Elimde tuttuğum topla kırk beşinci pozu veriyordum, "Gül!" diye ses duyunca mecburen güldüm. Lisa elini götüme koyarken kıkırdadım, "Harikaydınız!" diye ses duyunca içeriye adımladım. Duşa odamızda girme kararı aldığımız için hemen giyindik, çantamı doldurdum ve Chaeyoung'un koluna girdim.
Karşı takımın köşe de oturduğunu gördüm, kızlar adeta gözleriyle bizi sikecekti. "Bu ne amına?" dedim ona bakarak, "Kızların arasından biri Namjoon'un eski sevgilisi" diye mırıldandı. "Niye bu kadar kötü bakıyor amına?" dedi Lisa yanımıza gelerek, "Kavga çıkmadan gitmek daha mantıklı" dedi Joohyun.
Diğer maçımıza üç gün olduğu için bara gitme kararı almıştık, odama girip kendimi yatağa attım. "Bu akşam bir söz verelim" dedi Nayeon bize bakarak, "Ne sözü be?" dedi Chaeyoung dolabın kapağını kapatarak. "Bu akşam birbirimizi durdurmadan eğlenelim" dedi gülümseyerek, "He yiyişelim diyorsun" dedim mırıldanarak. Kızlar gülünce bende gülümsedim, "Bana okey" dedi Chaeyoung hemen ikna olarak. "Böyle şeyler bana her zaman okey zaten" dedim mırıldanarak, ne giyeceğime bakmak için dolabımı açtım.
"Gelin acil" dedi Nayeon ve yanına gittik, Namjoon ve arkadaşları tenisçi kızlarla fotoğraf paylaşmışlardı. "Jisoo sikti bunu" dedi Chaeyoung gülerek, dolabıma geri adımladım. Beyaz kısa bir elbise aldım ve saçımı düzleştirmeye adımladım, yüzüme azıcık bir şeyler sürdüm ve çantamı hazırladım. Telefonumu karıştırmaya başladım, kızlar hazırlanınca odadan çıktık.
Lobiye inince bizimkiler basketçi çocuklarla sohbet çeviriyordu, "Hazırsanız" dedi Joohyun bize dönerek. O an Namjoon ile göz göze geldim, "Haydi gidelim" dedi Nayeon yanlarına adımlayınca. "Hayırdır?" dedi Taehyung salak gibi yanımda dikilerek, "Derken?" dedim merakla ona bakarak.
"Süslenmişsin" dedi mırıldanarak, "Bu akşam biraz dağıtmaya karar verdik" dedim ona bakarak. "Anladım güzelmiş" dedi mırıldanarak, "Maçınız çok iyiydi tebrik ederim" dedi ardından. "Orada göremedim sizi" dedim ona bakarak, "Galiba tenisçi kızlarlaydınız" dedim gülümseyerek. "Yok oradaydık aslında" dedi bana bakarak, "Haydi!" dedi Chaeyoung koluma girerek.
Hızlı hızlı ilerledik, iki sokak arkadaki bara gidiyorduk. Ben ise boş boş yürüyordum, "Burası güzelmiş" dedi Lisa bize bakarak. "O zaman girelim" dedi Namjoon ve içeriye girdik, köşedeki bir masaya çöktük.
Etrafa bakınınca şimdiden canım sıkılmıştı, kızlar dans etmeye yönelince yanlarına beni de sürüklediler. En nefret ettiğim şey dans ederken içilen içkilerdi, asla nasıl bittiklerini anlamıyordum. Dördüncü bardak elimdeyken salak salak gülüyordum, "Şu köşedekiler nasıl?" dedi Chaeyoung beni dürterek.
"Biri sarı biri kara" diye mırıldandım, "Hoşlar" dedi sırıtarak. "Bence biz bu dağıtma işine erkekleri katmayalım" dedi Lisa yanımıza gelerek, "Neden ya!?" dedi Nayeon anırarak. "Kızım ne gerek var şimdi" dedi Lisa da ona laf atarak, "Ben sarının numarasını almaya gidiyorum" diye mırıldandım ardından Chaeyoung'da koluma girdi.
İkisi dikiliyordu, "Selam" dedim yanlarına gidince. Çocuklar bizi görünce gülümsedi, "Selamlar hanımefendiler" dediler sırıtarak. "Bir şeyler içmek ister misiniz?" dedi Chaeyoung mırıldanarak, "Biz ısmarlarsak olur" dedi sarı çocuk göz kırparak. "O zaman" dedim ve sarı çocuğun koluna girdim, berber içkilerin oraya adımladık.
Bir şeyler sipariş edilmiş ardından oturmuştuk. Çocukların sohbeti sarmıştı, "Bu gün maçtakiler sizdiniz o zaman!" dedi kara çocuk. "Evet" dedi Chaeyoung gülerek, "Güzel oynadınız tebrikler" dedi sarı çocuk. Hala isimlerimizi öğrenmemiştik ama çokta gerek yoktu her halde, biraz daha oturduktan sonra köşede bir bağrışma olduğunu gördük. "Ne oluyor?" dedi Chaeyoung merakla, kafamı çevirdim ve Yoongi uçuyordu.
"Siktir biz gidiyoruz kusura bakmayın" dedim ve koşarak, gidip araya girdim. Yoongi'yi durdurdum, "Ne oluyor amına!?" dedim onu ittirerek. "Yok bırak sikeceğim!" dedi ve beni kenara ittirdi, zar zor onları ayırmaya çalışıyorduk.
"Saçmalamayın durun!" dedim ve Taehyung'un kolunu tuttum, bizimkiler yavaş yavaş dışarıya çıkarken Taehyung hala yumrukluyordu. "Çıkmamız lazım yürü!" dedim çekerek, dudağından akan kanı sildi ve elimden tutup dışarıya sürükledi. Dışarıdakilerle buluştuk, "Arkadaşlar ne oluyor amına!?" dedi Joohyun merakla, "Ya orospu çocukları ya" diye söylendi Namjoon.
"Tamam uzatmayın otele dönüyoruz" dedi Jisoo ve sinirle yürümeye başladı, Namjoon peşinden koştu. "Ne bok yediniz?!" dedim Taehyung bakarak, "O çakma sarı ile oynaşmayı bırakıp gelseydin öğrendirdin" dedi ve ilerledi. "Ya mal mısın amına?" diye söylendim arkasından bakarak, Chaeyoung ile ilerledim.
Otele geldiğimizde kendimi odama attım, "Ne olmuş?" dedim onlara dönerek. "Galiba biri Jisoo'ya laf atmış öyle bir şeyler" dedi Nayeon mırıldanarak, "O zaman iyi yapmışlar dövmüşler" dedi Chaeyoung gülerek. Üstümü değiştirdim ve pijamalarımı giydim, "Yarın erken mi kalacağız?" dedim onlara bakarak. "Yok be" diye mırıldandı Nayeom ve yatağına atladı, "O zaman ben annemlerle konuşayım bir birazda dolanayım" dedim ve üstüme bir şey giyip telefonumu aldım.
Havuzun oralarda geziniyordum, anneme kazandığımızı falan anlattım. "Selam Jennie konuşalım mı?" dedi arkamı döndüğümde Taehyung, "Ne hakkında?" dedim merakla ona bakarak. "Bar çıkışında sana biraz çıkıştım kusura bakma" dedi yüzü düşüktü, "Sorun değil ben kırılmam" dedim ve biraz gülümsedim. "Emin misin?" dedi merakla, "Evet Taehyung" dedim mırıldanarak. "Sen niye geziyorsun bu saatte?" dedi merakla bana bakarak, "Annemle konuşmaya çıktım uyku tutmadı biraz" diye mırıldandım.
"Anladım yalnız kalmak istersen gidebilirim" dedi gözlerime bakarak, "Yok kalabilirsin" dedim mırıldanarak. "Sen neden çıktın?" dedim ona bakarak, "Sana bağırdığım için canım sıkılmıştı odana baktım yoktun dışarıdasındır diye geldim" dedi gülümseyerek.
"Neden kavga oldu?" dedim meraktan ona dönerek, "Ya itin biri Jisoo'ya laf atmış sonra laf döndü dolaştı sizin takıma geldi tutamadık kendimizi" dedi mırıldanarak. "Keşke hiç bulaşmasaydınız" dedim ona bakarak, "Namjoon tutamadı kendini" dedi saçını düzelterek. "Keşke orada yapmasaydınız" diye mırıldandım, "Boş ver bu konu çok saçma" dedi konuyu kapatarak.
"Ben odaya gitsem iyi olacak" dedim ona bakarak, "Daha erkendi" dedi beni süzerek. "Yarın erken kalkıp spora gideceğim" dedim gülümseyerek, "Yarın boş gününüz değil mi?" dedi merakla bana bakarak. "Ben sporcuyum Taehyung her zaman spor yaparım" dedim bende sırıtarak.
"Anladım o zaman iyi uykular" dedi gülümseyerek, "Sana da" dedim ve koşarak odama gittim. Kızlar uyuyordu, hemen yatağa atladım.
YOU ARE READING
Challengers- Taennie
FanfictionYeni parlayan voleybol oyuncusu Jennie kim, uzun zamandır adından söz ettiren basketbol oyuncusu Taehyung ile bir şeyler yaşamaya başlar.