Çok istediniz sizi kıramadım (normalde bugün yazmicaktım)
İyi okumalar~♡
Jisung'tan
Minho çeklidikten sonra Jiwoo'nun karnına tekme attım. Amele sülüğü gibi yere yapıştı zargana. Evet kimse benden böyle bir şey beklemezdi ama Felix için buna değer.
Arkama döndüğüm de sinirli bir şekilde Jiwoo'nun üstüne doğru kosan bir adet Hyunjin ile karşılaştım. Hepimiz birden Hyunjin'i durdurmaya çalışıyorduk. Katil olcak simdi aq.
"Oğlum bi dur öldürürsün falan gerek yok"
"ÖLDÜRÜCEM ZATEN BU OROSPU ÇOCUĞUNU. SEN KİM OLUYORSUN DA FELİX'İ KAÇIRIYORSUN AMINA KOYDUĞUMUN AM KILI SİKTİR GİT GÖZÜM GÖRMESİN SENİ"
"Hyunjin sakin ol tamam Felix iyi Jiwoo'yu da halledicez biz ama yeter ki sakinleş"
"HELE Bİ DAHA SENİ FELİX'İN YANINDA GÖREYİM BAYILANA KADAR SİKERİM SENİ SIPA"
"T-tamam a-artık gidebilir m-miyim?"
"Oldu paşam başka bir isteğin var mı?"
"Bana bak valla kız mız demem çarparım bi tane"
Jiwoo dediğime gülünce sabrım tükenmişti artık.
"Sen mi bana çakıcan gürdürme beni PUAHAHAHA"
"NEYİM VARMIŞ LAN BENİM Bİ TANE YAPIŞTIRSAM YERDESİN AMK"
"Jisung'u ilk defa böyle görüyorum"
"Bende"
"SUSUN LAN. Bİ SİZ EKSİKTİNİZ"
Hyunjin Felix'in yanına gidip kollarını,ayaklarını ve ağzını çözdü. Felix hemen Hyunjin'in üstüne atladı. Aşıklar işte aw
"Güzel yapıştırdın Hyunnie"
"Allah için başka bi yerde flörtleşin ya"
(Hyunlix aynı anda)
"BİZ FLÖRTLEŞMİYORUZ!"
Felix'ten
Hyunjin ayaklarımı, ellerimi ve ağzımı çözdüğünde ona sarıldım. Sanırım ona en son ortaokulda sarılmıştım.
"T-tamam Felix b-boğuluyorum"
"Tamam be sinirli yaşlı moruk"
"Aranızda bir yaş va-"
"Oda benle dalga geciyo ama"
"Felix ben senin zamanındayken-"
Götüne tekme atıp Chan hyung'un yanına kaçtım. Hyunjin geldiğinde Chan hyung onu benden uzaklaştırdı.
"Maşallah Felix turp gibisin hayırdır? Az önce ölümden döndün"
"Ben size açıkliyim; jiwooyu kendisi halledebilirdi ama bizim gelmemizi bekledi."
"Off boşverinde bizim eve gidelim gelin"
"Kesin üşenmiştir vurmaya"
"Jisung jiwooya vurmaya üşendim ama sana vurmaya üşenmem"
"Tamam be"
Hep birlikte bizim eve doğru ilerliyorduk. Etrafa göz atarken Hyuniin'in yine mutsuz olduğunu farkedip yanına gittim.
"İyi misin hyun?"
"Evet"
"Buna inanacağımımı düşünüyosun?"
"Felix babam.."
"Yine mi dövdü"
"Hayır... o... öldü.."
