"gülümsemen yüzüne çok yakışıyor." dedi telefonun ucundaki ses. wooyoung eliyle yüzünü kapattı.
"beni utandırma. hem güldüğümde dişlerim çok öne çıkıyor. tatlı olmadığına eminim."
"hiç sanmıyorum."
wooyoung yavaş kıkırtılarla bıraktı gülmeyi. yine telefonda konuşurken saatler geçmişti.
"keyfimi yerine getirdiğin için teşekkür ederim." yorucu bir başka günün ardından san'la konuşmak onu rahatlatmıştı.
"hep böyle teşekkür mü edeceksin?"
wooyoung gülümsedi. "başka ne istersin?"
"benim keyfim ne ister acaba." soru cümlesi değildi.
"nelerden hoşlanırsın ki?" sordu wooyoung.
"şu sıralar mı, genel olarak mı?"
wooyoung yine gülümsedi. "istediğin şekilde cevap verebilirsin."
hışırtı sesleri geldi.
ardından sessizlik.
sessizlik normalden daha uzun sürmüştü bu sefer.
wooyoung cevap alamayınca konuştu. "alo, orada mısın?"
"şu sıralar doğada zaman geçirmekten hoşlanıyorum. ağaçlar, rüzgar."
cevap biraz garip gelmişti wooyoung'a. bir cevap verecek gibi olmuşken san konuşmaya devam etti.
"güzel manzaralı bir yer buldum. burada zaman geçirmeyi seviyorum."
wooyoung kafa salladı karşıdaki kişinin görmeyeceğini bilerek. "sana özel bir yerse beni götürmezsin herhalde."
"özellikle sana özel."
wooyoung gülümsedi. "bana uzak mıdır acaba?"
"sana çok yakın."
wooyoung duraksadı.
"nerede oturduğumu nereden biliyorsun?"
san bilmiş bir şekilde gülümsedi. rahatlatıcı bir gülümsemeydi. nefesinin sesi telefondan wooyoung'ın kulağını okşadı.
"seni date'e çıkarmam için ısrar ediyorsan eğer hiçbir yer uzak değildir."
wooyoung kızardı ve oturduğu koltukta kımırdanmaya başladı.
"n-nereden çıkardın?"
san yine utandırır bir şekilde gülümsedi.
"iş yerine gelmem için de ısrar ediyorsun."
wooyoung duraksadı. birden cilveleşir bir şekilde ciddileşti.
"evet ve hiç gelmiyorsun."
"gelmediğimi nereden biliyorsun?"
wooyoung gözlerini devirdi. "gelsen yanıma gelirdin."
san gülümsedi. "doğru."
beklenmedik bir sessizlik oluştu. wooyoung ikiledi. "doğru, değil mi?"
"uyuman gerekmiyor mu? yarın okulun da var."
wooyoung oturduğu koltukta gerinerek esnedi. esnerken telefondan san'ın derin nefeslerini işitiyordu.
"haklısın. iyi geceler."
cevap gelmeyince wooyoung telefonu kapattı. iletişimde bazen kopukluk yaşasa da san'la konuşurken her türlü çok keyif alıyordu. onu çok merak ediyordu. sesi kulaklarına çok sıcak ve rahatlatıcı bir tonda geliyordu. bazen dedikleri kafasını çok karıştırsa da.
koltuktan kalkıp yatak odasına doğru yürüdü. masanın önünden geçerken birden alexa konuşmaya başladı.
"bay jung. iş saatleriniz esnasında kaydedilmiş bir ses kaydınız var. tanımlamama yardımcı olur musunuz?
•
-"
wooyoung alexa'nın o evde değilken kaydettiği sesi dinlemeye başladı. ama sadece sessizliği dinliyordu. alexa'nın bir hata yapmış olabileceğini düşünerek kapatacakken hışırtılar duymaya başladı. topuğun zemine basma sesleri ve rafların açılma sesi. wooyoung kafasını kaldırıp evde gözlerini gezdirdi. alexa'nın bunları işitip güvenlik sisteminde kaydedebileceği raf sadece alexa'nın çevresine olmalıydı. gözleri sehpanın yanındaki gizli çekmeceye kaydı. çünkü başka raflı dolap sadece odasında ve mutfakta vardı.
çekmeceye gidip açtı. içinde hiçbir şey yoktu. sadece sigarası ve çakmağı vardı. sigara paketini eline alıp içindeki sigaraları saydı. hepsi hatırladığı gibiydi. başka bir şey var mı diye yokladı. hiçbir şey yoktu.
tedirginlik ve panikle bilinmezlikte kaybolmuştu. o adım sesleri bir insana aitse eğer o işteyken evine biri girmişti. sesi tekrar tekrar dinledi. başka hiçbir şey duyulmuyordu. alexa bu kadarını kaydetmişti. bir hata olabilir miydi? evinden bir şey de eksilmemişti.
az önce onu esneten uykusundan artık eser kalmamıştı. annesini arayıp durumu bildirmek ve güvenliği arttırmak istediğini söyleyecekti. ama bunun için sabahı beklemesi lazımdı. annesi bu saatte uyuyor olurdu. onun yerine telefondan son konuştuğu numarayı aradı. san'ın numarasını bilmiyordu, hiç aramamıştı, ama ararsa açacağına emin olduğu tek insan şu an oydu.
arama geçmişindeki son numarayı arayıp telefonu kulağına götürdü. diğer kulağının işittiği sıradaki şey ise evinin dışında çalan bir telefon oldu.
san telefonu açmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
calls || woosan
Fiksi Penggemarsan, her gece wooyoung'u arayan bir seri katildir. [başlama tarihi 200531.]