Summer Reality / Wang Yixiang

3. Bölüm - Nereden Çıktın Sen?!

İçeri girdik ve poşetleri mutfağa bıraktık, Shizuka'ya aldıklarımı yerleştirmesinde yardım ettikten sonra salona kızların yanına geçtim ama keşke geçmeseymişim. Ritsu imalı bir şekilde "Dökülsen iyi olur Ae Sook" adlı bakışlarını atıyordu. Derince bir nefes aldım.

- Markette, Saebyeok için çilekli sütleri alırken çok yakışıklı bir çocukla karşılaştım. ~ Ae Sook
Ben söze bu şekilde girince de kim neyle meşgulse bırakıp hızla bana doğru döndü tabi. Shizuka mutfak kapısından kafasını çıkarttı.
- Yixiang ile mi tanıştın yoksa? ~ Shizuka

Gözlerimi büyüterek hızla ona doğru döndüm.
- Zihnime mi girdin?! Doğruyu söyle, bilgilerimize erişmek adına aramıza sızmış bir ajan mısın yoksa?? ~ Ae Sook
Shizuka güldü.
- İzlediğin filmlerin konusunda değişikliğe gitsen iyi olacak gibi. ~ Shizuka
Yuin ise diğer bütün kızlar adına merakla konuştu.
- Bize de açıklamak ister misiniz acaba?? ~ Yuin

- Marketten çıkıp eve yürürken peşimden geliyordu, başta tesadüftür dedim ama peşimden binaya girdi. ~ Ae Sook
- Çivili beyzbol sopamı alarak çıkmalıydın, dedi Saebyeok.
- Saçmalama Saebyeok, karşı komşumuz çıktı. Tanıştık, tokalaştık falan. ~ Ae Sook
- Ben de Ae Sook'u transa geçmiş bir şekilde kapıda buldum, sırıtarak ekledi Ritsu.

- OoOoOoOoOo.
Maknae line asla şaşırtmıyor evet.
- Haneul unnie, iyi misin? Uçaktan indiğimizden beri ağzını bıçak açmıyor yoksa şu bavulunun karıştığı çocuk yüzünden mi? ~ Ae Sook
Kesinlikle bütün dikkati başka bir tarafa çekmeye çalışmıyorum, ne alaka? Ama işe yaradı yani, bütün gözler bir anda Haneul unniye döndü.

- Choi Beomgyu, dedi Haneul unnie.
- Wuuhuu adını bile aklında tutmana sebep olacak kadar ne etkiledi seni tam olarak? ~ Ae Sook
Durgun bir şekilde yere bakmaya devam ediyordu ve bu korkutmaya başlamıştı.
- Çocukluk aşkımdı. ~ Haneul

-NEEEEĞĞĞĞĞĞ?! ~ Ae Sook
Tamam pekala, böyle bir cevap beklemiyordum. Saebyeok öksürmeye başladı, sanırım kendi tükürüğüyle boğuluyor, Jin Ae sırtına vurup masadaki sürahiden bardağa su doldurup ona uzattı. Shizuka'ya resmen kal gelmişti. Ben ve Balam'ın ağzı açık kalmıştı. Yuin ise heyecanla atıldı.
- Çocukluk aşkın mı? Neden bize hiç çocukluk aşkın olduğundan bahsetmedin? ~ Yuin

Hepimiz merakla Haneul unniye baktık.
- Eskide kalan bir şey, boşverin. ~ Haneul
- Çok da eskide kalmamış sanki? ~ Jin Ae
Kafamı sallayarak Jin Ae'yi onayladım.
- Havaalanında ona nasıl baktığını gördüm unnie. Önceden konuşuyor muydunuz? ~ Ae Sook
- Selam verirdik, çok da samimi değildik. Ya boşverin, belki de bir daha karşılaşmayacağız onunla. ~ Haneul

Hepimiz "Tabi canım, kesin öyle olur" bakışlarımızı attıktan sonra akşam yemeğini yedik. Hava iyice kararmıştı, ne yapalım derken film izleme kararı aldık. Yuin'in olduğu bir ortamda korku filmi izlememe gibi bir durum söz konusu olamayacağı için el mahkum onun seçtiği bir korku filmini izlemeye başladık.

Katil tam ana karakteri öldürmek üzereydi ki elektrikler kesildi.
- TANRIM, SONUNDA DUALARIMI KABUL ETTİN! ~ Ae Sook
- Ayıp, seni kınıyorum Ae Sook unnie. ~ Yuin
- Manyak mısın kızım sen?! Bütün film boyunca komedi filmlerinde atmadığın kahkahayı attın! Psikoloji okuyacağına emin miyiz?? ~ Ae Sook

- Hey! Kimin bacağı bu? Niye göğsümün üstünde? ~ Saebyeok
- Asıl bu kimin kolu? ~ Balam
- Onu bunu bırakın! Kim bana koala gibi yapışıyor? Ayrıca vücudumun onca yerinden nasıl boğazımı buldu? ÇEK LAN ELİNİ BOĞAZIMDAN, NEFES ALAMIYORUM!  ~ Ae Sook

Elektrikler geldiğinde herkes kendine bir çeki düzen verdi. Filmin kaldığı yerden devam etmeye başlamasıyla çığlık atan bir erkek sesi duyduk ve ardından herkes çığlık atmaya başladı. Elime aldığım vazoyla tam o erkek şahsiyetin işini bitirecektim ki yüzünü görmemle bağırmam bir oldu.

- LAN! DONGHYUN?! ~ Ae Sook
- Ae Sook? Seni burada görmek ne güzel! ~ Donghyun
- BOĞAZIMA YAPIŞAN SEN MİYDİN LAN?! AYRICA EVE NASIL GİRDİN?! ~ Ae Sook
- Ehem bölmek istemem ama Donghyun kim? ~ Haneul
- Kuzenimiz olur kendisi de ne işin var lan senin burada? ~ Ae Sook
- O vazoyu tepemden çekersen açıklayacağım hem vazoyla saldırmak nedir ya vizyonsuz! ~ Donghyun
- Bavulumda saf demirden levye var, istersen onu getireyim? ~ Ae Sook
- Tamam tamam bir şey demedim, çek şu vazoyu tepemden. ~ Donghyun

Geri çekildim, o da derince bir nefes aldı.
- Açıklama bekliyoruz. ~ Jin Ae
- Öncelikle annemin içi rahat etmedi dolayısıyla peşinizden beni de gönderdi, yan dairenizde kalacağım dolayısıyla bir şeye ihtiyacınız olursa falan çekinmeden gelin. Artık başınızda abiniz var sizin! Sizi de sürekli kontrol etmem gerekiyormuş yoksa annem beni gebertir biliyorsun Ae Sook. ~ Donghyun
- Aman ne abi, ne abi! Hadi o neyse de eve nasıl girdin gerizekalı! ~ Ae Sook
- Anahtarı kapının üstünde unuttuğunuz için olabilir mi acaba?! ~ Donghyun
- Olabilirmiş... ~ Ae Sook & Jin Ae
- Ya ben değilde başkası girseydi eve? ~ Donghyun
- Ay iyi tamam be, 40 yılın başı bir haklı olacağın tuttu başımıza kakar kakar durursun artık! ~ Ae Sook
- Ayıp, kınıyorum seni... ~ Donghyun

Kızlara döndüğümde kıkırdayarak bizim didişmemizi izliyorlardı. Jin Ae harici hepsinin de yüzünde değişik bir sırıtma vardı, neyse nasıl olsa önünde sonunda konusu açılırdı.

Evet yeni bölüm...

Ehem karizmatik, yakışıklı, anlayışlı, sevecen, Ae Sook ile bir araya gelince de bir o kadar kaotik kuzenimiz (daha fazla översem kurgunun akışı değişecek gibi) Keum Donghyun hikayeye girmiş bulunmakta. Kendisi devam kurgumuz Autumn Parting'te de bizimle olacak karakterlerden biri :)

Bölümü nasıl buldunuz?

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum <333