Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gece ♥️
Selammm ben geldim:)
Nasılsınız gününüz nasıl geçiyor umarım güzel geçiyordur minik yıldızlarım 🌟mutlu kalın 🥰
Hemen bölüme geçelimmm 🙂🙃
BÖLÜM ŞARKISI
Mavi gri- altüst olmuşum
İYİ OKUMALAR ✨
İnsan bazen sevdiği şey için bir çok şeyi feda ede biliyor ya da hiç yapmadığı ya da yapmak istemediği şeyleride yapa biliyor bende şu an yalvarmayacağım ya da bir şey istemiyeceğim ya da rica bile etmeyeceğim adama bunları yapmaya hazırdım çünkü yağmur altında ıslanmak annemi bana hatırlatıyordu anılarımızı hatırlamamı sağlıyordu yağmur bana annemi hissettiriyordu yağmur damlaları tenime değdikçe kendimi huzurlu hissediyordum kısacası ben yağmuru çok seviyordum ve şu an dışarda yağmur yağıyordu ve ben yağmur yağıyorken altında ıslanamamak kendimi bana kötü hissetiriyordu belki abartıyorsun diye bilirsiniz ama ben yağmur için yalvarmayada razıydım...
"Hiç yapmayacağım bir şey yaparak rica ettim yalvarmamımı istiyorsun "
"Peki "
Gözlerim mutlulukla açıldığında yüzümde aptal bir sırıtışla katila baktım onunda dudağının kenarı yukarı doğru kıvrıldığında dudakları aralandı
" bir şartla "
"Nedir o şart "Sinsi bir gülüşle suratıma baktı. bir kaç dakika suratıma öyle bakmaya devam edince sinirlenip tekrar sordum
"Şartın ne " duruşunu dikleştirip bir kaç adım atarak önümde durdu ve yine vicudu sabit kalarak başını bana doğru eğdi
"Bundan sonra bana adımla hitap edeceksin " bir an bile düşünmeden yüzüne doğru bağırdım
"Hayatta olmaz sen ne saçmalıyorsun böyle bir şey yapmam "
başını kaldırıp yüzüme bakmaya devam etti ama sonra sırtını bana dönerek bahçeyi gösteren camlara doğru ilerledi bahçeye bakmaya devam ederken konuştu
"Sen bilirsin şartım bu kabul etmiyorsan kapıyı açmam karar senin küçük tutsak "
Ne diyeceğimi bilmiyordum ama şu an delicesine yağmurda ıslanmak istiyordum biliyordum çünkü bu bana iyi hissetirecekti ve kendime getirecekti çünkü her çaresiz kaldığım her üzüldüğün zaman eğer o gün yağmur yağıyorsa bir saniye bile düşünmez yağmurun altında ıslanırdım çünkü yağmur bana iyi hissettiriyordu beni kendime getiriyordu ve şu an bunu kaçırmak istemiyordum ve ne olursa olsun yağmurda ıslanacaktım bir saniye bile düşünmeden hızlı adımlarla katilin yanına gittim çamla onun arasına girerek yüzüme bakmasını sağladım
"Kabul ediyorum ama benimde bir şartım var " sanki hiç şaşırmamış gibi yüzüme baktı söylediğimden sonra bir gıram bile mimikleri oynamadı
"Şartın ne "
"Telefonunu vereceksin " bu sefer sinsi gülüş benim dudaklarımdaydı
"Sen bilirsin sen kaybedersin " burnundan bıkın bir nefes verip bu sefer yüzüme o yaklaştı yüzümle yüzü arasında bir kaç santim kaldığında bu sefer o fısıldadı
"Başımın belası ne yapacağım ben seninle "
"Bu belayı sen başına aldın "
"Peki şartını kabul ediyorum ama sadece 20 dakika için geçerli bu anlaşma 20 dakika sonra telefonumu alırım "
sevinçle dudaklarım yukarı doğru kıvrıldığında kollarımı göğüsümden indirim avucumu açarak önüne tutum telefonu vermesi için
"Sen varya çok fenasın küçük hanım "
"Biraz öyleyimdir " aklıma gelen fikirle katile umutla baktım
" bir şey daha rica edebilirmiyim "
"Yine ne isteyeceksin "
" kulaklığın varmı "
"Var neden "
" verebilirmisin "
"Of ama çok şey istiyorsun "
"Alt tarafı kulaklık lütfen "
"Peki ama bende bunun karşılığında bir şey isterim " çatık kaşlarla yüzüne baktım
"Ne isteyeceksin "
" arcayı arayıp eve geri dönmesini isteyeceksin "
"Neden sen niye aramıyorsun "
"Aradım ama açmıyor "
" peki tamam "
"Tamam o zaman ben kulaklığı alıp geliyorum " hızlı adımlarla merdivenlere yöneldi arkasından onu izlerken bir anda durup bana döndü
" bu arada üç çeşit kulaklık var hangisini istersin airpods'umu, kablolu kulaklığımı yoksa buluetooth kulaklığımı " söylediği şeye şaşırmıştım ama şaşkınlığımı bir kenarı bırakarak cevap verdim
" kablolu kulaklık"
"Tamamdır hemen geliyorum "
Merdivenleri hızla çıkarak merdivenin sağında kalan odaya girdi benim dağıttığım odaya yani o oda onunmuydu beni kendi odasınsmı koymuştu ben onun yatağındamı yatmıştım ben düşüncelere dalarken o kulaklığı almış merdivenin son basamağından iniyordu gelip önümde durarak kulaklığı ve telefonu bana uzattı telefon ve kulaklığı aldım
"Ben kapıyı açarken istersen sende şarkını seç küçük hanım " cevap vermeden telefonun ekranını açtığımda kilitle karşılaştım telefonu ona uzatarak şifreyi girmesini istedim ama o telefonu almak yerine şifreyi söylemeyi tercih etti
"12282024"
Şifreyi girerek kilidi açtım ama söylediğine hala şaşırmıştım neden telefon şifresini tutsak tutuğu bir kıza söylesinki. Youtubeye girerek sevdiğim şarkılardan olan altüst olmuşum şarkısını açtım ben şarkıyı açarken borada bahçe kapısını açmıştı hemen kulaklığı kulağıma geçirip kendimi bahçeye atım ve o an yoğmurun tenime değdiği an başımı gökyüzüne çevirerek gökyüzüne doğru fısıldadım
"Anne baba sizi çok özledim sizde beni özledinizmi "
Acaba şu an beni görüyorlarmıydı ya da duyuyorlarmıydı umarım görmüyorlardır ama duymalarını istiyordum beni bu halda görmelerini istemiyordum çünkü yıkılmış, perişan olmuş ve güçsüz bir kızları olduklarını görmelerini istemiyordum üzülmelerini istemiyordum umarım görmüyorlardır...
🥺
Selammm bir bölüm daha sonuna geldik umarım bölümü beğenmişsinizdir minik yıldızlar🌟
Bölüm aralarına yorum yappmayı ve küçük yıldızcığa basarak oy vermeyi unutmayın daima mutlu kalın 🥰
Bir ricada daha bulunup beni takip etmenizi istesem çokmu şey istiyor gibi gözükür 👉🏻👈🏻☺️
Yıldızlar kadar çok sevdiğim okurlarım ÖPÜLDÜNÜZ😘
GÜNÜN SÖZÜ
" bir silgi gibi tükendim ben! Hep yanlışları silmeye çalıştım; fakat mürekkeple yazmışlar bilemedim..:'(
