Duyuyormusun?
Neyi?
Boşluk...
Her gün. Tekrar, tekrar, tekrar...
Dinlemeye devam et
Dizlerin üstüne çök. Çaresiz dualarını fısılda. Yarılan arşa bak. Et ve kemik. Ateş ve kül. Kılıç ve ölüm.
Yalvar.
Kaç.
Saklan.
Delir.
Çünkü yakında nehir kırmızı a...
Yeni bir bölümle merhaba😁 keyifli okumalar 😉 umarım beğenirsiniz.
Tuhaf
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
𝔒kuldayız ve kılık değiştirme dersinde kendimi aynanın önünde görünüşümü değiştirmeye çalışmaya zorluyordum. Yanımda da Logan aynı işlemi oda yapıyor tabi o iki dakikada kılığını değiş-tirdi kendini kızıl ela gözlü bir şey yapmıştı tabi sonra eski haline geri geldi Zool'a baktığımda onunda hiç zorlanmadığını gördüm sarı uzun saçlarını siyah kıvırcık yapmış ve çok şirin gözüküyordu bana baktı ve tebessüm etti bende karşılık verdim sonra önüme döndüm. Lanet şey olmuyor.
Aradan on dakika geçmişti ama beceremiyordum tam olacakken bozuluyordu. Eski inanışlara göre aynaya uzun süre bakmak iyi değildir. Gözlerinize uzun uzun bakmamalısınız. Garip bir şekilde aynada gözlerimin içine baktığımda daha çok bakıyordum yani sanki git gide katmanlaşıyor gibi. Bazen içimdeki şeye, ruhuma baktığımı düşünüyordum. Sanki uzun sessiz bir zamandan sonra biri kapısını çalıyor gibi orda bir şey aniden hareket ediyordu. Yine oradaydı. Çırpınıyor gibi. Ortaya çıkmak istiyor gibi. İşin tuhaf kısmı bu şey bana aitmiş gibi hissettirmiyordu. Bende olan ama benden ayrı bir parça gibi. Anlatması çok zor. Yaklaşan... git gide büyüyen. Ensemde tüy gibi uyarılma ile dikleştim aniden. Sanki dokundu. "Hey, iyimisin" Logan o mükemmel kavisleri çatmış bakıyordu. "Her şey yolunda sadece, uğraşıyorum işte" " Kendini sıkmaya devam edersen başaramazsın" " Ya tabi, işe yarar bir tavsiyen varmı?" Andan uzaklaşmak. " Kendini sal biraz, her büyü yapışında bunu yapıyorsun kendi büyünü kullanırken de aynısını yapıyorsun" " Ne, ben zaten rahatım ayrıca kendi büyümü de zorlamıyorum büyüğümün kendisi öyle" doğrumu " Hayır büyün öyle değil. O gün gördüklerim bana bilmem gerekeni gösterdi" telaşla ona bakıyordum haklıydı ona asla bana ait olduğunu kabullenemediğim büyümü göstermiştim acaba bunu başkasına söylemiş miydi korkuyla ona bakıyordum " Korkma Morosae, o gün olanları kimseye anlatmadım aslında neden korktuğunu bilmiyorum ama sen rahatsız olacaksan bunu kimseyle paylaşmayacağımı bil için rahat olsun şimdi dediğimi yap ve sal kendini"
Ona güvenmeyi seçip önüme döndüm rahatlamaya çalıştım kendimi ormanda dolaşırken hayal ettim güneşin tenime vurduğunu ılık rüzgarın tenimi okşadığını kuşların cıvıltısını sonra gözlerimi açıp kılık değiştirme büyüsünü kullandım, gözlerime inanamadım aynada çok çekici bir kadın duruyordu resmen, sarı dalgalı saçlarıyla çıkık elmacık kemikleriyle etkileyici çivit mavisi gözleri olan biri vardı aynada olgun biri vardı kendimde olan değişime inanamadım gül pembesi dolgun dudaklarım vardı Logan'a döndüm " Sana demiştim kendini bırakırsan olacak diye, ama tabi…" ürünü döndü lafını yarıda kesti ne söyleyecekti? " Söylesene" bende eski görünümüme geri döndüm bana baktı yüzümün her bir noktasını inceliyor gibiydi ağzını açtı sonra geri kapatıp başını iki yana salladı tekrar önüne dönüştü bende elimi kolunun üstüne koydum birden ikimizinde gözleri kolunun üstüne koyduğum elime baktı yavaşça elimi çektim " Söyle hadi" Bana bakmadan " Asıl halin daha iyi diyecektim" dedi ve ben mıhlanıp kaldım ne diyeceğimi bilemedim aramızdaki sessizlik can sıkıcı bir hal almaya başlamıştı ki " Teneffüse çıkınca planı uygulamak için bahçeye çıkacağız" " Bahçede ne yapacağız" " Avımızı yakalamak için yem atacağız"
