Smokescreen を

-20- Azizler Ve Şehitlerin Akıl Savaşı

Bugünlerde bir ilham bir ilham. Hesaplarıma göre son 1 ay içerisindeki 7. Bölüm olacak. 🙂 Bunun ne anlama geldiğini biliyorsunuz... Pamuk eller... Yıldıza 😇❤️

SMOKE-SCREEN, yani Gizemli Esrar Perdesi adlı bu kurgu, 30'lu bölümlerde final verecek. O yüzden hikayenin yarısını geçmiş bulunuyoruz çoktan. Ortalama olarak 10 bölüm kaldı diyebilirim.

Bana hikayeyle ilgili her türlü sorularınızı, isteklerinizi, bu satıra bırakabilirsiniz

Öyleyse şimdi... Keyifli okumalar 🍷

***

Taehyung, kapı eşiğinde gördüğü adamla birlikte gülümsedi.

"Erkencisin, bir şey mi unuttun yoksa?"

Ancak dedektif, onunla göz göze geldiği an, elindeki o numarayı bilerek tekrar tuşladı.

Bakışları, ağırlaşmış bir şekilde içeriden gelen telefon melodisine doğru yükselmişken, gözleri kapandı...

"Unuttum evet..." dedi.

Ona doğru bir adım attığında söyleyecekleri bitmemiş gibiyken, dedektifin kaşları iyice çatılmıştı.

Zira çalan telefon, eğer bu anlama geliyorsa şayet, dünyası başına yıkılmak üzereydi.

"Senin, gerçekte kim olduğunu... Bir anlığına unuttum. Kim Taehyung." dedi.

Kim Taehyung'un, bu sözleri anlamlandıramayan bakışları Jeon'u bulurken, dedektif tam da o an ona doğru bir adım atmıştı ki, elindeki arama açılmıştı ansızın.

Jeongguk duraksadı.

Zira odadan gelen telefon hala çalmaya devam ediyordu. İçindeki korku ansızın rahatlarken, telefonu kulağına götürdü.

"Kimsiniz?"

Çıkaramadığı bu sesten, duyduğu ifadeyle, afallamıştı Jeon. Bu konuşan adam, tam olarak kimdi?

Evdeki arka fondaysa Kayla, kendi telefonunu açıp arkadaşıyla gündelik bir konuşmaya giriştiğinde, esmer hala kapının önünde onu izliyor ve tam da neler oluyor diyecekken, Jeongguk, işaret parmağını onun dudaklarının üstüne bastırarak durdurdu.

Telefondaki ses, sakin bir şekilde tekrarladı. "Size, kimsiniz dedim."

Taehyung'a sessiz olmasını anlatan bakışlarıyla, cevap vereceği esnada karşı tarafın kapatmasıyla öylece kalakalmıştı.

Kızıl dayanamayarak offladı.

"Bu neydi şimdi Jeon ve de... Bana niye öyle kötü baktın az önce?"

Dedektif'in aklı karman çorman olmuşken, parmağının ucunu esmerin dudaklarından çekti. Gerilen omuzları, telefonun sahibinin kızıl olmayışını anladığı an rahat bir nefes almış gibiydi.
Ancak, hala kafasını kurcalayan detaylar vardı.

Ona, Hoseok'tan bahsedemezdi.

1- Eğer Taehyung'un tüm bunlardan bir haberi yoksa ve gidip arkadaşıyla konuşursa, Hoseok kaçıp gider ve bir cinayet zanlısını elinden kaybedebilirdi. Ya da...

2- Eğer Bay Jung gerçekten suçluysa, ozaman telefonda konuştuğu azmettiren ortakçısına bir haber uçurulabilir, onlara baskın düzenleyemezdi.