12. Bölüm

1K 37 7
                                    

\\12. Bölüm\\

"5 sayfa da bitti. Çözdüm hepsini. Bakabilirsiniz," dedim ve çözdüğüm 5 sayfalık matematik sorularını Pamir'in önüne attım.

Elindeki telefonunu sonunda bıraktı. Ben 5 sayfalık ölümcül matematik testini çözerken, canımı o testte bırakırken kendisi mutlu mutlu telefondan yazışmıştı biriyle. Kiminle yazıştığından şüphepli olsam da ona küs olduğum için bir şey dememiştim. Gönlümü aldıktan sonra soracaktım kiminle yazıştığını.

Testi önüne çekti ve kontrol etmeye başladı.

O kontrol etmeye devam ederken ben de onun ben test çözerken yaptığı gibi telefonumu elime aldım ve mesaj kutumu kontrol ettim. Annem, Pusat ve Uraz yazmıştı.

Hemen hepsine cevap vermeye başladım.

Uraz:
Ben ablamla beraber dışarı çıkıyorum haberin olsun.
13.20

Ayris:
Tamamdır.
13.22

Pusat, ona cevap yazar yazmaz hemen bana yine mesaj yazmıştı. Onun bu hareketine gülümsedim.

Pusat:
Sahra ve Ekrem beni zorluyor. Seninle tekrar buluşmak istiyorlar.
08.44

Ayris:
Tabii, olur. Bu aralar zaten yapacak bir şey bulamıyorum.
13.24

Pusat:
Mükemmel. Yarın sen ve ben buluşuyoruz. Sonra ki gün ise Sahra ve Ekrem de bize katılıyor. Sana uygun mu?
13.25

Ayris:
Uygun uygun. Merak etme sen.
13.25

Pusat:
Arayayım mı seni? Konuşuruz bu konularda.
13.26

Biraz düşündüm bu sorusunu. Pamir yanımdaydı ve bir yandan beni dikizliyor, diğer yandan da testlerime bakıyordu. Bu hâline içimden kıs kıs güldüm.

Pusat'a onay içeren bir mesaj yazmaya başladım.

Ayris:
Arayabilirsin. Çok mutlu olurum :).
13.28

"Biriyle telefon araması yapacağım. İsterseniz dışarıda konuşabilirim hocam. Rahatsız olmanızı istemem."

Beni tahrik edip bırakmasının sonuçları buydu. Böyle bir davranışı asla yapmamalıydı çünkü ben küstüm mü kolay barışmayan kişilerdendim.

Telefonum çalmaya başladı.

Gözlerimi yüzüne çevirdiğim de ise kaşlarının hem çatılmış hem de havalanmış olduğunu görebildim.

"Burada konuş. Sorun değil benim için."

Kafamı salladım, yatağıma yürüdüm, yatağın bir kenarına oturdum ve aramayı onayladım.

"Merhaba. Nasılsın?" Pusat'ın sevinçle söylediği bu iki cümle beni de gülümsetti.

"Vallahi iyiyim. Sen nasılsın?"

"Ben da aynı. Ekrem gelmeyebilirmiş. Ama gelmesini sağlayacağım merak etme sen."

Şaşkınlıkla kaşlarım havalandı. "Ne demek Ekrem gelmiyor? Tıpış tıpış gelecek ya. Hem beni çağırıyor hem de gelmiyor. Oh, ne güzel değil mi? Ben onu arar konuşurum. Beraber gideceğiz o kulübe."

Pusat kısa bir kahkaha attı bu hâlime. "Tamam tamam. Sen halledersin bu konuyu o zaman. Ben hiç bir şey yapmıyorum."

"Tamamdır," dedim uzatarak.

Matematik Hocam +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin