Ebrar'dan
O önde ben arkasından arabasına doğru ilerliyorduk. İtiraz edecektim ama net konuşunca vazgeçmiştim.
İlk gün olan tavrı yüzünden aramızda mesafe bırakmak iyi olur diye düşünmüştüm ama Zehra yüzünden bu pekte mümkün olmamıştı.
Sırf takım arkadaşıyız diye mecburiyetten bırakayım seni demişti emindim.
Bugünün verdiği yorgunlukla bunu görmezden geliyordum taksiyle falan uğraşmazdım.
Sonunda arabaya yerleştiğimizde arkaya binmeyi düşünsem de ayıp olur diye öne binmiştim.
Evin adresini tarif edip susmuştum eve gidip dinlenmek istiyordum.
Önüme doğru bakıp arabayı çalıştırmasını bekledim. Geçen saniyelerin ardından hala çalıştırmadığı için yüzüne doğru bakmıştım.
Onun zaten bana bakıyor olması yüzünden göz göze gelmiştik.
"Hayırdır neden sürmüyorsunuz arabayı?"
Benim konuşmamla kendine gelmiş gibi önüne dönmüş arabayı çalıştırmıştı.
Zaten bu da son konuşmamızdı.
Sessiz geçen yoldan sonra can sıkıntısından elimi radyoya uzatıp açmıştım çalan şarkı hoşuma gitmişti.
Bir sürede çalan şarkı ile yola devam etmiştik. Arada bakışları bana değiyor ama geri önüne dönüyordu.
Geçen gün için özür dilemek istiyordu bunun farkındaydım ama nedense böyle olması hoşuma gitmişti en azından hatasını düzeltmek için kıvranıyordu.
Ben düşüncelere dalmışken birden duran araba ve kapanan şarkıyla radyoya bakmıştım kapatan Mileydi.
Söze girmek için biraz beklemişti.
"Ebrar kusura bakma o gün kafam farklı yerlerdeydi seni kırabileceğimi farketmedim. Biliyorum bu bir bahane değil ama özür dilerim tekrardan."
Uzatmayı düşünsem de vazgeçmiştim olayı büyütmenin çokta lüzumu yoktu.
"Evet kırıldığım noktalar vardı ama önemi yok en azından hatanın farkındasın gerisini boşver."
"İyiyiz yani demi sıkıntı yok?"
"Evet sıkıntı yok."
Tebessüm edip tekrar radyoyu açmıştı. Arabayı da çalıştırıp tekrardan yola koyulduk.
Sonunda evimin önüne geldiğimizde teşekkür edip arabadan indim.
"Mile gel istersen bir kahve içelim zamanın varsa?"
"Sağ ol Ebrar başka zamana sözün olsun gelirim."
Nezaket için sormuştum gelmemesi cidden işime yarardı uyumak istiyordum daha da ısrar etmeden görüşürüz diyip eve doğru ilerledim.
Mile'den
Israr etmeden görüşürüz diyip gidince salak gibi kaldım tabirine çok uyuyordum şuan. Çok meraklı gibi görünmemek için ilk de hayır diyip ikinci söylediğinde kabul ederim diye düşünmüştüm ama...
Ebrar cidden herkesten çok farklıydı.
Arabayı çalıştırıp kendi evime doğru sürmüştüm çokta uzak değildi zaten.
Keep my glass full until morning light, 'cause I'm just holding on for tonight
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chandelier
FanfictionTesadüf müydü gözlerine bakmam yoksa istedim mi içten. Kalbim mi sevdi seni aklım mı istedi düşünmeden. Önemi yok ben istiyorum seni gerisini boşver.