...
"Biz geldik hani neredesiniz? "
"Lan ne ara geldiniz? Biz daha yürüyoruz. "
"Off Momo... Neyse bekliyoruz sizi, en sondaki mekanların oradayız."
İki kız, sahil yoluna girmek üzere yürüdüler. Momo kolunu attığı Sana'nın omzuna arada bastırıyor, konuşması için baskılıyordu.
"Ya n'oldu sana bugün? Sesini duyan cennetlik. Ne konuşuyorsun, ne de gülüyorsun. Bir şey mi oldu Sanaa'mm? "
-Yok, aslında benim bir şeyim yok, ama...
"Ama ne? "
-Kızların yanında anlatırım.
Momo Sana'nın suratsızlığına üzülürken deniz kenarına gelmişlerdi. Sahil arkasında bulunan küçük ve otantik mekanlar sırayla; yemek yerleri, barlar, çiçekçiler.... uzun uzadıya gidiyordu. Çiçekci önünde mügeler, yaseminler, gardenyalar ve daha nice çiçekler diziliydi. Sahile girildiğinde girişe naif bir çiçek kokusu yayılıyor, insanın içini ferahlatıyordu.
"Dahyun'a çiçek mi alsam? Papatyalara baksana, aynı Dahyun. "
Sana Momo'nun dediklerini duymamıştı. Gardenyaların beyazı gözlerine takılmış, kokusu ona birini hatırlatmıştı.
"Çok yardımcı oldun Sana, sağ ol. "
Momo, Sana'yı dışarıda bırakıp içeriye girdi. Bir buket papatya, bir de küçük bir peluş ayıcık aldı.
-Oha, gerçekten almışsın.
"Çıkma teklifi edeceğim. "
-Ne!? Dur plan yapalım elinde bunlarla gitme sürpriz olsun. Sizi yalnız mı bıraksak?
Sana heyecandan durmadan bir şeyler söylüyor, Momo pis pis sırıtıyordu.
"Sen Chaeng'i alsan fena olmaz aslında. İkiniz denize doğru gidin, ben de barmen abi ile konuşayım. Çiçekleri ona vereyim bir de Dubu'nun en sevdiği mavi kokteylden yaptırayım. Tüm param bitecek ama değer. Kabul edeceğine eminim. "
-Vaaay, planı da yapmışız.
Momo sırıtıyordu. Yürümeye devam ettiler. Arkadaşları görüş alanına girdiğinde Momo arkadan dolanarak yakındaki mekanın arka kapısından içeri girdi. Tanıdığı barmene planını söyledi. Momo bunları yaparken, Sana kızların yanına gitti. Chaeyoung'u elinden tutup oturdukları piknik örtüsünden uzaklaştırdı. Dahyun uzaktan melek gibi gözüküyordu. Yaz meltemi saçlarını uçuruyor, beyaz ve dantel detayli uzun ipek elbisesi ince bacaklarını örtüyordu. Momo ve Dahyun uyumlu gözüküyorlardı. Momo'nun üstünde ince beyaz nakışlı kısa bir hırka, içinde dar bej bir bluz vardı. Altında ketenden bej bir pantolon, boynunda da zarif bir kolye vardı.
"Abi ben şimdi gidicem, ben gittikten 3 dakika sonra sen gel tamam mı?"
Deniz kenarından uzaklaşan iki kız da artık durmuş, sahilin sonunda duran Momo ve Dahyun'u izliyordu.
"Sana ve Chaeng neden gitti Momo? "
"Bilmem ki, Sana Chaeng'le ciddi bir konuşma yapacakmış dün hakkında. Bu kadar içtiği için fırça çekecek herhalde. "
"Hmm, anladım a-"
"Onu bunu boşver, sen bugün ne kadar güzel olmuşsun. Bu elbise nereden çıktı? Melek gibi gözüküyorsun. "
Dahyun sırıtarak ağzını eliyle kapattı. Yanakları ısınıyor, gülümsemeden duramıyordu. Birlikte denizi izliyorlardı. Dalga sesleri ve gülüşmeler kulaklarını dolduruyordu. Arkadaki mekandan gelen sakin gitar sesleri, dalgaların sesini engellemiyordu.
Momo arkasına ufak bir bakış attı, barmen elindekilerle yaklaşıyordu. Momo'nun içini bir alev sardı. Sahilin serinliği içini harlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reila / Sahyo
Fiksi PenggemarSana okuluna yeni gelen öğretmenine âşık olur. Kadın sert tavrına karşın, sanılanın aksine Sana'yla iyi anlaşır. Yakınlıkla devam eden ilişkileri öğretmen-öğrenciden ileri gidecek miydi?