8.bölüm

281 24 27
                                    

Sevgili okurlarım herkese merhaba biliyorum bölüm biraz geç geldi ama bayağı uzun ve güzel bir bölümle karşınızdayım

Kitabımızın Instagram hesabı:

(Kaderinkendiellerinde_official)

Kitapla ilgili bütün duyurular buradan yapılacaktır.

Ve bir okuyucum kitapla ilgili bir fikir sundu ve böylelikle kitapta bir değişiklik yaptım konusu ya da hikaye akışını değiştirmedim sadece yazılarda değişiklik yaptım zaten okurken anlayacaksınız.

Sizin görüşleriniz benim için çok önemlidir. Bunu bilin lütfen ve Instagram hesabında sürekli aktifim istediğiniz zaman yazabilirsiniz.

Çarptığım bedene baktığımda zebani gibi bir şey karşımda duruyordu. Acaba boyu kaçtı ben bile 1.73 olmama rağmen yanında çocuk gibi kalıyordum resmen. Neyse hemen kendimi toplayıp.

"Kusura bakmayın sizi fark etmedim"dedim tam yanından geçerken bileğimi sert bir şekilde tuttu ve geçme mi engelledi. Bana dönerek.

"Sende kimsin" dedi

"Ben yeni stajyerim asıl sen kimsin"dedim kolunu çekerek.

"Ben ATEŞ ASLAN yada senin tabirinle büyük patron mu desem"dediği gibi afallamıştım. Çünkü burada çalıştığından beri ilk defa onu görmüştüm ve kendi odasındaki terasta beni görmüştü.

"Senin bu odaya girmeni kim izin verdi"bunu bunu söylerken öfkeyle tıslıyor gibiydi korkmadım değil yani.

"Kimse izin vermedi keyfim istedi girdim"dedim çünkü kimseden izin istemem gerekmiyordu.

"Burası benim yerim ve buraya kimse benden izinsiz girmeyeceğini bilir" . Bunu derken bileğimi daha Çok sıkıyor du.

Bileğimi elinden kurtardım ve "öküz müsün bileğimi ne yaptın"dedim ve yanından ayrıldım . Tam odadan çıkacakken beni durdurdu"sana dediğimi duydun mu? Bir daha seni burada görmeyeyim"dedi. Ona bakmadan odadan hemen çıktım çıkmadan hemen önce dediği şey ise"buraya girmenin bir cezası olacak unutma". Demişti. odadan çıkmış asansöre doğru gidiyordum.

Yani girmişsem ne olmuş sanki odasını aldım elinden ya öküz. Asansörün önünde kendi kendine konuşuyorken öküz de tam yanıma geldi. Allah'ım bununla aynı asansör hiç çekilmez ki ben bunu düşünürken asansör geldi. İkimiz de aşağı kata indiğimiz için o düğmeye basmıştı 5 kat indikten sonra asansöre Hira bindi. Ateş bey'e yani öküze başıyla selam verdikten sonra bana döndü.

"Sema sen neredesin sabahtan'dır seni aramadım yer kalmadı".

"Neden nolduki".

"Bu elimdeki çiçekler sana gelmiş ben de dedim neredeysen vereyim ondan".

"Bana mı! yanlış gelmiştir galiba".

"Hayır sana gelmiş içinde not da var bak istersen"dedi buketi hira'dan alıp içindeki notu okudum.

Kaya
Senin kadar güzel olmasa da güzeller seni bu akşam yemeğe davet etmek istiyorum lütfen kırma beni.

Yazıyordu acaba neden beni davet etti ki aramam gerekecek galiba diye düşünürken hira'nın konuşmasıyla kendime geldim."sana gelmişler değil mi"dedi ben de ona dönerek"evet bana gelmişler"dedim. Hira elimdeki güllere aşık olmuş gibi bakıyordu o sırada öküz bize dönerek"şirketimde böyle şeyler görmek istemiyorum arkadaşlarınıza söylersiniz"dedi. Ateş beyin yani öküzümüzü duymaması için Hira bana biraz eğilip"çok şanslısın baksana sevgilin Çok düşünceli"dedi. Hemen ona dönerek"sevgilim değil sadece bir arkadaş"demiştim. asansör durduğunda öküz bey inmişti biz de birkaç kat sonra inmiştik ve işlerimizin başına geçmiştik.

Kaderin Kendi Ellerinde +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin