"İnanmıyorum..." Düdüğün ve bayrağın inişini beklerken resmen strese girmişti Sasuke. Yarış ne kadar önemli olursa olsun az önce bile bu kadar stres içinde değildi. Ancak hayatı boyunca herhangi bir yarışta sağ koltuğunda birinin oturacağını düşünmemişti. Daha bugün içerisinde tanıştığı bu kadın ilkti.
"İnanmamaya devam edersen kazanamayacağız." Kendi isteğiyle burada olduğu için yansıtmamaya çalışsa da onun stresi daha fazlaydı. Ağzından derin nefesler alıyorken torpidoya tutundu ve diğer elini üstündeki tutacağa asındırdı.
"Pekala, umarım ne yaptığını biliyorsundur çünkü şu an seni yaka paça aşağı indiremeyeceğime göre güvenmekten başka çarem yok." Bir dakika içinde başlayacakları kesinleşince arabaya gaz verip öteki araç gibi bağırtmaya başladı.
"Ben de sana güvenebilir miyim?" Alnından çoktan soğuk terler boşalıyor ve kalbinin çarpıntısı nefes seslerinin önüne geçiyordu. Güvenmek konusundaki kastı, Sasuke'nin arabada iki kişi oldukları halde gazı kökleyip bu riski alıp almayacak olmasıydı.
Ona döndü ve aynı anda adamın da kendisine bakması için sessiz bir baskı uyguladı. Yutkunup direksiyonu iyice sıkan Sasuke mecburen dönüp kadınla göz göze geldiğinde, "Güvenilir biri değilim," demişti. Hala inmesi için bir şansı olduğunu vurgular gibi bakıyordu.
Sakura tekrar yola baktığında onun inmeyeceğini anlamıştı. Derin bir iç çekti.
"Hazır...!" Bayrağı tutan çocuk gür sesiyle başlangıcı yaptı. Artık ortamdaki hiçbir ses egzoz gürültüleri yüzünden duyulmayacak haldeydi. İki arabanın motoru resmen kulak patlatıyordu.
"Başla!"
Ani yüklenen hızla tekerler önce olduğu yerde döndü, sonra ışık gibi fırladı. Sakura'nın kafası arkaya yapıştı. Müthiş bir gürültü eşliğinde aynı anda çizgiden çıkış yaptılar. Sakura üstündeki kola tutunmayı bırakmadan öbür elini vitese koydu. Şimdilik Sasuke'nin gazlamaktan başka yapacağı bir şey yoktu. Sonraki hamleler gidişata göre belli olacaktı.
O kadar hızlılardı ki kafasını koltuktan ayıramıyordu Sakura. Buna rağmen rakiple başa baş gidiyorlardı. Sasuke çattığı kaşlarını düzeltmeden bir yola, birde aynadan rakibe bakıyordu. Direksiyonu kırdı ve arabaları birbirine iyice yaklaştırdı. Dönüşlerde avantaj yakalamaya çalışıyordu böylece. Bunu fark eden Sakura vitesi değişti ve Sasuke'nin hızı buna eş zamanlı olarak arttı. Yavaştan onu geçiyor gibiydi.
"Geniş al!" Basınç dolayısıyla konuşmak yeterince zorken bağırdı pembe saçlı kadın.
"Yapma ya, bir akıllı sensin!" Direksiyonu sertçe kırarken karşılıklı bağırdı Sasuke. Geniş alarak önüne geçtiğinde bile gevşetmedi kendini.
Sakura vitesi tekrar değişti. Bir sonraki dönüşe kadar böyle gideceklerini umuyordu. Ancak o dönüşten sonra yarışın seyri tamamen değişecekti.
Hız yüzünden solukları kesinleşen Sakura gayet iyi gittiğini telkin ediyordu kendine. Soğukkanlılığını koruyor, açık vermiyordu. İçten içe korkusu kendini göstermeye niyetlense de onu başarıyla bastırıyordu.
Böyle rekabetli bir yarış içinde, olayın aksiyonu ve harareti içindeyken Sasuke'nin bunu düşüneceğine asla imkan vermezdi ama onu şaşırttı. Gözünü ve odağını asla yarıştan ayırmadan, kaçamak bir bakış attı kadına, "İyi misin?"
Sakura gürültüden dolayı yanlış anladığını zannetse de idrak ettiğinde iyi olduğunu söylemişti. Sonra ikisi de başka bir şey düşünemeyecek vaziyete gelmişlerdi. Sasuke direksiyonu kırıp dönüşü gerçekleştirdiğinde Sakura vitesi değişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
asphalt, blood and tears | sasusaku
FanfictionArabalar, yarışlar, aşk ve geri kalanı hakkında. sasusaku|30.04.24