Masa ışığını kapatıp sandalyenin üzerinde gerildiğimde, Zayn için hazırladığım tasarımda bitmişti.
Bu sefer herhangi bir anlam koymamıştım içine. Kafamın ne kadar dolu olduğunu, kalbimin parçalara ayrıldığını düşünerek çizmiştim sadece.
Telefonumu elime alıp tasarımın hazır olduğunu bildiren bir mesaj attığımda çok geçmeden cevap vermişti.
Cindy: Tasarım hazır
Zayn: tamam. oraya geliyorum.
Ellerim titriyordu. Normalde bir kafede buluşur ve hep beraber olurduk. Ya da Reina, Zayn'le birlikte olur ve ben de çizimi verip giderdim yanlarından. Ama evimin önüne geleceğini söylemişti şimdi. Tek başına mı?
Stres bütün vücudumu ele geçirdi. Zayn'in evimin önüne gelecek olması beni mutlu ederken bir yandan kendime kızıyordum. Kendimden nefret ediyordum.
Arkadaşımın sevgilisi hakkında böyle düşünmem tamamen kaşarlıktı. Biliyorum.
Ama elimde değildi işte. Kendime söz geçiremiyor ve hislerime engel olamıyordum. Senelerdir bunun için çabalıyorum ama olmuyor amına koyayım.
Derin bir nefes verip evin önüne indiğimde yaklaşık iki dakika içinde karşımda belirmişti bedeni. Tek başınaydı. Üzerinde kollarındaki dövmeleri belli eden bir tişört, altında bol bir siyah kot vardı. Her zaman taktığı zincir kolyesi de boynunda parıldıyordu.
Parçalanacak derecede hızlı ve güçlü atan kalbimi görmezden gelmeye çalıştım.
"Merhaba." dedi gözlerimin içine bakarken. Ellerini ceplerine atmış, karşımda dikiliyordu.
"Selam. Umarım beğenirsin."
Elimdeki kağıdı ona uzattığımda direkt konuya girmiştim. Kağıdı eline alıp bir süre inceledikten sonra yüzünde memnun olmuş bir ifade belirdi. Bakışlarını kağıttan çekip bana çevirdiğinde "Her zamanki gibi. Güzel." demişti.
Zorlukla gülümsemeye çalıştım. O genelde gülümsemez, öylece bön bön bakardı hoşlandığı bir şey olsa bile.
"Benle gelsene."
Söylediği şeyle nefesimi tutmuştum refleks olarak. Gözlerimin kocaman açıldığında hemen kendimi düzeltmeye çalıştım. Geri zekalı Cindy.
"Nereye?" dedim sesimin götüme kaçmamasını umarak.
"Şimdi yaptıracağım. Beraber gidelim."
Neden? Neden benimle birlikte gitmek istiyor? Neden evime tek başına geldi? Normalde her zaman Reina'yla olurdular. Onunla tek başıma gitmem yanlış mı?
Ama biz arkadaşız. Calum ve Harry'le olduğu gibi.
"Olur."
Kafasını onaylar anlamda sallayıp yürümeye başladığında birkaç saniye olduğum yerde durmuş, sonra hemen ilerlemeye başlamıştım yanında.
Aşırı gerginim. Bazen nefes almayı bile unutuyordum hatta ve ellerimi nereye koyacağımı bilmediğim için mal gibi gözüküyordum büyük ihtimalle.
"Tasarımların çok ilginç. Ne düşünerek yaptığını merak ettim hep."
Konuştuğunda dudaklarımın içini ısırmıştım. Ona hiç bakmadan yürümeye devam ederken ne cevap vereceğimi düşündüm. Aklıma hiçbir şey gelmiyordu, sanki bütün kelimeler silinmiş gibiydi.
"Belli bir şey düşünmüyorum." dedim içimdeki nefesi dışarı bıraktıktan sonra. Sesini her duyduğumda karnıma bıçak saplanıyormuş gibi hissetmem normal miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
addicted • zm
FanfictionPlatonik bir aşk zordur. Bağımlı hale gelir ve sonunda çürüyüp gidersin. 290424
