Mile'den
Belkide tatile geldiğimizden beri ilk defa rahat bir kahvaltı yapıyordum. Kafam karışık değildi artık her şeyden emindim.
Ben Ebrar'a aşıktım.
Belki bu çok başımı ağrıtacakdı ama şuan önemi yoktu. Ebrar ve Zehra karşımda atışarak kahvaltı yapıyordu bana ise hangimiz haklı diye soruyorlardı.
Gülerek kahvaltınızı yapın demiştim,bu kadar kısa sürede hayatımda çok şey değişmiş bu ikisi her şeyim olmuştu.
Dün gece çok düşünmüştüm,Zehra'ya olan duygularım en başından beri sadece takıntı gibiydi. Onu beğenmiştim belki de başarısı hoşuma gitmişti.
Eskileri düşününce Zehra biri ile konuşunca kıskanmıyordum ya da sinirlenmemiştim hiç.
Ama Ebrar'da işler öyle olmadı konuştuğu kızı dövesim bile gelmişti.
Kahvaltıdan sonra otelden ayrılacaktık.Sanırım Melek'ten kurtuluyordum.Tabii bu sadece bir tatil kaçamağı değilse..
Kahvaltımız bittikten sonra Zehra ile resepsiyonda buluşmak üzere odalarımıza çıktık.Ebrarla odamıza geçip eşyalarımızı toplarken dayanamayıp sordum.
"Melek de gelecek mi?"
Ebrar bana şaşkın bir yüz ifadesiyle baktıktan sonra işine devam etti.Sanırım cevap vermeyecekti.
Çıkış saatimiz geldiğinde son bir kontrol yapıp odadan çıktık.Asansöre bindiğimizde Ebrar yanıma yaklaştı ve 'Bilmiyorum...' dedi.
Neyi bilmiyordu?
Tabii ki Melek'in gelip gelmeyeceğini.
Gelmemesi umuduyla otelden ayrılmak için Zehra ile anlaştığımız gibi resepsiyonun önüne geldik.
Zehra orada bizi bekliyordu, çıkışımızı yaptıktan sonra otoparka gittik.Arabanın önüne geldiğimizde Ebrar ikimize baktı.
"E Zehra dönüşte de sen sürüver gelişte Mile ile biz sürdük."
Haklıydı.
"Ya ya sen Mile'ye kıyamadın tabii"
Tepkisini merak ediyordum..
"Ya kızım hadi hadi çok konuşma da direksiyonun başına geeç"
Çok konuşma mı...
Bunun benimle değil Zehra ile alakalı olduğunu biliyordum ama yine de minik bi kalbimi kırmamış değildi.
Arabaya bindik ve yolda Ebrar benim uyumam için öne oturmuştu.Ağladığım geceden sonra bana fazlaca iyi davranmaya özen gösteriyordu, farkındaydım.
Eve sonunda vardığımızda direkt duşa girdim ve yol yorgunluğuyla uyudum.
Yarın antrenmanlar başlıyordu.
Sabah çalan alarmımla direkt uyandım ve mutfakta kendime basit bir kahvaltı hazırladıktan sonra üzerimi değiştirip evden çıktım.
Antrenman yapacağımız salona geldiğimde çantamı soyunma odasına bıraktıktan sonra Zehra ve Ebrar'ın yanına gittim.
"Oo Mile hoşgeldin"
Zehra'ya hoşbulduk dedikten sonra Ebrar'a gülümsedim ve sohbetlerine dahil oldum.
Ebrar bir şeyler anlatıyordu,bense onu izliyordum.
Heyecanlı heyecanlı başından geçen olayı anlatıyordu,heyecanı gözlerinin ışıltısından belli oluyordu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chandelier
FanfictionTesadüf müydü gözlerine bakmam yoksa istedim mi içten. Kalbim mi sevdi seni aklım mı istedi düşünmeden. Önemi yok ben istiyorum seni gerisini boşver.