12.BÖLÜM: "DENGESİZ"

3.9K 214 210
                                    

"Geçmişin gölgesi bile izlerimizi kapatmaya yetemedi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Geçmişin gölgesi bile izlerimizi kapatmaya yetemedi..."

                                               
✩...✩


Beni zorlayan ve asla başa çıkamadığım bir şey varsa, o da yemek yiyememekti. Ve şu an tam karşımda duran adam,bana bir gün boyunca yemek yemeyeceğimi işkence edercesine anlatıyordu. Bu kadarı beni bile aşardı. Ben istemesem bile vücudum buna karşıydı. Ve ben bunları karşımda duran duygusuz robota anlatmaya çalışıyordum.

" Ya sen beni anlamıyor musun? Yemek yemeden yapamam ben, sana anlatmak yerine şu duvara anlatamaya kalksam senden önce bana acır dile gelirdi be. Nasıl bir insansın sen. Vicdansız."

İnadıma yapar gibi rahatından ödün vermiyordu. Aç kalacak olan ben olacağım için beyfendi gram umursamıyordu.

"Onu içi dolu bir ilacı içmeden önce düşünecektin."

Konuştuğu sıra yürüyüp yattığım hastane yatağının yanındaki koltuğa bıraktı kendini. Koltuktan kendine rahat bir pozisyon ayarlayıp bacaklarınını açarak oturdu.

"Senin yüzünden oldu. Berfin'e bunları yapmamış olsaydın burda olmazdım."

Oturduğu yerden telefonuyla ilgilenirken benim söylediklerimden sonra kısa bir bakış atıp tekrar telefonuna döndü. Umursamazlığı canımı sıkarken yattığım yerden huysuzca kıpırdandım. Koluma taktıkları serum canımı yakmaya devam ederken sıkıntıdan tırnaklarımla oynamaya başlamıştım.

Ara sıra Adarın bakışlarını üstümde hissediyordum ama ona dönüp bakmıyordum. Yaptıkları beni delirtiyordu. Berfin kim bilir nerde ya da nasıldı bilmiyordum, bende burda gelmiş yatıyordum. İçimde bir yerlerde Berfini görmenin mutluluğunu yaşıyordum. Ama bunun sonuda hep olduğu gibi canımı yakmıştı. Daha kaç kişinin benim yüzümden canı yanacaktı? Onlar fiziksel acı çekerken ben ruhen yara alıyordum.

Keşke bende fiziki yaralar alsamda şimdi yaşadığım acıyı yaşamasaydım. Çok ağırdı çünkü. Beni yıpratacak kadar fazla. Adar ne kadar acımasız olsada içimden bir ses babamın Adarla arasındaki husumetin babamın yüzünden olduğunu söylüyordu. Bundan emin olmasamda babamın nasıl biri olduğu ortadaydı. Her ne olduysa çok merak ediyorum, ama sormaya da çekiniyordum. Belki bir gün öğrenirdim ama bu Adarın elinde olan bir şeydi. O söylemeden bunu öğrenemezdim.

Aklımdakileri bir kenara bırakıp seruma baktım. Bitmesine az kalmıştı. Sıkıldığımı belli edercesine nefesimi verince Adarın ilgi odağı olmuştum.

" Ne oldu?"

Kaşlarım çatılı bir halde ona baktım. Ne demek ne oldu?

" Daha ne kadar burda kalacam, alt tarafı midem yıkandı." Bu sefer ona bakmadan kendi kendime homurdandım. " Bu doktorlarda her şeyi abartmak zorunda mı? Hayır biraz erken gitsem ölecek miyim sanki?"

ZORUNLU BAĞLAR: Geçmişin İzleri (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin