like magic

52 4 0
                                    

Ojelerim tamamen kuruduğunda son bir kez tırnaklarıma bakıp keyifle gülümsedim. Yeni aldığım setle küçük desenler işlemiştim ve hoş gözüküyordu. Tabii karşımda oturan Harry, bir saattir sıkıntıyla beni izliyor ve "Ne zaman bitecek?" diye soruyordu beş dakikada bir.

"Bitti." dedim gülümseyerek tırnaklarımı ona uzattığımda. Kısa bir bakış atıp gözlerini tırnaklarımdan bana çevirdiğinde hiç oralı olmadığı belliydi. Bir an önce dövme yaptırmak istiyordu.

"Gidelim mi artık?"

"Evet."

Çantamı masadan alıp omzuma geçirdiğimde, o hesabı ödemeye gitmişti. Önce bir kafede buluşmuştuk ve o tasarımı incelerken ben de tırnaklarımla ilgilenmiştim. Biraz fazla sürmüştü ama sıkıntı yok.

Bana telefonda anlattığı şekilde sade bir tasarım yapmıştım. Dişlerini gösteren korkunç bir yılan, ortasından geçen kılıçlar ve etrafına saçılan gelişigüzel şekiller çizmiştim. Beğenmişti.

"Rico'yu tanıyor musun? Oraya gideceğiz." dediğinde şu yeşil saçlı çocuktan bahsettiğini anlamıştım. Oraya bir kez Zayn'le gitmiştik. Kullandığı boyalar güzeldi ve iyi dövme yapıyordu.

"Zayn'le gittiğimiz yer." dedim yürüyüşüne eşlik ederken.

Zaten oranın yakınlarında olduğumuz için on dakikalık bir yürüyüşün ardından varmıştık. İçeri girdiğimizde Rico, kocaman sevimli sırıtışıyla bizi karşılamış ve beklemediğim bir şekilde bana sıkıca sarılmıştı. Sarılışına karşılık verirken bir yandan etrafı süzdüm. Kimse yoktu.

"Seni görmek çok güzel usta." dediğinde gülüşüme engel olamadım.

"Usta mı?"

"Tabii. Bir gün senin gibi kusursuz tasarımlar çizmek isterdim. Ustamsın."

Mahçup bir şekilde utanarak gülümsediğimde, elini kafama koyup bir çocuğu severmiş gibi okşamış ve Harry'nin elindeki tasarımı almıştı. Birkaç saniye süzdükten sonra bana dönüp, "Yine şaheserler yaratıyorsun." dedi.

Koltuğa yerleştiğimde onlar çoktan işe başlamıştı. Telefonumu çıkarıp her zamanki gibi pinterestte gezinirken, Rico'nun, "Zayn harici kimseye tasarım yapmadığını sanıyordum." demesiyle ona çevirmiştim bakışlarımı.

"Yakın arkadaşlarıma yapabilirim." dedim gülerek. Kafasını sallayıp işine döndüğünde kendimi geri zekalı gibi hissetmiştim nedensizce. Zayn harici kimseye tasarım yapmamak... Aptalcaydı bu. Ama Zayn her konusu açıldığında böyle söylüyordu ve ben hala anlamıyordum.

Dövmenin tamamlanması yaklaşık dört-beş saat süreceği için, bir saat oturduktan sonra kalkmış ve Harry'e bittiğinde beni aramasını söyleyerek oradan ayrılmıştım. Yapacak daha iyi bir işim yoktu ancak o koltukta saatlerce oturmak sırtımı mahvedebilirdi.

Eve gitmek istemediğim için yol üstünde gözüme takılan, pembelerle çevrili tatlı kafeye doğru adımladım. Burada birkaç saat oturup bir şeyler içerken aynı zamanda çizim yapabilirdim.

Tam kapıdan içeri girecekken, arkamda duyduğum tanıdık boğuk sesle olduğum yerde durdum. Kalbim anında hızlanırken, derin bir nefes çekip yavaşça arkamı döndüm. Ela gözleriyle buluştuğum an sevgiyle dolmuştu içim.

"Tek başına ne yapıyorsun?" dedi yanıma yaklaşırken. Kuruyan boğazımı ıslatmak için yutkunduktan sonra, "Harry'nin dövmesi bitene kadar burada oturacağım." dedim.

Sorar gözlerle bana baktı bir süre. Konuşmadığında kendimi açıklama hissine kapılıp, "Tasarım istemişti ya, onu verdim bugün." dedim. Kafasını yavaşça onaylar anlamda salladıktan sonra, kafeye kısa bir bakış atıp tekrar bana döndü. "Beraber oturalım. Reina'yı bekliyorum."

addicted • zmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin