ile beraber oynarsın."
Yüzümde kocaman bir gülümseme oldu. Kollarımı, boynuna sardım ve yanağına öpücük kondurdum. Elinde ki tabağı bırakıp beni kucağına aldı.
"O zaman sevgilimle bugün dışarıya çıkalım mı?"
Yüzünde tatlı bir gülümseme oldu. Şu an onu mıncırasım vardı. Dudaklarının üstüne ve yanlarına öpücük konduruyordum tek tek. Belimi okşuyordu. Yerine iyice sinmişti. Yüzüm kıpkırmızıydı.
"Çıkalım,"
![](https://img.wattpad.com/cover/362523851-288-k476085.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kabul eder mi?
HumorEbrar, umutsuz bir genç kızdı. Hiç mutlu olmayacağını sanıyordu. Birden Melissa Vargas çıkageldi. Hayatının bu denli değişebileceğini bilmiyordu.