9

161 11 2
                                    


Yanağımda hissettiğim öpücükle uykum hafif dağılırken tepki verdimedim. Oğuz olduğunu anladığım için ses etmedim. Yakınlığını, öpüşünü özlemiştim. Boynumu son kez içine sesli nefes çekerek öptükten sonra geri çekildi. Bir süre devam etmesini tekrar öpmesini istesem de o kalkıp odadan çıktı. Gözlerimi açıp sesli iç çektim. Aramız düzelmeliydi, ne olursa olsun boşanamayacağız nasılsa. En azından bu şekilde devam etmesin evliliğimiz.

Yerimden kalkıp elimi yüzümü yıkadıktan sonra üstümü değiştirdim. Odadan çıkıp aşağı indim. Kahvaltı masası çoktan kurtulmuştu, bende Oğuz'un yanına oturup kahvaltıya başladım. Herkes sohbet eşliğinde mutlu şekilde kahvaltı ediyordu. Kahvaltımız bittikten sonra çay içmeye devam ediyorduk. O sıradat elefonumun sesiyle Osman babaya bakıp telefonu açtım.

"Efendim anne."

"Güzel kızım Oğuz gelmiş doğru mu?"

"Evet öğrenince hemen geldi. Siz ne zaman geliyorsunuz?"

"Kızım biz bugün gelemeyebiliriz. Galiba Reyyan da hamile onunla hastaneye gideceğiz."

"Yaa çok sevindim. Hiç sorun değil anne ne zaman müsait olursanız bekliyorum. Tutmiyim ben daha fazla çok seviyorum sizi görüşürüz."

"Bende seni çok seviyorum güzel kızım görüşürüz."

Telefonu kapattıktan sonra Zümrüt anneye baktım.

"Sana bir torun daha geliyor galiba Zümrüt anne."

Söylediğimle yüzünde ki gülümseme daha da arttı.

"Ay Reyyanım mı yoksa?"

Başımı sallayınca ayağa kalktı.

"Ay kalkın gidelim, Osman tatlı dağıt hemen bir torunum daha oluyor."

Aceleyle hazırlanıp çıktılar. Oğuz dinlenmem gerektiğini söyleyip izin vermedi gitmeme. Onları uğurladıktan sonra çay alıp biraz çiftliği dolaşmak istedim. Atların olduğu ahıra gelince tek tek hepsini sevdim. Hamile olmasaydım kesin binerdim şimdi. Ata binmek özgür hissettiriyordu kendimi, sanki her yere gidebilir işim gibi.

"Adı Arsız."

Oğuz'un sesiyle ona döndüm. Sevdiğim ara döndüm.

"Neden Arsız?"

Yanıma gelip benimle birlikte atı sevdi.

"Çünkü burada gördüğün atların en huysuzudur. Dedemin atıydı, ondan başkası binemez çünkü izin vermiyor normalde ama sana kendini sevdiriyor."

"Hayvanlar ince ruhludur, hissetmiş olmalı hamile olduğumu. Teşekkür ederim Arsız."

"At binmeyi sever misin?"

"Evet, bayılırım hatta."

"Bir gün birlikte bineriz o halde."

Omuzlarımı silktim.

"Belki."

"Yürüyelim mi birlikte?"

"Olur."

Birlikte ahırdan çıkıp yavaş yavaş yürümeye başladık.

"Sence kız mı erkek mi olacak?"

Sorduğu soruyu biraz düşündükten sonra cevapladım.

"Kız olduğunu hissediyorum."

Söylediğimde kahkaha atınca kaşlarım çatıldı.

"Ne oldu?"

"Senin gibi bir kız çocuğu düşündüm de çok şirin olurdu."

Bende söylediğine gülümsedim.

"Küçüklüğümde çok yaramazmışım annem öyle derdi. Hep evde kaçıp parka falan gidermişim. Erkeklerin kafasına taş atarmışım."

Söylediklerimi kahkaha ile güldü.

"Bence hala yaramaz bir kız çocuğu gibisin."

Bunu öyle sessiz ve naif şekilde söyledi ki durup ona baktım.

"Seni kırdığım için özür dilerim. Gitmemem gerekiyordu, çocukça davrandım."

"Doğumdan sonra gideceğini söylemiştin, gitmezsen ödeşiriz."

Başımı yana eğerek söylediklerimle yanıma doğru yaklaştı.

"Gitmem, bir daha asla gitmem. Birbirimizi tanımadan evlendik belki ama ben seninle en başından tanışmak ve yeniden başlamak istiyorum. Telafi etmek istiyorum yaptıklarımı."

Söyledikleri tek tek kalbimi onarıyor gibi hissediyorum. Ona gülümsedim, bana biraz daha yaklaştı.

"Öpebilir miyim?"

"Durman kabahat."

Eğilip çenemden tutarak dudaklarınızı birleştirdi. İçimde olan özlemle ona yakınlaşıp bir elimi boynuna götürdüm. Öpüşümüz derinleşirken o da belime sarıldı. Daha fazlasını istercesine birbirimize sıkıca sarılıp öpüşüyorduk. Nefessiz kalınca geri çekildim. İstemsiz yüzümde gülümseme eksik olmuyordu.

"İlk gecemizin tadı damağımda kalmıştı."

Dudağımı sertçe öpüp kucağına aldı beni.

"O halde izin ver fazlasını tattırayım karıcım."

Kollarımı boynuna dolayıp yanağından öptüm. Eve doğru beni kucağında götürdü. Biri görür diye inmek istesem de bırakmadı. Yukarı çıktık ve odamıza geçtik. Beni yatağa uzandırdıktan sonra üstünde ki tişörtü çıkarıp üzerime eğildi. Alnımdan öpüp ardından dudağıma geçti. Nazikçe öpüyor ve üstümdekileri çıkarıyordu. Dudağıma öpücük kondurup çekildi ve karnıma eğildi.

"Babacım gözünü kapat lütfen sen, anneni yemem gereken konular var."

Karnıma konuşması hoşuma giderken öpücük kondurdu ve bana döndü.

"Nerede kalmıştık?"







Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BerdelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin