KARANLIK DİYAR

25 0 0
                                    

Bölüm Şarkısı; Emir Can İğrek;
"Beyaz Skandalım"

Çardakların birinde otururken Tuğçe'yle beraber
Demir gili bekliyorduk. Yanındaki arkadaşını Tuğçe'ye ayarlamaya niyetlenmiştik ki son anda Tuğçe her zaman yaptığı gibi ikilemde kaldı fakat güç bela ikna edip tekrar otutturdum. Karşından gelenleri gördüğümde Demirin yine o güzel ışıltılı sarımsı saçları dikkatimi çekti. Kendi haline bırakmış yine harika duruyordu.
Hemen yanıma gelip yanağıma bir öpücük bıraktı ve yine o yüzünden hiç eksik olmayan yavşak sırıtmasını kondurdu.
Demirin arkadaşına boş gözlerle baktığımda hemen tebessüm etti.
"Buğra ben" dedi. Bende tebessüm edip
"Zeynep" dedim. Buğra'nın gözleri Tuğçedeydi.
ama hiç pas vermiyordu. Eğilip gizlice kolunu cimcikledim. Yalandan öksürüp boğazını temizledi.
"Merhaba bende Tuğçe" dedi sahte bir gülümsemeyle.
Bu sahte gülümsemeyi bir tek ben anladım çünkü hoşlanmadığı insanlara hep böyle tebessüm ederdi.
"Sen napıyosun hayatım?" Diyince hemen odağımı Demire çevirdim.
"İyiyim bitanem napıyım" dedim.
Demir her zamanki gibi telefonumu eline alıp kendi Instagramına girip dolaşmaya başladı. Bunu kendi telefonundan da yapabilirdi fakat benim telefonumla vakit geçirmeyi seviyordu.
Biz Buğray'la sohbete dalmışken bi anda telefonuna mesaj gelmişti. Eğilip baktığımda Demir'in eski sevgilisi Seçil di.

Ne alaka der gibi yüzüme bakıyordu.
Hemen telefonumu elinden çekip kapattım.
"Sen ve Seçil ne alaka Efnan?" Dedi
"Bi alakası yok Demir öylesine konuştuk sadece"
"Alakasını sikerim! Sana kaç defa daha demem gerekir benim eski sevgililerimle işin olmayacak diye!" Bağırdı.
"Demir bağırma kulağımın dibinde. Sende biliyorsun Seçil ve Tuğçe kavgalı yani sebebi sen değilsin tekrardan konusu açıldı konuştuk bişey yok!"
Tuğçe yine bir kavga çıkacağını anlamış olacakki hemen araya girerek
"Demir abartma benimle alakalı"
"Sen gelsene bi benle" Değip kolumu tuttu ve sert bir hareketle çardaktan kaldırıp karşı banka otutturdu. Ayakta olduğu için alttan alttan bana bakıyordu.
"Ben sana ne dedim Efnan?"
"Demir saçmalama abarttığının farkındamısın şu an?"
"Sana ne dedim diye soruyorum ikiletme cevap ver!" Öyle bir bağrıyordu ki etraftaki insanlar bize bakıyordu.
"Demir bak-"
"Sikerim senin yapacağın işi senin bu beynin var ya" dedi baş parmağını kafama vurarak.
"Bu beynin daha çocuk gerizekalısın kızım sen" dedi.
Her zaman yaptığı gibi yine beni aşşağılıyordu. Yine gururumu incitmekten başka hiçbir şey yapmıyordu.
"Bu amına kodumun beyni hata yapmaman gerektiğini anlamıyo" Dedi ve bi anda bileğimin biraz yukarısından tutarak elimi masaya vurdu.

O anda Tuğçe ve Buğra'nın sesini duymuştum. Göz pınarlarım tekrar yaşlarla doldu ve acıyla inledim.
"Demir!" dedi Buğra. Başımı kaldırdığımda Tuğçe elime bakıyordu. Hırsla ayağa kalkarak Demir'in üzerine doğru yürüdü.
"Demir sen hastasın biliyomusun. Senin pisikolojin bozuk. Seni uyardım dimi? Bu kızın saçından bir tel koparsa o zaman bu Ankara'yı yakarım demedim mi ben sana? Dedim dimi seyret şimdi sana bu dünyayı nasıl dar edeceğim!"
"Tuğçe yeter!" Diye bağırıp ayağa kalktım ve Demirin önünde durdum. Evet yine pişman olmuştu gözleri dolmuştu fakat gerçekten pisikolojisi bozuktu.
"Zeyne-"
"Kes!" Dedim ve yüzüne tokadı indirdim. Buğra beni geri çekerek Demirin yakasından tutup otutturdu.
"Senin tedaviye ihtiyacın var oğlum kıza el kaldırmak ne lan şerefsizmisin sen!" Dedi ve Buğra hırpalayarak kolundan tuttu ve itekleyerek götürmeye başladı.
Tuğçe yanıma eğilerek elimi tuttu
"Sidelya iyimisin?" Dedi fakat cevap vermek istemiyordum.
Elime baktığımda tekrar gözlerim yaşla doldu fakat o yaşları geri gönderdim.
Kızarmıştı ve bi kaç saate moraracağına emindim. Derin bir nefes alarak ayağa kalktım.
"Tuğçe bi sigara içiyim gidelim sonra" dedim
"Ne gitmesi kızım bırakmam seni"
"Hiç halim yok Tuğçe lütfen"
"Tamam" Dedi ve çardağa tekrar yürüdük.

BURASI SON DURAKWhere stories live. Discover now