#15 Senfoni

37 8 9
                                    




Iyyyy yemin ederim ki küfürden nefret ederim ama böyle yazasım geldi sorryy


"Hassss*ktir. G*tümü dört yol ağzında s*ksinler ki biraya bir şey katmışlar!"

Sessizliği Nuri'nin hayretler içindeki yüksek sesi bozdu. Gerçekliğe dönen Cihan yüzünü buruşturarak eski yerine dönüp oturdu. 

"Harbi lan! Siz de mi garip şeyler duyuyorsunuz?" Atakan konuştuğunda Nuri hunharca salladı kafasını. Bu sırada şaşkınlığından kurtulan Sökmen kıs kıs gülüyordu hallerine.

"Noldu lan? Ne duydunuz?" diyerek her şey olağanmış gibi davrandı. Bu sıra da Cihan'ın boş ve baygın bakışları onların sohbetini takip ediyordu. 

Şaşkın ikili birbirine baktı. Aynı içkiyi onlar da içmişti o halde neden sadece onlar tuhaf hissediyordu?

Nuri tereddütle sordu: "Az önce ki telefon konuşmasını duymadın mı?"

Bu kez Cihan ve Sökmen bakıştı. İkili gözleriyle konuşabilen bir bağa sahiptiler. 

"Ne telefonu?" diye sordu Sökmen. 

Ortamda kısa bir sessizlik oldu.

"Oğlum duymadınız mı lan?"

"Ben duydum da..." 

Sökmen omuzlarını silkelediğinde gözler Cihan'a döndü.

"Abi sen az önce ayakta değil miydin?"

"Yooo hep buradaydım."

"Abi keklemeyin lan. Konuştun işte."

"Ne konuştum?"

"Ne biliyim arkadaşmış, gitmek gelmekmiş, pazarmış.."

"Eeee sonra?"

"Ne biliyim 1 haftadır sıçamıyormuş gibiydi yüzün. Hele sesin...."

"Doğru doğru. O ses neydi öyle! Dedim bunun ruhunu ele geçirdiler ellaam."

"Heee dublaj yapmışlar gibi."

Cihan'ın yüzü kararırken Sökmen keyifle girdi sohbete. "Yok canııım, vah vah..."

"Valla Sökmen ya. Hatta konuştuğu da erkekti."

"Benim rüyaların saçmalık seviyesi."

İkili birbirine bakıp güldü. Sökmen onların salaklığına daha fazla dayanamayıp kahkaha attığında suskunlaşıp Cihan'ın ciddi ifadesine baktılar.

"Bir dakika. İçkiden hepimiz içtik. Birebir aynı şeyleri duyduysak.." Sonunda Atakan akıl yürütmeye karar vermişti. Birkaç dakika kadar Hint filmlerindeki gibi bakışmalar döndü aralarında.

Cihan sinirli, Sökmen keyifli, bitirim ikili ise şaşkınlık içindeydi.

"Evinin pembe panjurlarına sokayım!"

"Sanırım bi açıklama yapmanın zamanı geldi" deyip dikkatleri üzerine çekti Sökmen. Ciddi bir ifadeyle iki elinin parmaklarını birleştirip öne eğildi. Hala işin dalgasındaydı. Nuri ve Atakan ona dikkat kesilmişti. İçten içe gülerek ciddi bir sesle konuştu.

"Anlatacaklarımı dinlemeden önce arkadaşımız ve aynı zamanda kadim topraklarımızın güçlü ve heybetli ağası Cihan'ın hala aynı Cihan olduğunu ve onu ne olursa olsun kabul etmemiz gerektiğini unutmayın." 

Sezercik Öğretmen (Mpreg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin