Yağız Ateş'in anlatımıyla...
Babamla haberleşip onun yanına geldiğimde beni hoş bir suratla karşılaşmamıştı.
Babam vuslat pars.
Babam'a abim ile ilgili herşeyi anlatmıştım.
"Bu konuyla ilgileneceğim. Üstüne başına çeki düzen ver ben gelene kadar" bol ve rahat şeyler giyinirdim hatta kişiliğimi anlatıyor diye renk renk kıyafetler bile giydiğim oluyordu. "Şoför seni alışveriş merkezine götürsün"
Evin anahtarını aldı ve evden çıktı.
"Yağız bey bir isteğiniz var mı"
Didem ile gözlerimiz buluştuğunda gözlerini kaçırdı. Didem'in annesi bahar teyzeye kafamı hayır anlamında salladım
Bahar teyze ve Didem bizim evde çalışıyorlardı. Biri temizlikle diğeri mutfak işleriyle uğraşıyordu
Burada bir odam vardı ama 7-8 yıldır gelmediğim için birnevi çocuk odasıydı.
Evden çıkmak için ayaklandığımda kolumu biri tuttu. Ona döndüğümde gözlerinde kırgınlık vardı
Didem benim çocukluk aşkımdı. Babam burada kaldığım zamanlar sokağa çıkmama izin vermezdi, bende gizlice Didem ile odamda çizgi film izleyip oyun oynardım. Annesi geldiğinde ona çok kızardı ama o hep benimle oynamaya devam ederdi.
Didem'den 2 yaş büyüktüm. Ama o benden bile küçükken burada çalışmaya başlamıştı.
Şuan karşımda küçük bir kız çocuğu değil genç bir kadın olarak duruyordu. Hakkını yememek lazımdı çok güzeldi.
Kıvırcık saçları, ela gözleri ve buğday teni vardı. Çok çalıştığı için zayıf bir kızdı ama fiziği de çok güzeldi.
Bu evden giderken en çok o ağlamıştı ve bana şuan kırgındı.
"Hoşgeldin" yüzüne gülümseme yerleştirse bile gözleri kırgınlıkla bakıyordu.
Ona birşey söyleyecekken annesinin sesi aramıza girdi "Didem yukarıdaki odaları temizle kızım" didem kafasını sallayıp yukarıya çıktı.
Geçmiş...
Yağız Ateş'in anlatımıyla...
Yatağın üstünde zıplamaya başladığımda odaya giren bir sesle durmuştum.
"Yağız! Oğlum kaç kere dedim zıplama diye. Toplarken canım çıkıyor" bahar teyze beni kucaklayıp yere indirdi.
"Seni birdaha bu yatakta zıplarken görmeyeyim" güldüm "ama ben heyecanlıyım bahar teyze" Kaşlarını çattı "ne heyecanı küçük bey?"
"Ben bir kıza onu sevdiğimi söyleyip çiçek vereceğim" gözlerini şaşkınlıkla açtı "bu yaşta şunun dediklerine bak sen"
Bahar teyzeye dil çıkarıp koşarak babamın odasına girdim.
Bulduğum jöleyi saçlarıma sürmeye başladım. İşim bittiğinde taştan daha sert bir saça sahiptim.
Evin bahçesindeki çiçeklerden kopardıktan sonra tekrar eve girdim ve salona doğru ilerledim.
Didem iş yaparken koltukta uyuyakalmıştı o küçük bedenini çok yoruyordu.
Önüne gelen kıvırcık saçlarını çektim ve uyanmasını bekledim...
1 saat...
2 saat...
3 saat...
Sonunda gözlerini yavaşça açtığında beni gördüğünde şaşırmış ama bir o kadarda heyecanlanmıştı demek isterdim ama o bana kahkahalarla gülmüştü.
"Bu halin ne"
"Ben senin için jöle sürdüm"
Daha çok gülmeye başladığında elimdeki çiçeği ona uzatmışken annesi içeriye girdi.
"Yağız, o çiçekler bana mı oğlum" yüzüne sahte gülümsemelerden birini yerleştirdi "bu çiçeklerden de ne reçel olur"
