3

189 31 53
                                    

Lüks arabanın birkaç parçasını çıkarma işlemini başarıyla bitirmişti. Ellerine bulaşan kiri kutudan çıkardığı bir ıslak mendille sildi. Ardından artık yorulduğuna karar vererek önlüğünü boynundan çıkarıp tezgaha fırlattı. Çalışırken toplamayı tercih ettiği saçları dağılmıştı bu yüzden tokayı çıkarıp tekrar bağlamaya koyuldu.

"Gerçekten güzelim arabayı parçalamayı seçtin..." O çalışırken kendisini izleyip boş boş konular açan sarışın arkadaşı sürahiye bir bardak su doldurdu, "Al, su iç."

"Sürecek değildim ya," Suyu büyük bir iştahla içip tekrar tezgaha koydu ve biraz daha doldurmasını işaret etti.

"Baban sürerdi belki," Dediğinin ardından kız ona dik dik bakınca omuz silkti, "O yaşlı Chevrolet'i bırakacağını düşünmem saçma, kabul."

Sakura arkadaşına gülüp sırtını tezgaha yasladı ve onunla yan yana durdu. Ancak adamın kıpırdanmasından ve iç çekmelerinden söyleyeceği bir şeyi olduğunu anlamıştı. "Ne söyleyeceksin? Kıvranıp durma."

Naruto yakalanmanın verdiği muzip bir sırıtma takındı, "Çok önemli bir şey değil aslında... Sadece şeyi merak ettim, sen ve Sasuke?"

"Ne olmuş ben ve ona?"

"Yani ne bileyim, çok şey yaşadınız bir gün içinde. Yarışta gidip onca riske rağmen arabasına bindin, sana jilet gibi arabayı öylece verdi falan. Tuhaf bir yakınlığınız olmadı mı? Benim görmediğim bir zamanda birbirinize trajik hikayelerinizi anlatıp, acıklı konuşmalar yaparak dramatik anlar mı geçirdiniz, ne oldu?"

Tam olarak öyle olduğu için Sakura ağzını açmadı.

"Sonra aniden birbirinizin dudaklarına mı yapıştınız?"

"Öyle bir şey olmadı."

"Ha bundan önce saydıklarım oldu yani?!" Naruto biraz şaşkınlık, biraz da çöpçatanlığın verdiği heyecanın içindeydi. Biraz durup kadının mimiklerini yokladı. "Ee? Bir şey olacak mısınız?"

"Bir daha nerede görüp olayım Naruto?" Yavaştan konu bilinmezlere doğru kayınca terslenmişti Sakura. Kıçını tezgahtan ayırıp işine dönmeye yeltenmişti ki arkadaşının kinayeli sesi eşliğinde bir araba sesi duyuldu:

"O hiç belli olmaz..." 

Sakura garaja girmekte olan siyah Honda'yı görünce duraksadı. Kimin geldiğini ancak kapı açılınca anlayabilirdi çünkü beklediği kimse yoktu. Ön kapıdan inen Sasuke oldu. Lacivert bir tişört ve siyah şortuyla tıpkı arabası kadar spordu. Onu bugün burada görmek sürprizdi Sakura için. Tabii sadece onun için, Naruto gayet bekliyordu.

Eline aldığı ingiliz anahtarını tekrar yerine bıraktığında sağ kapı da açıldı. Bu kez beyaz tenli, uzun siyah saçlı bir kız çıkmıştı içinden. İnce ve zarif görünümlü,  keskin surat hatları olan bir kızdı. İndikleri zaman güneş gözlüğünü başının tepesine çekmiş, Sasuke'nin koluna girmiş ve beraber yanlarına yürümüşlerdi.

Davetsiz misafirlerini görünce Naruto'nun ne demek istediğini anlamıştı Sakura. "Kolay gelsin," Sasuke yanlarına geldiği gibi parçalanma aşamasındaki arabayı incelemeye koyuldu. "Hiç vakit kaybetmemişsin."

"İşimi hızlı yaparım." 

"Hoş geldin kardeşim," Naruto mutlulukla arkadaşına selam verdikten sonra yanındaki kıza göz kırptı, "Sen de hoş geldin güzellik."

Herkesin birbirini tanıdığı bu ortamda Sakura tanımadığı tek yabancıya sorgular bakışlar atarken bunu fark eden Sasuke eliyle kızı gösterdi, "Bu Kiyomi, kız kardeşim. Kiyomi, bu da Sakura." Gülümseyerek ekledi, "Ortağım."

asphalt, blood and tears | sasusakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin