Çok seveceğiniz bir bölüm yazdım💝
Keyifli okumalar ve dinlemeler canlarım💕
---------------------------
-𝟕- "𝐒𝐞𝐧 𝐚şı𝐤 𝐨𝐥𝐦𝐮ş𝐬𝐮𝐧."
Ferit...
Seyran birden önüme kapaklanmıştı. Ne olduğunu kendi gözümle görmüştüm. Sınıftaki Mete Seyran'a çelme takmıştı. Sinirden şakaklarımda şiddetli bir baskı vardı. Mete'yi öldürebilirdim. Kendime hakim olmaya çalışıyordum. Olmuyordu!
Seyran'ı sıra arkadaşı Gamze gelip anında Seyran'ı yerden kaldırmıştı. Sıraya oturttu. Sonra diğer kızlarda Seyran'ın tepesinde ağaç gibi dikilmişlerdi. Şuan sadece ben ve diğer erkekler vardı. Mete'ye ters ters baktım. İçeride hocanın olmasını umursamadan Mete'nin boğazına yapıştım.
"OĞLUM SEN KİMSİN LAN!"
"KİMSİN SEN!?"
"KENDİ GÖZÜMLE GÖRDÜM! KIZA ÇELME TAKTIN."
"BACAĞINI GÖRMÜYOR MUSUN!?"
"HİÇ Mİ ACIMAN YOK PEZEVENK!" Diye küfür de etmek zorunda kalmıştım. Hocanın olmasını umursamadım.
"Ferit. Dostum. Sakin ol."
"Hem sen demedin mi? Seyran'a kötü davran. Onu zorbala diye. Benim günahımı alamazsın." Dedi Mete.
Haklıydı. Ben demiştim. Ama şuan dilim kopsaydı da öyle bir şey demeseydim diye düşünüyordum.
"Bundan sonra Seyran'ın kılına zarar gelsin... Kendimle birlikte hepinizi camdan atarım!" Dedim erkeklere. Hepsi kafasını salladı. Ben tam bir geri zekalıyım!
"Biri gülsün bu kıza... Külahları değişiriz. Haberiniz olsun!" Dedim yüksek sesle.
Daha fazla sınıfta kalmak istemedim. Sınıftan çıkıyordum ki İngilizce hocası beni durdurmuştu. Bir de bu karı vardı!
"Efendim hocam.." Dedim üzgün bir sesle.
"Ferit. Ailenle konuşacağım. Şimdi defol git sınıftan." Dedi hoca ve beni kapıya doğru iteledi.
Bu hocaya da ayrı sinir oluyordum. Sana ne oluyordu? Salak hoca!
Sınıftan hızla çıkıp nefessiz kalana kadar tuvaletlerin olduğu yere kadar koştum. Hızla içeri girdim. Yüzümü yıkadım. Aynadan yüzüme baktım. Sadece kendime baktım. Baktım.. baktım..
"Sen.. Sen neden böyle birisin Ferit?"
"Neden zorbasın sen Ferit? Neden insanları üzmekten zevk alıyorsun? Neden yapıyorsun Ferit? Amacın ne Ferit..." Diye sayıkladım kendime.
"Sen çok yüzsüz bir insansın Ferit. Nefret ediyorum senden.." Diye devam ettim.
Uzun süre kendimle bakıştım. Kendimden nefret ediyordum. Ben neden böyle bir insan olmuştum? İnsanlarla dalga geçip, onları zorbalayarak nereye kadar gelebilirdim ki? Neden bu kadar kötüydüm ben?
Özellikle o gözlerine büyülendiğim kişiyi nasıl zorbayabilmiştim ki? O narin saçlara.. Kırmızı dudaklara.. O güzel kokusuna. O kadar güzel kokuyordu ki insanı bir boşluğun içine hapsediyordu. O boşluktan çıkmak istemiyordum. Bu kokuyu her zaman solumak istiyordum. O gözlerine her zaman bakmak istiyordum. O yeşil yeşil gözlerine bakarken içime bir ferahlık oturuyordu sanki. Gözlerine baktıkça tekrar nefes alıyordum. O kiraz gibi dudaklarına bakıp bakıp iç çekiyordum. O dudakları ölesiye öpmek istiyordum. Asla bırakmak istemiyordum.. Ama olmuyordu işte. İçim böyleydi ama dışımdan olumlu bir ifade alamıyordum. Dışım sürekli beni kötü gösterme çabasındaydı.
ÅÄ°MDÄ° OKUDUÄUN
ðÅð€ ðöð«ðŠððŠð ðð§ð ðð¥ ððÄð¢ð¥ -ððð²ð ðð«ð€ð©¹-
Romanceððç ð ðð§ðð£ð¡Ä±ð ð©ðð£ ð ð€ð§ð ð©ðªÄðªð£ðªð¯ ð€ð¡ððª ð¢ðª? ððð£Ä±ð§Ä±ð¢ ðð«ðð©, ððð¥ðð£ðð¯ ð ðð§ðð£ð¡Ä±ð ð©ðð£ ð ð€ð§ð ð¢ðªÅðšðªð£ðªð¯ððªð§..ððð©ð©ð ððð¡ð ð ð ðð§ðð£ð¡Ä±Äıð£ ðçðð£ððð£ ððð§ ððð£ðð«ðð§ çıð ðððÄıð£Ä± ï¿œ...