SEYRE DURSUN | Yarı Texting

1.7

Merhaba, Nasılsınız?
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ltfn 💗

————————————————

Sınava tam olarak 3 gün kalmıştı. O gün kim olduğunu Kartal abiye söylemiştim, söylediğimden beri göz hapsine almıştı çocuğu. Son zamanlarda çok az konuşmaya başlamıştık neden bilmiyordum ama artık çok fazla konuşma başlatmıyordu. Ben de üzerine gidip tekrar konuşma başlatmıyordum, istemeyeni zorla konuşturmazdık.

Sorununu hala çözememiştim ama üzerine de gitmiyordum. Son zamanlarda yaptığım gibi bugün de oturmuş deneme çözüyordum, gamsız mıydım bilmiyorum ama kesinlikle hiç stres yapmıyordum. Kapının çalınması düşüncelerimi uzaklaştırdı, gel diye bağırdım. Annem her zamanki gibi yine elinde kocaman meyve tabağı ile içeriye girmişti. Annemin yanağından öpüp teşekkür ettim. Son zamanlarda bana desteği çok iyi geliyordu.

"Bunları yedikten sonra üzerini değiştir yeğenine bakmaya gidelim." Halamın doğum yaptığı gerçeğini hala alışamamıştım, küçücük minicik bir kuzenim olmuştu. Gözleri masmaviydi boncuk boncuk bakıyordu etrafa, ilerde göz renginin değişmemesini umuyorduk.

Meyvelerin yarısını bitirmiştim hepsini bitirmediğim içinannemden hafif bir azar işitecektim. Denemeyi bitirmiştim sonuçları da istediğim gibi gelmişti masadaki her şeyi toplayıp düzelttim, tabakları elime alıp aşağıya indim. Aşağıdan gelen sesler bana içeride sadece bizimkilerin olmadığını gösteriyordu. Oraya geçmeden önce ilk önce mutfağa geçtim.

Tabakları masanın üzerine bıraktım ocaktan gelen o güzel kokuyu takip ettim. Gözüme çarpan bir tencere yaprak sarma ağzım sulanmıştı. Üzerinden birkaç tane alsam sorun olmazdı. Tencerenin kapağını açıp elimi içeriye uzatmam ile elimin üzerine vurulması aynı anda gerçekleşmişti.

"Anne ama böyle yapılmaz her seferinde suç üstü yakalayamazsın." Dediğimi görmezden gelip tencereyi ocağın üzerinden aldı soğumasın diye bezlere sayıp kenara aldı.

"Hep birlikte yenecek ayrıca o meyve tabağını da gördüm bir gün şu meyveleri tam bitirsen şaşacağım anneciğim." Yani anne sende tabağı sonuna kadar dolduruyorsun nasıl bitsin o tabak.

"Tamamdır sultanım bir dahakine hepsi bitecek söz." Asla bitmeyecekti ikimizde biliyorduk, o da bunu bilirmişçesine alttan alttan bana güldü.

İçeriden gelen seslerin sahipleri yabancı değildi, çok rahat bir şekilde pijamalarla içeriye girmiştim.

"Bir an hiç masanın başından kalkmayacaksın sandım." Abimin dalga geçer gibi söylediği şeyler ile ona bakıp dil çıkardım. Ablam ve eniştemde bugün evdelerdi, bugün burası neden bu kadar kalabalıktı.  Arkamdan iki yanımdan üzerime çullanan kollar ile irkildim. Baba ödümü kopardın ya.

"Niye dağ gibi dikildin burada geç oturalım." Ben de yolun ortasında durmuşum gerçekten. Babamın dediğini yapıp koltuklara geçtik.

"Annem nerede?" Ablamın heyecanlı sesini bir tek ben mi farkediyordum. Herkesin neden burada olduğunu şimdi daha iyi anlamıştım. Ablamla gözlerimiz buluştuğunda gülümsedim o da anladığımı anlamıştı. Anneminde gelip diğer yanıma oturması ile herkes tamamlanmıştı. Aylin teyzemde buradaydı sonuçta o da ailemizdendi.