sana uyku durumumdan bahsetmiştim. bana verdiğin şeyler beni uykuya daldırıyor, ama çok uzun sürmüyor. bir iki saat gibi-
bunu zaten iki ayda bir yapıyoruz.
sana daha iyisini yapacağım.
pony express'in iki ayda bir yaptığı psikolojik refah muayeneleri! personelimizin rehberlik ettiği basit bir medikal görüşme ile potansiyelinizi maksimuma çıkarın. lütfen incelemenizi yapma süreniz 1 şirket saatinden daha fazla olmasın.
offf. canımı yaktın, anya. profesyonel görüşünü alalım, hala kaptanlık yapmama izin verirler mi?
biraz yemeliyiz.
bazen sadece vasat şeyleri elde edebilirsin. bu da cidden iyi olan şeyleri... şey, iyi yapar, değil mi?
hey. hepimiz kaçmaya çalıştık. hiçbirimiz için işe yaramadı. çok kez düşündüm, "huzur böyle bir şey mi? ve bu, yeterince iyi mi?" dürüst olmak gerekirse, kesinlikle en iyisi değil. bu yüzden yapabileceğim tek şey sürekli kendisinden kaçmadığım bir hayat elde etmek. bazen terfi edilirim, bir ev satın alırım, aşık olurum... ama diğer zamanlarda da arkadaşımla berbat bir pasta yerim. şu an kulağa harika geliyor, değil mi? hadi o zaman, şeref senindir.
bu gemiye binmek, zorunda kaldığında kolay oluyor. (ya da mecaz anlamdaysa "buraya gelmek, zorunda kaldığında kolay oluyor.") kendi kendine dersin ki: "bu geçici bir şey. sadece bana gerekeni alana kadar buradayım. daha büyük planlarım var!" sonra bir bakmışsın ki, 1 yıl olmuş. 5 yıl. hatta 10. ilk başlarda bu sürekli, sürekli sese dayanamıyordum. şimdiyse bu ses olmadan uyuyamıyorum. birçok şey seni oradayken (ya da "dış dünyada") takip edemez. ama bu da demek oluyor ki dünya sensiz devam ediyor... binmesi/gelmesi kolay, gitmesi/bırakması zor.
bir espri yapayım mı? 3 adam hastanedeymiş. birinci adam ağlıyormuş: "iki kolumu da kaybettim, bir daha çalışamayacağımı söylediler!" ikinci adam feryat ediyormuş: "iki bacağımı da kaybettim, bir daha çalışamayacağımı söylediler!" ya 3. adam? sevinçle demiş ki: "duyma yetimi kaybettim, artık bana işten atıldığımı söyleyemeyecekler!" hahahah! komikti, ha?
sıradaki kin. ilk olarak sana aynada bakar. sonra da çevrendekilere geçer ("sonra çevrendekilere bakar" da olabilir, pek belirli bir cümle değil). onlar senin yüzünü takar, sen de onlarınkini takarsın... biliyorsun. o, benim yüzümden buraya katıldı. neler demiştim ki? ...ah, doğru ya. "bu çok iyi bir fırsat. kolayca para kazanabilirsin, sadece bir veya iki seferle." bir başkasının kelimeleri, benim ağzımdan dökülüyor. hey, beni de etkilemişti, değil mi? değişim acıdır, ama daha kötü şeyler canı daha uzun süre acıtır. ona da bunu söylemiştim. denedim, cidden denedim. geçmişimiz bizi tanımlar, ama geçmişimize köle değiliz. yarının farklı olacağını söylemiştik. bugünse son gün olacaktı. sonuncu gün. sonuncu ve başka bir tane daha. ve bir tane daha, ve bir tane daha, ve bir tane daha...
hatam varsa soyleyin :3
