Devam

1.7K 49 1
                                    

Öncelikle uzun bir ara için özür dilerim. Biraz sıkıntılı bir dönemdi. Belki okuyacak olan vardır diye bunları yazıyorum. Günde 1 -  2 bölüm veya iki günde bir, iki bölüm birden gelicek. 


.....

   Taziye evinin yakınlarında dolanıp, 10 dakikada bir sigara içiyordum. Saatte 6 sigara içiyordum. Günde 5 pakete denk geliyordu. Canan'ı böyle üzgün bir şekilde görmek, taziye içinde olsa beni karnıma bıçak saplanmış gibi üzüyordu. Çünkü onda beni çeken bir şeyler var. Ne bileyim ya, sigara çay gibi, rakı balık, karpuz peynir gibi bir şey. Birlikte olmalıyız. Onunla nasıl anlatsam, mmm güneş ile dünya gibi olmalıyız. O benim güneşim olurdu. Onsuz yaşayamam, o olmadan kalbimdeki aşk çiçekleri açmaz, arılar bal yapmaz, koyunlar taze ot yiyemez. Ondan ne kadar uzak o kadar soğuk, ne kadar yakın o kadar sıcak. 

   Yanıma geldi. Gözlerinin içi kan torbası... Bir damla yaş aktı ona avucunu açmış dua eden gözlerimden. Bunu göründe dayanamadı ve bir fırtına koptu o sıcacık yüreğinde. Gözlerinin ıslanmasıyla göğsüme yaslandı. Yeşilçam filmlerini aratmıyordu hayatımdaki o sahne. Ağlama diyemedim. Sustum sadece. Çünkü ağlaması onun için rahatlatıcı bir terapi oluyordu. Belkide kollarımda olması benim işime geliyordu. O an hiç bir şey düşünemiyordum. İleride hatırlayıp gülümseyeceğim bir anım olarak kaldı. 

   Taziye bitti Canan kendini toparlamaya başladı. Ah Canan, bir bilsen aklımdan geçenleri. Seni senden daha çok sevdiğimi bir bilsen. Acaba benim hakkımda neler düşünüyor. Bunu öğrenmeyi çok merak ediyorum ve bunun tek yolu Merve'den geçiyor. Merve'den öğrenmenin tek yolu ise Yusuf. Yusuf'la konuştuğum zaman pekte iç acıcı şeyler öğrenmedim. Yusuf ile Merve kavga etmişler. Neredeyse bir deha hiç konuşmayacaklar. Bu kötü olmuştu. Merve yine tüm zehrini akıtacaktı üzerime. Buna bir çözüm bulmalı, Merve ile ittifak yapmalıydım. Yusuf ile Merveyi buluşturup, barıştırdım. Merve bana çok teşekkür ettiğini bildiren bir mesaj atmış. Bu iş kolayca ve sonu güzel bitti.

   Canan... Yanımda iken güller patlamış gibi açılıyor, değil iken annesinden azar işitmiş küçük, yaramaz çocuk gibi boyunları bükülüyordu. Hafta 4 5 defa buluşuyorduk. O sinema senin bu cafe benim eğleniyorduk. Çılgınlar gibi alışveriş yapıp, yemek yiyorduk. Bu iş bu kadar basit olsa bile çok hoşuma gidiyordu. Çünkü sadece yanımda o vardı. Sadece... Allahım nolur bu an hiç bitmesin. Şu an helak olalım meteor falan düşsün kafamıza. Bu an ölelim başka ne dileyebilirim ki? İçimden tam bunu geçirirken klasik bir olay oldu. Her zaman ki gibi telefon acı acı çalar ve Canan;

-Özür dilerim ama eve gitmeliyim der... Hızlı bir şekilde toparlanıp, görüşürüz demeden taksi binip ufuk çizgisinde kaybolur.....

Kanka Sevgilim Olur musun?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin