#2 Deneme

145 11 3
                                    

Cihan hiçbir zaman yalnız olmamıştı. Kafasının içinde her zamam ona eşlik eden sesler vardı. O seslerle doğmuştu. Kafasının içindeki bu kakafoni hareketlerine yansıyor agresif, ani şiddetli davranışlar sergiliyordu.

Sesleri kimse duymuyordu ama  verdiği rahatsızlıktan herkes memnuniyetsizdi. Önce gazı çok ondan bu rahatsızlık dediler. Sonra hiperaktif bir çocuk dendi. Biraz büyüdü kanı deli akıyor dediler. Ehh biraz daha büyüdü. Şimdi sadece manyak diyorlardı.

Ona olan bakışlardan, ebeveynlerinin yakarışlarından ve bizzat muhataplarından anladı ki normal değildi. İnsanların normali ne bilmek istedi. Sesler ona 'boşver' desede büyümenin her döneminde psikolojik destek aldı. Gerçekten bilmek istedi ama kendisinde neyin yanlış olduğunu anlayamadı.

Bir şeyi çok iyi anladı. Sesler onu bazen çıldırtıyordu, evet ama sessizlik resmen uçurumdan atıyordu. Bu yüzden sesleri kısan tüm ilaçlardan uzak kaldı. Seslere tutundu.

Taa ki.. anne ördekle karşılaşana kadar. Tüm seslerden, imgelerden, cisimlerden soyutlanmıştı. Evet, zaman bir yerde akıyordu ama onunla karşı karşıya  geldiğinde o bu zamanın dışında kalmıştı.

O karşılaşmadan sonra Cihan yapısına uymayacak hale geldi. Hayatının hiçbir döneminde bir konu üzerinde uzun süre düşünmezdi. Fakat Sezer onu sarsmıştı. Uzun uzun düşündü. Neler olduğuna anlam veremedi. Sesler her yanını sardı. Yoğun bir tartışma içindelerdi.  Her biri farklı bir fikir ortaya atıyordu. Bir çoğu Cihan'ın hoşuna gitmeyen şeylerdi. Neymiş efendim hoşlantı, sevgi falan. Yok ebesinin pembe pelerini!

Her şeyi boşverinde en öne çıkan başlık cinsel çekimdi. Cihan özellikle burda takılıp kalmıştı. Birçok cinsel deneyimi olmuş, farklı şeyler yaşamıştı. Seks onun için şu içmek kadar doğaldı. İnsanların dayattığı tabuların içinden geçiyordu. Bir nevi Freud'un asil fedaisiydi; Cinsellik, saldırganlık, dürtüler..

Bu konu yaklaşık 5 ay sonra neticelenmişti.
Her şey Cihan'ın şu sözleriyle başladı:
"Yemediğim halt kalmadı. Bakalım bir de ibne miyim?"

Tabuların içinden geçen adam! Homofobik değildi ama hiçbir zaman eşcinsel olduğunu da düşünmemişti. Daha önce bir erkeğe o gözle bakmamış, aklından dahi geçirmemişti. Grup sekslerde bile odak noktası daima kadındı. Adamlar onun için arka plandaki figüranlardı.

Ellerini koltuğun kolçaklarına dayayıp hızla kalktı.

"Nereye oğlum?" Annesinin şaşkın sesine dönüp yanaklarından öptü.

"Bozulan ayarlarımı düzeltmeye sultanım." Diyerek çıktı evden. Bu sırada odada bulunan ev halkı çaresizce birbirlerine baktı. Bakalım başlarına bu sefer nasıl bir felaket gelecekti.

Dede tesbihini çekerek ayaklandı.
"Hayır olsun" diyerek odasına çıktı.

Konakta tedirgin gönüller kendi dünyalarına çekilirken Cihan İstanbul'a doğru yola çıkmıştı.

###

Cihan uçak yolculuğunun verdiği yorgunluğa aldırmadı. Kafasındaki sesler heyecandan çıldırıyordu. Cihan'da bir an önce cevap bulmak istiyordu.

Gelmeden önce arkadaşı ile konuşmuş istediği şeyden bahsetmişti. Onun gönderdiği konuma kısa sürede ulaşmıştı. Mekânın kapısında karşılandı Murat tarafından.

"Hoş geldin kardeşim"

"Hoş bulduk devdem"

Kısa bir sarılmanın ardından içeri geçtiler.

Sezercik Öğretmen (Mpreg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin