Arkama döndüğümde Jisung ve Minho'nun arkasında Kai'nin oturduğunu gördüm. Simdi zamanı mı amk ya.
Hyunjin'in kulağına fısıldadım.
"Hyunjin bir sorunumuz var"
"Noldu güzelim?"
"Minho ve Jisung'un arkasında oturan kişiye bak hemen" diye fısıldadığımda çaktırmadan arkasina döndü Kai'yi görünce 'Hassiktir' bakışı attı.
"Napıcaz şimdi?"
"Minho'ya söylesek mi?"
"He söyleyelim sonra katil olsun demi"
"O sürtük Jisung'un kılına bile dokunursa bende katil olurum"
"Ne bu Jisung sevdası?"
"Ay çen kıskandın mıı yerim ben seni aşkım benimm"
"Kim demiş kıskandığımı"
"Ben dedim
"Neyse boşver bunları simdi su anda arkadaşımız tehlikede"
"Chan hyung'a söyleyelim"
Hyunjin kafasıyla onaylayarak önümüzde oturan Changbin ve Jeongin'e uzandı ve kulaklarına fisıldadı.
"Pişt, Kai Jisung'un arkasında oturuyo Chan hyung'a söyleyin"
"Ne?! Ya o pacoç kılıklı Jisung hyung'uma bir şey yaparsa"
"Yapmayacak güzelim ben hemen Chan hyung'a yetiştiriyorum, Hyunjin sende Minho'ya söyle"
Hyunjin "Peki" deyip geri yerine oturdu iyi ki de oturmuş. Çünkü tam o oturduğunda tren hızlanmıştı şuan aşırı hızlı gidiyorduk ve hepimiz korkmamıza rağmen şu anda sadece Kai'ye odaklanmıştık. Iki dakika lunaparkta eğlenelim dedik o da olmadı amk.
Cahngbin durumu Chan hyung'a söylemiş olmalı ki sürekli Jisung'u kontrol etmeye çalışıyordu, Changbin ise Jeongin'i sakinleştirmekle meşguldü.
Jeongin bu gruba fazlasıyla bağımlıydı bu yüzden bizim için çok endişeleniyordu. Aslında hepimiz Jeongin gibiydik birbirimize fazla bağımlıydık. Ama suan konu bu değildi, suanda duygulanmanın sırası değildi canımızdan çok sevdigimiz arkadaşımızı kurtarmalıydık.
Bu kadar endişelenmemizin sebebi ise; Kai uzun zamandır Jisung'un pesindeydi. Sürekli Jisung'u sürekli takip edip rahatsız ediyordu. Hayta bir keresinde sırf onunla olmadı diye Jisung'u öldürmeye kalkışmıştı.
Suanda Minho ve Jsiung'un sevgili olduğunu öğrenirse muhtemelen ikisinide öldürürdü veya Minho'yu öldürüp Jisung'u kaçırırdı. Defalarca kez hapise girmesine rağmen akıllanmıyordu. Zaten girdigi çoğu hapisaneden kaçıyordu sırf Jisung için.
Hatta, Jisung kendi ülkesinden buraya Kai'den kaçmak için gelmişti ama bir faydası dokunmamıştı. Sonuç olarak Kai hala Jisung'u takip ediyordu. Umarım Minho ile sevgili olduğununu öğrenmemiştir.
~
Sonunda tren durmuştu, indiğim gibi Minho ve Jisung'un yanına gidip Kai'yi farketmeden inmelerine yardım etmiştim. Hyunjin onları oyalarken Kai'nin yanına gittim ve ona bir tokat attım.
"Sen hâlâ akıllanmadın mı he?! Yetmedimi yaptıklarımız hadi diyelim yetmedi hapisanelerde mi? İlk ve son kez opuyarıyorum seni Kai bir daha Jisung'un yanına dahi yaklaşırsan yemin ederim acımam sana!?"
"Ne vuruyorsun lan it! Ayrıca sen mi bana bir sey yapacaksın? hahaha güldürme beni. Sen ilk önce git o suratındaki lekeleri kapat"
Sinirlenmiştim hemde fazlasıyla. Kimse annemin sevdigi bir seye laf edemezdi ve annem cillerime düşkündü.
