Eve öpüşerek girdik Minho beni koltuğun üzerine attı. Hemen kabanımı çıkarıp yere attım. Yukarı odaya doğru beni çekiştiriyordu.
Üstümü kendim çıkarmama izin bile vermeden kendisi çıkarttı. Hiçbir şey yapmıyordum Minho beni kendi elleriyle soyuyordu. Kendi kıyafetlerini çoktan çıkarmıştı. Yatağa oturttu. Üzerime eğilip boynuma minik öpücükler kondurmaya başladı. Aşağıya doğru ilerlemeye başladı. Öpücükler gittikçe derinleşiyor bana artık bir resmiyetin kalmadığını hatırlatmaya çalışıyordu.
Eli erkekliğimi buldu. İleri geri yaptıkça gözlerim aldığım hazdan geriye gidiyordu. Dudağıma yapıştı. O kadar sert öpüyorduki ağzına inleyip duruyordum. Sanki bundan zevk alıyormuş gibi hem aşağıdan yapacağını yapıyor hem de dudaklarımı resmen yiyordu.
Yatakta beni ters çevirdi. İçerime soguk bir sıvı dökmeye başladı. Huylanmıştım. Parmaklarının ikisini birden sokmaya başladı. İlkim olduğu için çok fazla acıyordu. Ama minho bana acımıyordu.
Jisung: Ahmmm minho l-lütfen y-yavaşla ahmmm
Minho: Hayatım bunu senin alışman için yapıyorum sikim girdiğinde daha fazla acı çekme diye
Jisung:t-tamam
Gerçekten fazlasıyla profesyoneldi. Artık onun olduğuma dair bir imza imzalıyordum sanki. O kadar zevk alıyordum ki bir an gözlerimin kaydığını ve bayıldığımı hatırlıyorum. Bir kaç tur yapmıştık ve arkam çok fazla ağrıyordu. Artık bir tür daha kaldıracak gücüm kalmamıştı.
Jisung:M-minho l-lütfen bitirelim.
Minho:Tamam küçüğüm zaten benimsin istediğin zaman hallederiz.
Banyoya gitmek için yataktan kalkmaya çalıştım fakat başarısız olmuştum. Minho bunu anlamış olmalı ki hemen yanıma gelip kucağına aldı. Banyoya geldiğimizde beni yere oturtu ve küvete su doldurmaya başladı. Küvete banyo bombalarından atıp eriyip köpürmesini bekledi. Yanıma gelip beni kucağına aldı ve küvete yavaşça beni bırakıp ardından kendisi girdi.
Jisung: Minhoo~
Minho: Efendim meleğim
Jisung: Saçlarımı yıkar mısın~
Minho: Yıkarım meleğim, hangi şampuanı istiyorsun?
Jisung: Mor kutulu olan. Çok güzel lavanta kokuyor.
Minho: Öperken fark etmiştim. Demek bu şampuanmış.
Minho şampuanı eline döküp saçlarımı köpüklemeye başlamıştı. O kadar mayışmıştım ki banyoda bile uyuyabilirdim.
Banyodan çıkıp odaya ilerledik tabi ortalık prezervatif kullanmadığımız için biraz meni olmuş olabilirdi.
Jisung: Minho aşağı kattaki misafir odasına gidelim. Burayı sabah toplarız şuan hiç halim yok.
Minho: Tamam bebeğim bende öyle düşünmüştüm.
Aşağı kattaki odaya gidip arkasından kapıyı kapattı. Beni yatağa yatırıp üstümü örttü. Ardından o da yatağa yatıp arkamdan belime sarıldı. Kollarının arasında ona doğru dönüp başımı göğsüne koydum. O kadar güzel sakinleştirici bir kokusu vardı ki kendimi bir anda uykunun kollarına bırakmışım.
Aşklarım biraz yavaş oy atın yetişmiyor bölümler sizee😉 Neyse gerçekten oylar için teşekkürler🧡
Oy saymızzz: 7 oyy🥳🥳