⚘La.. van.. ta!⚘

47 7 53
                                    

.
.
.

Ah lavanta...

"Soluyor bunlar. Kurumaya başlamış.."

Derin bir nefes alıyorum. Yere çöktüğüm gibi saatlerdir beklediğim adam geliyor uzaktan. O geç kalmadı, ben çok erken geldim.

Heyecanlıyım. Tüm derin soluklarım gözlerimi parlatıyor. O ise yavaşça yanıma yaklaşıyor. Lavantalara bakmayı kesip bir tanesini yavaşça koparıyorum.

"Özür dilerim."

Çiçeğe ithafen fısıldıyorum ve ayağa kalkıyorum. Yanıma varıyor, gülümsüyor, ona uzattığım çiçeği huzurla alıyor.

"Çok beklettim mi?" Diyor. "Sıkılmış gibisin."

Kafamı sallıyorum reddederek. Savrulan saçlarıma takılıyor gözü. Çok hızlı sallamıştım çünkü kafamı. Tatlı buluyor muhtemelen. Aptalca sırıtıyor gözü saçlarımda.

"Beni sevdin mi hiç?"

Gözlerine bakıyorum cevap beklerken. Duymak istediğim şeyi mi söyleyecek yoksa dürüst mü olacak bilmezken bekliyorum cevabını. Benimle denesin istemiyorum. Sevdiği için elimi tutsun istiyorum.

"Neden ağladın?"

Beklemediğim bir cevap veriyor. Ağlamıyordum ki ben...

"Ne?"

"O gün.. yüzüme bakarak daldığın gün.. neden ağlıyordun? Ne düşünüyordun?"

Ah, o günden bahsediyor... Dur bir dakika, ağlamış mıydım?

"Hatırlamıyorum."


Sorduğum soruya geri dönmeye çalışıyorum. Tekrar mırıldanıyorum.

"Beni daha önce sevmiş miydin?"

Gözlerine bakmayı kesiyorum. Ellerim önünde birleşmiş benden izinsiz birbirlerini sıkıyorlar. Durduğum yerde sallanıyorum ve gözüme çarpan bir lavantayı daha koparıyorum.

Çiçeğe bakıyorum sadece. O ise iç çekiyor sessizce.

"Ben... Seni bu şekilde hiç düşünmedim."

Küçük bir kırıklık sesi... Kalbim patlayacak gibi atıyor. Ona bakmam gerektiğini anlayıp kafamı kaldırıyorum usulca.

"Öptüğünde... Hissetmedin mi bir şey? Küçükte olsa... Hiç mi? Yıllarca sevdim seni... Peki ya sen?"

Sesim titriyor, titremesin. Gözlerim hiç dolmasın.

Yaklaşıyor usulca. Gözlerime bakarak ensemi kavrıyor. Ardından kendisine çektiği gibi dudaklarıma uzanıyor. Buluşan dudaklarımız ile kalbim tekliyor. Omuzlarına çıkan ellerim ile lavantamı tutmayı kesmiyorum.

Aşık olmadığı halde öpüyor beni. Kafasını biraz yana eğiyor. Tuttuğum omzunu sıkarak karşılık veriyorum ona. Dudağını araladığı gibi daha çok hissediyorum onu. Dudaklarım ıslanıyor, yanaklarıma kadar ulaşıyor, ensemi okşuyor... Diğer eli belime çıktığında ise anlıyorum dayanamayacağımı.

Ağlamak istiyorum. Kendimi sevdiremediğim için küfrediyorum kendime. Birde dizlerim tutmaz oluyor, bırakıyorum kendimi ona.

Uçuyor gibi hissediyorum. Buram buram lavanta kokusuyla öpüyor beni. Baş döndürecek kadar soluyorum çünkü.

LAVENDERSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin